Yeni bir çalışma ilk defa genel popülasyondaki solaklık ile ilgili genom bölgeleri tespit etti. Ayrıca bunların etkilerini beynin yapısı ile bağdaştırdı.
Çalışma, Medikal Araştırma Konseyi (Birleşik Krallık araştırma ve yeniliğin bir parçası) tarafından desteklenen Oxford Üniversitesi ve Wellcome tarafından gerçekleştirildi ve beyinin dil ile alakalı bölgeleri ile bu genetik farklılıklar bağdaştırıldı.

Genlerin el kullanımında etkisi olduğu zaten biliniyordu, bir çift çalışma el kullanımın %25 oranında genlere ait olduğunu tahmin ediyor fakat; bu genlerden hangileri genel popülasyonda yer almıyor?
Journal Brain’de yayınlanan bu çalışma İngiltere Biobank’tan alınan içinde 38,332 solağın olduğu yaklaşık 400 bin insanın genomlarını analiz ederek solaklıkla ilgili bazı genetik varyasyonları tespit etti.
Tanımladıkları dört genetik bölgenin arasından üçünün beyinin gelişimi ve yapısında yer alan proteinlerle alakalı olduğunu tespit ettiler. Bu proteinler özellikle iç iskelet hücrelerinin bir parçası olan, vücuttaki hücre yapısı ve işlemeyi yöneten hücre iskeleti denen yapının bir parçası olan mikrotübüllerle¹ alakalıydı.
Araştırmacılar yaklaşık 10 bin katılımcının beyin fotoğraflarını detaylı inceleyerek bu genetik etkilerin beynin dil ile ilgili bölümlerindeki beynin yapısında bulunan hücre yapısını içeren beyaz madde izleri ile bağlantı olduğunu fark ettiler.
İnsanların %90’ı sağ elini kullanıyor
Analizi yapan Oxford Üniversitesi ve Medikal Araştırma Konseyinin bir üyesi olan Dr. Akira Wiberg ‘’İnsanların %90’ı sağ elini kullanıyor ve bu durum en az 10 bin yıldır böyle. Birçok araştırmacı el kullanımı üzerine araştırma yaptı fakat İngiltere Biobank’tan alınan büyük veri kümeleri solaklığa neden olan süreçlere daha fazla ışık tutmamızı sağladı.’’ dedi.

‘’Solak katılımcılarda beyindeki dil alanlarının sağ ve sol kısımlarının daha uyumlu çalıştıklarını fark ettik. Bu solakların gelecekte sözel konuları sergileme de bir avantajı olması ihtimalini şaşırtıcı derece de arttırıyor fakat, bu farklılıkların büyük bir insan topluluğu ortalamasının üstünde görüldüğü kesinlikle unutulmamalıdır ve tüm solaklar aynı değildir.’’
Oxford Üniversitesi Wellcome Bütünleştirici Nöro görüntüleme merkezinden kıdemli bir yazar olan GwenaëlleDouaud ‘’birçok hayvan gelişirken sağ-sol asimetrisi gösterir. Örneğin; salyangozlar sağa veya sola doğru kıvrılırlar ve bu bizim hücre iskeleti dediğimiz hücresel iskelet genleri tarafından kontrol edilir’’ dedi.
‘’İlk defa insanlarda el kullanımıyla ilgili sitoskelatal² farklılıkların beyinde açıkça görülebilir olduğunu keşfedebildik. Bunu kurbağa ve salyangoz gibi hayvanlardan, bu etkilere genetik olarak yönlendirilmiş olayların sebep olduğunu biliyoruz.
Yani bu durum gelecekteki el kullanımı gelişiminin beyin henüz rahimdeyken görülmeye başladığı ihtimalini gerçekten artırıyor.’’
‘’Araştırmacılar ayrıca solaklığa neden olan genetik bölgeler ile Parkinson hastalığına yakalanma riskinin çok düşük olması ancak, şizofreniye yakalanma riskinin bir hayli yüksek olması arasında bir bağlantı buldular.
Ancak araştırmacılar bu bağlantıların bu hastalıklara sahip olan insanların yalnızca küçük bir kısmıyla bağlantılı olduğunu ve korelasyonal oldukları için sebep ve sonuç göstermediklerinin altını çizdi.
Genetik bağlantıları araştırmak bu ciddi medikal durumların nasıl ortaya çıktığını daha iyi anlamamıza yardımcı olacak.’’
Oxford Üniversitesi Nuffield Ortopedi, Romatoloji ve Kas İskelet Bilimi Anabilim Dalı’ndan DominicFurniss (çalışmanın kıdemli yazarlarından) ‘’ solaklık tarih boyunca şanssızlık ve şeytanca olarak görüldü. Aslında, bu sağ ve sol için birçok dilde kelimelerle ifade edildi.
Örneğin; İngilizce de sağ kelimesi doğru veya uygun anlamına da gelir ve Fransızca da ‘’gauce’’ kelimesi hem sol hem de beceriksiz anlamına gelir.’’ dedi.
‘’Biz burada solaklığın beynin bir çok geninin karmaşık etkileşimi tarafından sürdürülen gelişimsel biyolojisinin bir sonucu olduğunu gözler önüne serdik. Bu bizi insan yapan zengin dokumuzun bir parçası.’’
Sözlük:
Mikrotübül¹: Mikrotübüller, hücre iskeletini oluşturan yapılardan olup, reseptörleri tutarlar veya serbest bırakırlar.
Sitoskeletal²: Sitoskeletal, sitoskeleton ile ilgili, hücre yapısının taşıyıcı yapısını oluşturan elementler ile ilgili (Sitoloji)
Bunlar da ilginizi çekebilir:
- Sedef hastalığı nedir? Sedef Hastalığı Hakkında Tüm Detaylar
- SMA Hastalığı Nedir? SMA Hastalığı Belirtileri, Tipleri ve Nasıl Oluşur?
- Huzursuz Bacak Sendromu Nedir? Huzursuz Bacaklar Uykusuz Geceler
Çeviri: Hacer Sezgin
Güzel bir araştırma konusu 👍 zevkle okudum elinize sağlık