Büyük Patlama modern kozmolojinin hikâyesini anlatan cesur bir tanıma sahiptir: aynı içinde yaşayan insanlar gibi evrenimiz de başlangıcı ve sonu olan bir yapıdır. Bu sonlu evren modeli, evrenin genişlemesine bir kanıt sağlıyor.
Bu iki düşünce (tekil bir kozmik başlangıç, ardından milyarlarca yıldır büyüyen kozmos) bazı insanların kabul edemeyeceği kadar tuhaf ve bu nedenle septikler Büyük Patlama fikrinin ortaya çıkışından beri bu modelin geçerliliğini sorgulamaya devam ediyorlar.
İlgili: Big Bang ’ten Günümüze : Evrenin Tarihi

Ana akım kozmologların Büyük Patlama ile ilgili şüpheleri olsa da 1960 ’larda kozmik mikrodalga arka plan ışımasının (sadece evrenin sıcak, yoğun ilk zamanlarından kalma olabilecek çok yönlü bir radyasyon dalgası) keşfedilmesi ile bu şüphelerin büyük kısmı ortadan kalktı. Ama ana akım dışında bu şüpheler devam etti.
Son zamanlarda ise, evrenin genişleme ölçümlerinde kafa karıştırıcı tutarsızlıkların ortaya çıkmasıyla bu şüpheler kuvvetlenmeye başladı. Bilim merkezciler bile erken evrene dair bilgimizin çok kısıtlı olduğunun farkına vardı. Şimdi ise asıl soruyu deşme zamanı:
Büyük Patlama yanlış olabilir mi?
Bu soru hep sosyal medyada ve forumlarda vardı. Çoğu durumda ise konunun çok yüzeysel kalıp bilimsel yanlış anlaşılmalara sebebiyet verdiği görülüyor.
Bu nedenle anlamlı bir cevap için öncelikle açıklamanın önemli bir parçası ile başlayabiliriz: Büyük Patlama, kiminle konuştuğunuza bağlı olarak, oldukça farklı iki anlama gelir.
Genellikle Büyük Patlama, evreni oluşturan ve tekil bir noktadan yayılan muazzam bir patlama olarak hayal edilen gizemli ilkel bir olayı ifade etmek için kullanılır. (doğrusu, popüler makale ve illüstrasyonlar da aşırı basitleştirme ve karmaşık dilleri ile bu fikirleri pekiştiriyor.) Ancak, kozmologların Büyük Patlama ile ifade etmek istedikleri bu değil.

İlk kilit nokta şudur: Büyük Patlama bir insanın tanık olabileceği türden bir patlama değildir. “Bu insanların tasvir etmesi zor bir kavram” diyor Chicago Üniversitesinden Wendy Freedman ve ekliyor, “İlk kurtulmamız gereken düşünce bir merkezden dışarı doğru saçılan maddelerin olduğu bombaya benzeyen bir patlama görseli.
Bu uzayda olan şey değil. Patlama, uzayın içinde bir patlama değil, uzayın kendisinin patlamasıdır. Burada patlama için herhangi bir merkez ya da kenar yoktur.”
Büyük Patlama’nın dışında hiçbir yer yoktu ve bu yüzden evren herhangi bir şeyin içine genişlemiyor. Bilâkis bütün uzay her yerde genişlemeye başladı ve bu yüzden galaksilerin bizden her yönde uzaklaştığı görünüyor.
Herhangi bir yerdeki herhangi bir gözlemci de aynı şeyi görüyor. Bazen Büyük Patlama’yı insan psikolojisi için bir metafor olarak görürüm. Bir anlamda, kendinizi evrenin merkezi olarak görebilirsiniz çünkü tüm gözlemcilere göre böyledir. Ama daha derin bir anlamda, kimse merkezde değildir çünkü genişleme her yerde ve hepimiz de aynı şartlar içerisindeyiz.
Evrenin uzayda tek bir noktanın patlaması ile nasıl oluşturulabildiğini merak edenler için cevap: oluşturulamadı. Bu düşünce gerçekten yanlış –ama zaten bu da Büyük Patlama’nın tanımı değil.
Diğer bir kilit nokta ise şudur: Büyük Patlama evrenin neden oluştuğunun değil, nasıl oluştuğunun açıklamasıdır. Büyük Patlama evreni neyin (veya kimin) yarattığıyla ya da daha öncesinde neyin olduğuyla ilgili düşüncelerle ilişkilendirilemez.
Modern kozmologlara göre Büyük Patlama, evrenin aşırı sıcak, yoğun bir ilk halden şu an gördüğümüz gerçekliğe evrimini açıklayan bir modeldir. Bu tanımlama için kanıtlar ise karşı konulamaz. Evren hakkında bilgimiz muazzam ölçüde artmasına rağmen son 50 yıldır farklı hiçbir mantıklı açıklama yapılmadı.

