Toplumda ciddi oranda kilo verme takıntısı bulunuyor. Yapılan bir çalışmayla kilo verildiğinde yakılan yağa ne olduğu tespit edildi. UNSW Science bünyesindeki bir ekip tarafından yürütülen araştırmada, kilo verildiğinde yağ kütlesine tam olarak ne olduğu hesaplandı.
Yapılan hesaplamalarda doktorların ve önde gelen diyet uzmanlarının tüm teorilerinin yanlış olduğu ortaya çıktı. Kilo verildiğinde kayıp kütle ısıya ya da enerjiye dönüşmüyor. Aslında tüm olan kilonun nefese dönüşmesi.
British MedicalJournal’da yayınlanan sonuçlara göre, 22 kilo (10 kg) yağ, nefes alırken ekshale edilen 18.5 pound (8.4 kg) karbondioksite ve 3.5 kg (1.6 kg) suya dönüşüyor. Sonra idrar, gözyaşı, ter ve diğer vücut sıvıları yoluyla atılıyor. Fizikçi ve TV sunucusu olan RubenMeerman, “Doğru yanıt, kütlenin çoğunun karbon dioksit olarak dışarı atıldığı” dedi.
Meerman önce 33 kilo yağını (15 kg) düşürdüğünde kilo kaybı biyokimyasına ilgi duydu. Ancak doktorlara bu ağırlığın nereye gittiğini sorduğunda, kimsenin bunu söyleyemediğini gördü.
150 doktor, diyetisyen ve kişisel eğitimciyi araştırmasının ardından, yarısından fazlasının yağın ısıya veya enerjiye dönüştürüldüğünü düşündüğünü keşfetti. Fakat bir fizikçi olan, Meerman bunun Kütlenin Korunması Yasasını ihlal ettiğini biliyordu.
Akciğerler yağın temel boşaltım organı
Doğru yanıtların araştırılabilmesi için Meerman , UNSW Biyoteknoloji ve Biyomoleküler Bilimler Şefi Andrew Brown’la ortaklık kurdu. Ekip, kilo kaybıyla sonuçlanan biyomoleküler reaksiyonları hesaplamaya başladı.
Yediğimiz aşırı karbonhidrat ve proteinler trigliseridlere (karbon, hidrojen ve oksijenden oluşan bileşikler) dönüştürüldüğünde kilo alınır ve daha sonra yağ hücrelerinde lipid damlacıklarında depolanır. Kilo vermek için karbonlarına erişmek ve bu trigliseridlerin parçalaması gerekir.
Sonuçlar, 22 kilo (10 kg) insan yağının tamamen parçalanabilmesi için 64 kilo (29 kg) oksijen teneffüs edilmesi (ve bir süre boyunca 94.000 kaloriyi yaktığımızı) gerektiği anlaşıldı. Bu reaksiyon 62 kilo (28 kg) CO2 ve 24 kilo (11 kg) su üretmektedir.
Ekip verdiği demeçte, “Hesaplamalarımızda akciğerlerin yağın temel boşaltım organı olduğunu gördük” dedi .Bununla birlikte, bu reaksiyonda yağ hücrelerine olan biteni tam olarak göremediler. Aylarca araştırmanın ardından Brown, 1949’da yayınlanan ve sorunun çözülmüş olduğu bir formül keşfetti.
Bu formülde oksijen atomlarının yağdaki karbon ile hidrojen arasında 2: 1 oranında (karbon dioksit ve su oluşturan) paylaşıldığı görülüyor. Ancak maalesef bu sadece derin nefes almanın kilo vermemize yardımcı olacağı anlamına gelmiyor – ilk etapta karbonun kilidini açmak ve yağın parçalanması için egzersiz yapmak zorundayız.