Evrim teorisi Charles Darwin’i Tanrı’dan uzaklaştırdı mı?
Ya da ateist olduğunu açıkça söyleyen ve dinlere karşı çıkan evrimsel biyoloji uzmanı Richard Dawkins’in olayı ne?
Bilim meraklısı pek çok kişinin dindar olmaması onların ateist olduğu anlamına gelir mi?
Önemli bilim insanlarının çoğu kendilerini ruhban sınıfının bir parçası olarak görmese de, hepsini bir grup altına toplamadan önce bir düşünün. Her şey aslında tanımlarda bitiyor.

Sizin yorumlamanıza bağlı olarak “ateizm”, Tanrı’ya inanmama ya da Tanrı’nın varlığını tamamıyla reddetme anlamına gelir.
Agnostisizm ise biraz daha karışık. Agnostisizmde kişi, tanrıyı ne kabul eder ne de reddeder; iki durumun da kesin olarak bilinemeyeceğini savunur. Darwin gibi birçok bilim insanına aslında agnostikken ateist etiketi konmuştu.
Doğabilimci Darwin, sinekkuşlarını incelemek için Galapagos’a gittikten 45 yıl sonra dini görüşlerini günlüğüyle paylaştı.
Yüce bir varlık olup olmadığından emin olmadığını “Her şeyin nasıl başladığını çözmek bizim için imkansız, bu yüzden agnostiğim.” sözleriyle belirtti.

Agnostik olduklarını açıkça ilan eden Stephen Hawking, Albert Einstein ve Carl Sagan gibi bazı fizik ve astronomi uzmanları da ateist sanılıyordu. Bu uzmanlar mitoloji ve Tanrı’nın günlük hayatımızda yeri üzerine kafa yormuş olsalar da, pek çoğu Tanrı’yı açıkça reddediyordu.
Sagan: “…bence Batı dinlerindeki ortak sorun Tanrı’yı çok küçük göstermeleri. Küçük dünyamızın tanrısı, bir galaksinin tanrısı değil ki. Evreni düşünecek olursak gerçekten çok küçük.”
İnanmaktan Vazgeçmeyin… Ya Da Deney Yapmaktan
Francis Collins
İnançlı bilim insanları da var. İnsan Genom Projesi başkanı Francis
Collins, Hıristiyan olduğunu söylüyor. Huntington ve kistik fibrosiz hastalıklarının genlerini bulmaya yardım etmiş Collins PBS’ye verdiği röportajda, bilim ve inancın birbirine zıt düştüğü fikrini kesinlikle reddetti.
Günümüzün primatoloji öncüsü Jane Goodall, Hıristiyanlıkta öğretilen terbiye kurallarını dini hoşgörüyü teşvik etmek için kullandı.
Gençken yaşadığı yerde bir rahibe duyduğu hayranlık, Goodall’ın Pazar günleri üç defaya kadar kilisiye gitmesine neden oldu.
Tarihte daha eskiye gidelim, astronom Galileo Galilei Katolisizm üzerine çalışmış, kızları Virgina ve Livia’yı manastıra vermişti. Yine de, ateist- bilim insanı yanılgısı bir nebze doğru.

Birleşik Devletler’deki bilim insanlarının Tanrı’ya inanmama olasılığı bilim insanı olmayanlardan daha fazla.
Pew Araştırma Merkezi’nin 2009’da yaptığı anketin sonuçlarına göre:
– Ankate katılan bilim insanlarının üçte biri, genel halkınsa yüzde 83’ü Tanrı’ya inandığını söyledi.
– Neredeyse beşte biri Tanrı’ya değil, yüce bir varlığa inandıklarını söyledi (Bu oran halkta yüzde 12’ydi.).
– Aşağı yukarı beşte ikisi Tanrı’ya ya da yüce bir varlığa inanmadıklarını söyledi (Bu da halkın yüzde 4’ünde geçerliydi).
Peki bilim camiasındaki insanlar neden Tanrı’dan uzak?
Bilim insanları genelde daha yüce bir varlığın fiziksel kanıtı olmadığını ileri sürüyorlar. Ayrıca Big Bang patlaması gibi kanıtlanabilir büyük olayların, Dünya’nın tarihi hakkında bazı dini açıklamalardan daha farklı bir resim çizdiğini de sebep gösteriyorlar.
Bilim insanları yaşadığınız yerdeki ibadethaneye gelip sizi onurlandırsa da veya bilimin, daha yüce bir varlığa olan ihtiyacı karşıladığını düşünseler de, bu dehaları “ateist” diye damgalamak akıl işi değil.
Berna Deniz