Büyük Patlama için en önemli kanıt, uzak galaksilerden yayılan “kızıla kayan” ışığın gözlemlenmesi ama tek destek kaynağı bu değil. Kozmik mikrodalga arka plan ışımasının tayfı ve dağılımı Büyük Patlama teorisinin beklentileriyle tamamen uyuşuyor.
Galaksilerin evrimi evrenin sonluluğunu doğruluyor ve yıldızların gözlemlenmiş yaşları, kozmik genişlemeden anlaşılan evrenin yaşı ile kesinlikle örtüşüyor. Ayrıca galaksilerin büyük ölçekli dağılışı evrende ince bir dalgalanma deseni olduğunu gösterir.
Bu dalgalanma, Büyük Patlama’nın ilk zamanlarındaki parçacık ve radyasyon havuzundaki akustik dalgalanmalarla uyuşmaktadır. Evrende görülen Hidrojen, Helyum, Döteryum ve Lityum bolluğu ise bu havuzda oluşan nükleer reaksiyonların modelleri ile aynı doğrultuda.
Büyük Patlama tüm bu yorumlar çerçevesinde yanlış olabilir mi? Buna imkânsız diyemem, ama ‘akıl almaz’ diyeceğim.
Kariyerinin başında Kararlı Hal kozmolojisini savunan ve kanıtlar yanlışlasa bile gözde teorisini reddetmeyen Geoffrey Burbidge, Büyük Patlama ’ya karşı çıkan son kozmologlardan biridir.
Daha sonraları Burbidge, birçok küçük patlamayı etkili bir şekilde birleştirdiği karmaşık bir “titreşen evren” modeli ortaya çıkardı. Yani aslında bunu söylemese de Büyük Patlama’yı kabul etmiş bulundu. Discover, 2005 ’te Burbidge’in detaylı bir özgeçmişini ve fikirlerini yayınladı.

Büyük Patlama’ya alternatif olarak önerilen birçok teori görmüş olmama rağmen, geniş gözlemlerle kanıtlanmış, yaklaşık 13.8 milyar yıl önce evrenimizin sıcak ve yoğun bir başlangıca sahip olduğunu söyleyen başka kapsamlı hiçbir teori ile karşılaşmadım.
Doğruya en yakın görünen alternatif model ise, Büyük Patlama’nın hiçbir zaman gerçekleşmediği düşüncesiyle bir kültür yaratan, plazma fizikçisi EricLerner’in “plazma kozmoloji” modeli. Ancak bu model ile veriler arasında tutarsızlıklar var.
Bununla beraber bilmediklerimiz ile ilgili açık olmak önemlidir. Olasılıktan öte kesinlikle Büyük Patlama ile ilgili bilgilerimiz daha tamamlanmış değil.
Büyük Patlama süresince bir saniyenin ilk kısmında neler olduğunu söyleyen kozmik enflasyon, yaygın olarak kabul görmüş olmasında rağmen kanıtlanmamıştır. Kozmik genişleme oranı ile ilgili ortaya çıkan ihtilaf ta bu ilk dönem ile ilgili bilgisizliğimizin bir yansıması olabilir.
Büyük Patlama’nın neden ve nasıl meydana geldiği hala gizemini korurken belki de kozmologlardan bazı spekülasyonlar duymuş olabilirsiniz: “çoklu evren” veya “birçok başlangıca sahip titreşen evren” ya da “evrenimizi yaratan gerçekliğin iki zarı arasındaki çarpışma”.
Bu fikirlerden herhangi biri doğru mu ya da hangisi doğru, hiç kimse bilmiyor. Ama ortak bir kabul var o da evrenimizin aşırı sıcak ve yoğun bir ilk hale sahip olduğu.

Büyük Patlama’dan önce zaman var mıydı? Evren sonsuza kadar genişleyecek mi? Başka bir Büyük Patlama olacak mı? Evren sonlu mu sonsuz mu? Başka evrenler var mı? Tüm bu heyecan verici soruların ucu hala açık.
Doğanın muazzam düzeni içerisinde bizim yerimiz ile ilgili daha öğreneceğimiz çok şey var. Ama gelecekteki teori ve keşifler bizi nereye götürürse götürsün, biz kendimize güveniyoruz ve gelecekte Büyük Patlama büyük resmin sadece bir parçası olacak.
Bunlar da ilginizi çekebilir:
Bilim İnsanları, Büyük Patlamayı Test Etme Olanağını Buldular
Büyük Patlama ‘dan Önce Ne Vardı?
Büyük Patlamadan Öncesinin Var Olduğuna Dair Yeni Bir Teori Ortaya Atıldı
Büyük patlamanın ardından evrendeki ilk moleküle dair kanıt bulundu
Editör / Yazar: Ş. Firdevs Er