Arılar tükenirse başımıza ne gelir hiç düşündünüz mü? Arılar aslında tarımımıza ve dolayısıyla tarım işletmemize büyük katkılar sağlıyor. “Arıları kurtarın!” bu cümle haberlerde ve medyada çokça yer buldu.
Fakat bunun önemli olmadığını düşünüyorsanız, tekrar düşünün. Burada size arıların yok olduğu bir durumda hayatta kalamayacak 10 şeyden bahsedeceğiz.
10- Dünya Gıda Arzı
Arıların tozlaşma ve tarımın önemli bir parçası olduğunu söylemeye gerek yok, ancak çoğu insan tam olarak ne kadar önemli olduklarını bilmiyor. Günümüzde dünya genelinde insan gıda arzının yüzde 90’ını oluşturan 100 ana ürün çeşidi bulunmaktadır.
Elmaları, muzları, avokadoları ve mısırı düşünün. Arılar, bu mahsullerin yüzde 70’i için başlıca tozlaşma ajanlarıdır. Bu da gıda arzımızın yaklaşık yüzde 63’ü doğrudan arılara bağlı olduğu anlamına gelir. Diğer tozlaştırıcı türleri olmasına rağmen, etkileri arılarınkine kıyasla çok küçüktür.
Örneğin yarasalar bir sonraki en büyük tozlaştırıcıdır, ancak donuk çiçek renklerine sahip bitkileri tercih ederler. Bu donuk bitkiler arasındaki Agave, guava, incir ve hurma gibi mahsuller, küresel gıda pazarındaki payın çok daha azını oluşturur ve yedi milyar insanın hayatını sürdürmek için yeterli olmazlar–tabii ki, hepimiz hayatımız boyunca incirli pudingle beslenmek istemedikçe.

9- Kahve Endüstrisi
Çeşitli meyve ve sebzelere ek olarak, arılar aynı zamanda kahvenin başlıca tozlaştırıcılarıdır. Böylece, arılar olmadan, dünyamızın kahve arzı azalır ve sanayi karlılığını kaybeder. İlk düşüncede, bu oldukça önemsiz görünüyor; kafein bir insan “ihtiyacı” değildir ve kahvenin sonu kıtlık demek değildir. Ancak dünya endüstrimizin şaşırtıcı bir miktarı kahve üretimi ve satışına dayanıyor.
Sadece 2016’da bile Starbucks Kahvesi brüt satışlarda 21.3 milyar dolar harcadı. Mayıs 2017 itibariyle, kahve zincirinin 245.000 çalışanı vardı. Kahve ayrıca Latin Amerika’da, özellikle nüfusun büyük bir kısmının kahve endüstrisinde çalıştığı Guatemala’da değerli bir üründür. Arılar olmasaydı, bu çok uluslu kahve imparatorluğu çökerdi ve yüz binlerce insanı dünya çapında işten çıkartılırdı.

