Ahtapot Beyni ile İnsan Beyni Aynı “Transpozonları¹ (Sıçrayan Genler)” Paylaşıyor.
Yeni bir araştırma, bu omurgasızların olağanüstü zekasını açıklayabilecek önemli bir moleküler analoji saptadı.
Ahtapot, omurgasızlar arasında bir benzeri daha olmayan, son derece karmaşık bir beyne ve bilişsel becerilere sahip sıra dışı bir canlıdır. Hatta bazı açılardan omurgalılar sınıfıyla daha fazla ortak özelliği olduğu bile söylenebilir.

Yakın zamanda BMC Biology’de yayınlanan araştırma makalesine göre, bu hayvanların nöral ve bilişsel karmaşıklığı, insanlara benzeyen moleküler yapılarından kaynaklanabilir.
Çalışma aynı “transpozonların” insan beyninin yanı sıra iki türün beyninde daha aktif olduğunu ortaya koydu: Octopus vulgaris (ahtapot) ve Octopus bimaculoides (Kaliforniya iki benekli ahtapotu). Bu büyüleyici organizmaların zekalarının sırrını çözmemize yardımcı olabilecek bir keşif.
İnsan genomunun dizilimi, 2001 kadar erken bir tarihte, genomun %45’inden fazlasının transpozon adı verilen genlerden, kopyala-yapıştır ya da kes-yapıştır mekanizması ile çalışıp bir noktadan diğerine “hareket ederek” bireyin genomunu karıştıran/kopyalayan, bir diğer adıyla “sıçrayan genlerden” oluştuğunu ortaya çıkardı.
Bu hareketli parçaların çoğunluğu arka planda kalır: Görünür bir etkileri yoktur ve hareket yeteneklerini kaybederler. Bazıları nesiller boyu biriken mutasyonlara maruz kaldıkları için pasif durumdadır; bozulmamış olanlar ise hücre savunma mekanizmaları tarafından engellenir.

Evrimsel bakış açısından ele alınırsa bu bozuk parçalar ve kopyalar bile, evrime şekillendirebileceği bir “ham madde” sağladığı için faydalı olabilir.
Bu hareketli parçalar arasında en benzer olanlar, insan genomunda yüz kopya halinde ve potansiyel olarak aktif durumda bulunan (ve kısaca LINE adı verilen) uzun karıştırılmış çekirdeksel öğelerdir. Önceleri yalnızca geçmişin bir izi ve bu hareketli parçaları içeren evrimsel sürecin bir kalıntısı olarak görülen LINE aktivitelerinin, son yıllarda beyinde ayrıntılı bir şekilde düzenlendiğine dair yeni kanıtlar ortaya çıktı.
Birçok bilim insanı, LINE transpozonlarının, özellikle beynimizin öğrenme işlemlerinin nöral kontrolünden sorumlu en önemli yapı olan hipokampuste aktif oldukları için, öğrenme ve hafıza gibi bilişsel aktivitelerle ilgili olduğunu öne sürüyor.
Ahtapotların genomu da tıpkı bizimki gibi çoğu aktif olmayan “sıçrayan genler” açısından zengindir. Araştırmacılar, hala kopyala-yapıştır yapabilen transpozonlara odaklanarak bu hayvanların bilişsel becerileri için kritik öneme sahip olan beyin bölgelerinde LINE ailesine ait bir eleman belirledi.

Bu keşif, ahtapotun sinirsel sistemindeki aktif moleküler bileşimi analiz etmek için kullanılan yeni nesil dizileme teknikleri sayesinde gerçekleştirildi.
Çalışma laboratuvarının yöneticisi Remo Sanges “İki ahtapot türünün beynindeki LINE ailesine ait aktif bir öğenin keşfi, kayda değer bir gelişmedir çünkü bu öğelerin kopyala-yapıştırın ötesine geçen özel bir fonksiyonları olduğu fikrini destekliyor.” diye açıklıyor.
BMC Biology’de yayınlanan çalışma, dünyanın dört bir yanından yirmiden fazla araştırmacının yer aldığı uluslararası bir ekip tarafından gerçekleştirildi.
Stazione Zoologica Anton Dohrn’dan Giovanna Ponte “Mikroskop altında, bu öğenin, ahtapotların öğrenme ve bilişsel becerilerinin merkezi olan dikey lobunda (tıpkı insanlardaki hipokampüs gibi) güçlü bir aktivitesi olduğunu gördüğümde gerçek anlamıyla sandalyemden sıçradım.” diyor.

Araştırmacılara göre “Ahtapotun ve insanın bilişsel becerileri arasındaki bu LINE elemanı aktivitesi benzerliği, genetik açıdan farklı olan iki türün, benzer ihtiyaçlara karşı aynı moleküler süreci, birbirinden bağımsız olarak oluşturduğu yakınsak evrimin büyüleyici bir örneği olarak açıklanabilir.”
Stazione Zoologica Anton Dohrn Biyoloji ve Deniz Organizmalarının Evrimi Bölümü müdürü Graziano Fiorito “Ahtapotların beyni, birçok özelliği bakımından memelilerinkiyle işlevsel açıdan benzerdir.” diyor. “Bu nedenle tanımlanan LINE öğesi, zekanın evrimi konusundaki bilgimizi geliştirmek için çalışmalar yapmak adına ilginç bir aday oluyor.”
Transpozonlar¹: (sıçrayan genler) bir hücrenin genomunda farklı yerlere, transpozisyon olarak adlandırılan bir süreçle hareket edebilen DNA dizileridir.
Zehra Güzelhan
Bunlar da ilginizi çekebilir:
Ahtapotlar gerçekten uzaylı mı?
İklim Değişikliği Olarak Okyanustan Oksijen Emildiğinde Ahtapotlar Kör Olabilir
Bilim İnsanları Kesinlikle Ahtapot Yetiştiriciliği Yapmamamız Konusunda Uyarıyorlar