20 yıldan fazla bir süre boyunca gıda zehirlenmesi davaları üzerinde çalışan Bill Marler, artık bazı yiyecekleri tüketmiyor. E. coli ve norovirüs salgınlarından sonra Chipotle zincirlerine dava açan avukat, Health Insider tarafından yayımlanan makalesinde diyetinden hangi yiyecekleri çıkardığını anlattı.
Gıda kaynaklı hastalıklardaki müşteriler için 600 milyon dolardan fazla kazanan Marler, edindiği deneyimlerden kendisini bu yiyeceklerin tüketmenin riskine girmeye değmediğine ikna ettiğini söylüyor.
İşte Marler’in bahsettiği o yiyecekler listesi:
1.Çiğ istiridye
Marler, geçtiğimiz beş yıl içinde, önceki yirmi yıla oranla, kabuklu deniz hayvanlarına bağlı gıda kaynaklı hastalıkları daha fazla gördüğünü söyledi. Suçlusu ise: ısınan sular. Küresel sular ısınırken, çiğ istiridye tüketenlerin içine çöken bu istiridyeler mikrobiyal gelişme gösteriyorlar.
2. Hazır kesilmiş veya önceden hazırlanmış meyve ve sebzeler
Marler, bunlardan “veba gibi” kaçındığını söylüyor. Hazır şeyler güzel olabilir fakat yiyeceklere dokunan ve işleyen sayısı arttığındanmikroplar için daha fazla şans anlamına geldiğinden, bu riske girmeye değmeyeceğini belirtiyor.
3. Çiğ Brüksel Lahanası
Brüksel Lahanası salgınları, son yirmi yılda 30’dan fazla bakteri içeren özellikle Salmonella ve E. coli’ye sahip şaşırtıcı şekilde yaygın olan bir salgındır. Marler, “Lahananınbulaşma riskine dikkat edilmediği için çok sayıda salgın meydana gelmiştir.” dedi ve ekledi “Bunlar sadece hiç yemediğim ürünler.”
4. Az pişmiş et
Uzmana göre etin (E. coli veya Salmonella ‘ya neden olabilecek bakterileri öldürmek için) 160 dereceye kadar pişirilmesi gerekiyor.
5. Pişmemiş yumurtalar
1980 ‘lerde ve 90 ‘ların başında Salmonella salgınını hatırlayan herkes için, bu hiç akıllıca değil. Marler ’e göre, çiğ yumurtalardan gıda zehirlenmesi riski bugün 20 yıl öncesine göre çok daha düşük, ancak yine de kendisinin tüketmesi için hiç şansı yok.
6. Pastörize edilmemiş süt ve meyve suları.
Büyüyen bir hareket, pastörizasyonun besinsel değeri azalttığını savunarak insanları “çiğ” süt ve meyve suları içmeye teşvik ediyor. Marler pastörizasyonun tehlikeli olmadığını söylüyor, ancak güvenlik adımlarının atlanması, bakteri, virüs ve parazitlerin bulaşma riskinin artması anlamına geldiğinden ham içecekler riskli olabilir.
“Pastörizasyonla içilebilirliği güvenli hale gelen bir ürünü, çiğ tüketmeyi tercih ederek risk almaya değer yeterli bir faydası yoktur” diyor.
ÇEVİRİ: Burak AKTEPE