8- Cadılar Bayramı Endüstrisi
Bal arıları, balkabağı arıları ve yaban arıları; balkabağı için üç ana tozlaştırıcıdır ve diğer arı çeşitlerinden bir kaçı da tozlaşmasına katkıda bulunur. Ortalama mahsulle karşılaştırıldığında, balkabakları genellikle küçük aile çiftliklerinde yetiştirilir ve bağımsız çiftçiler her yıl 1 milyar libre (yaklaşık 453 milyon kg) kabak toplarlar.
Yerel çiftçilerin yetiştirdiği mahsullerin çeşitliliği göz önüne alındığında, balkabaklarının kaybı çiftlikleri için ağır, ancak hayatta kalınabilecek bir darbe olacaktır. Ancak, 170 milyon tüketicinin her yıl yaklaşık 850 milyon doları fenerlerini oymak için harcadığı Cadılar Bayramı endüstrisi için, balkabağı eksikliği büyük bir kar kaybı olur. Mevsimsel Cadılar Bayramı işletmeleri, balkabağına bağımlı çiftliklerde olduğu gibi muhtemelen yok olacaklardır. Ayrıca, balkabağı olmadan Cadılar Bayramı’nın anlamı olur mu?
7- Arılar ve Giysi Endüstrisi
Pamuk, bugün ABD’de en popüler kumaş malzemesidir. Tarihsel olarak, pamuk, Amerikan topraklarında yetişen en büyük nakit üreten mahsullerinden biriydi ve ülkenin tarihinin büyük kısmı bu bitkinin doğrudan bir sonucudur. Bugün, ABD’de, pazardaki tüm giyim ürünlerinin yaklaşık yarısının tamamen pamuk içeren, kadın kıyafetlerinin yüzde 60’ının ve erkeklerin yüzde 75’inin de pamuk içerdiği tahmin edilmektedir.
Siz akıllı okuyucularımızın da tahmin edebileceğiniz gibi, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki pamuk tozlaşmasının büyük çoğunluğundan arılar sorumludur. Yani arılar olmadan, bu 2 milyar dolarlık nakit mahsul, kot pantolonun ve tişörtün rahatlığı ile birlikte yok olacaktı.
Bu gelişmiş dünya için bir küçük sakınca olsa da pamuklu kumaşın cildi koruyarak sıcak güneşin altında serin tutmanın bir yolu olduğu, dünyanın az gelişmiş bölgelerinde özellikle sertleşecektir.
6-Arılar ve Kuruyemiş Endüstrisi
Bal arıları, badem ve kaju fıstığı dahil (ancak bunlarla sınırlı olmamak üzere) birçok fındık türünün yetiştirilmesi için zaruridir. Dünyanın en büyük badem şirketi – küresel pazar payının yüzde 80’inden sorumlu – mahsullerini döllemek için arı kullanmanın önemini vurguluyor. Aslında, bu arılara olan talep o kadar yüksektir ki, 3 milyar dolarlık badem endüstrisi, ABD’nin tüm bal arısı nüfusunun yarısından fazlasına sahip.
Kaju fıstığı, arıların avantajlarından yararlanan dikkate değer bir başka fındıktır. Afrika’da, bal arısı tozlaşma ile yetişen kaju fıstığı, yapay olarak tozlaştırılmış kuruyemişlere kıyasla verimde yüzde 200’lük bir artış yaşamaktadır.
Arılar sayesinde, bu bölgelerdeki aile çiftlikleri, ücretlerini ikiye katladılar ve arıların bal ve balmumunu satarak yandan ekstra gelir elde ettiler. Eğer arılar tükenirse, yalnızca dünyanın fındık üretimi önemli ölçüde azalmaz, aynı zamanda gelişmekte olan bölgelerdeki birçok mikro işletmeler de iş dışı bırakılırdı.

5- Biyolojik Yakıt Endüstrisi
Yenilenebilir enerji sektöründeki yükseliş eğilimi gösteren trendlerden biri de biyoyakıt. Bu yakıtlar tıpkı gaz gibi çalışır, ancak petrol rezervuarlarından alınmak yerine, aslında etanolde işlenmiş birçok farklı bitkilerden yapılır.
Bu yeni teknoloji, yakıt endüstrisinde devrim yapma ve nakliyeyi güçlendirmek için daha sürdürülebilir bir yol oluşturma yeteneğine sahiptir ve birçok şirket- özellikle Kanada’da- zaten bundan faydalanmaktadır.
Bu biyo-yakıtlar genellikle arılar tarafından tozlaşan bileşenleri içerir. Dikkate değer bir örnek ise, kanola bazlı yakıttır. Soğuk, yüksek yağ içeriğine ve aşındırıcı olmayan özelliklere dayanıklılığı onu diğer geliştirilmekte olan seçeneklere göre daha ideal bir seçim haline getirir.
Fakat elbette, orijinal bitkileri dölleyen ve türleri canlı tutan arılar olmadan kanola yağı bulmak mümkün değildir. Böylece, eğer arılar ölürse, biyoyakıt endüstrisi de ölür- yani sadece işlerle değil aynı zamanda dünyamızın en büyük sorunlarına karşı yenilenebilir çözümler ile dolu karlı bir alan.-
4- Taşımacılık Endüstrisi
Çoğu insan kamyon endüstrisini düşündüğünde, meyve ve sebzeler akla gelen şeylerden değildir. Ancak gerçekte, kamyon sürücülerinin ülke genelinde yiyecekleri taşırken taze ve güvenli tutmaları önemlidir. Şu anda Amerika Birleşik Devletleri’ndeki en büyük şirket, ülke genelinde gıda taşıması için 830 üreticiyle çalışan DotFoods’tur. 4.500 çalışanı ve yıllık geliri 5,4 milyar dolar ile bu şirketin – ve onun gibi başkalarının – ülkeyi sunacak çok şeyi var.
Peki bunun arılarla ne ilgisi var?
Arılar tükenirse, en yaygın gıdalarımızın yüzde 70’ini elimine olur. Bunun kıtlığa ve diğer küresel sorunlara nasıl yol açacağını zaten belirledik. Ancak, gıda taşımacılığı ile ilgili tüm endüstrilerde kamyon taşımacılığının da sonuçları olacaktır. Taşınacak yüzde 70 daha az meyve ve sebze olması nedeniyle, arı neslinin yalnızca gıda taşımacılığına bağlı iş ve geliri dikkate alındığında pahalı bir kaybı olacaktır.
3- Et Endüstrisi
Kesim için sığırları başarıyla yetiştirmek için dört şeye ihtiyacınız var: kaba yemler, tahıllar, yağlı tohumlar ve yan ürünler. Otlar, mısırlar ve buğdaylar gibi kaba yemler ve tahıllar rüzgâr yoluyla kendiliğinden tozlaşır. Bu nedenle tozlaştırıcı arkadaşlarımız olmadan da var olurlar.
Yan ürünlerden besleyici şeyler de yapılabilir, bunlar ineklere ekstra besin ve kalori sağlarlar. Öte yandan yağlı tohumlar, yalnızca kanola ve ayçiçeği gibi arılar tarafından tozlaşan bitkilerden elde edilir.
Et endüstrisi için sıkıntılı olan şey, bu esansiyel yağlı tohumlar olmadan, sığırlarının tam boylarına ve en iyi sağlıklarına yetişememeleridir. Yağlı tohumlar, ineklerin ana protein kaynağıdır ve bu kaynak büyümelerine yardımcı olur ve böylece tüketime hazır olurlar.
Yağlı tohumlardan (ve sağladıkları proteinden) yoksun inekler, bodur büyüme, zayıf gebe kalma oranları ve toprağı yeme isteği gibi sağlık problemleriyle karşı karşıya kalır. Bu temel sığır besinlerini tozlaştıracak güçlü bir arı popülasyonu olmadan, sadece meyve ve sebze tedarikimiz azalmayacak, aynı zamanda et tedarikimiz de azalacaktır.
2- Dünya Ekonomisi
Amerika Birleşik Devletleri ekonomisi, Cadılar Bayramı, biyoyakıt veya kamyon yoluyla olsun, arı neslinin zarar göreceği tek ekonomik sistem değildir. Dünyanın diğer bölgeleri eşit ve hatta arılara daha fazla bağımlı. Latin Amerika’nın pek çok bölgesinde, muz satışı ekonomiyi sürdürüyor; Bu ülkeler, yıllık ortalama 13 milyon ton muz ihraç ediyor. Asya’da bu oran yaklaşık 2 milyon tona, Afrika’dan 600.000 tona ulaşıyor.
Asya’da başlıca tarım ürünleri pamuk, yağlı tohum ve çeşitli meyvelerdir. Bunlar, Çin’in GSYİH’nın(gayri safi yurtiçi hasıla) yaklaşık yüzde dördünü oluşturmaktadır. Afrika ekonomisi aynı zamanda eşsiz meyve ve sebze türlerinin yanı sıra yağ bazlı tarım ürünlerinden de geçiniyor.
Zeki bir okuyucunun da bileceği gibi, bu ürünlerin tümü arılar tarafından tozlaşır ve arılar yok olduğunda soyu tükenir. Tek başına bal arıları her yıl tüm dünyada 15 milyar dolarlık mahsul sağlarlar ve her arı türü birleştirilmiş yıllık gelirde 30 milyar dolardan fazla gelir sağlar. Bu tozlaştırıcıların yok edilmesi dünya ekonomisinde ve uluslararası ticarette felaket bir etki yaratacaktır. dünyanın her yerini benzersiz şekilde etkileyebilecek çeşitli krizler çıkar.

1- İnsan Soyu
Bu büyük olumsuzlukların tümü, bazı bilim insanlarının ve mühendislerin, insanların arı neslinin uzun süre hayatta kalmayacağına inanmalarını sağlamıştır. Ancak çoğu insan bu teoriden şüphe duymaktadırlar, bunların arasında BBC’nin daha ılımlı bir pozisyon alan ve arıların yok oluşu hakkında “bir sona yol açmaz ancak büyük ekonomik krizlere ve kıtlıklara yol açar” diyen “ Bilim Odağı” muhabiri vardır.
Fakat büyük bir grup bilim insanı, arı neslinin ve insan neslinin el ele gittiğini savunuyor. Bu son zamanlarda özellikle öne çıkan bir fikirdir, çünkü koloni çöküşü bozukluğu tüm dünyada arı kovanlarında çoğalmaya devam etmektedir.
Aslında, yıllık Earthwatch(uluslararası bir doğa vakfı) tartışmalarındaki bilim adamları, arıların tüm gezegendeki en değerli türler olduğunu, mantarları, planktonları, yarasaları ve hatta primatlardan bile değerli olduklarını belirtti.
Konferanstaki bir bilim insanı olan Dr. George McGavin bile “arıların olmadığı bir dünyanın tamamen bir felaket olacağı”nı itiraf etti. Zaman, tartışmanın hangi tarafının doğru olduğunu söyleyecektir.

Editör / Yazar: Uzay TEMEL