- Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi hem Pfizer BioNTech’in hem Moderna’nın Covid-19 aşılarına acil kullanım onayı verdi. Ülke çapında insanlar aşılanmaya başlıyor.
- Ancak, bu aşıların ve diğerlerinin dünyanın her yerindeki insanlara enjekte edildikten sonra nasıl etki edeceklerine dair hala çok önemli sorular var.
- İşte, sıklıkla sorulan bazı sorulara verilen cevaplar.
Covid-19 aşısı olduğumuzda koronavirüse yakalanma ihtimalimiz ya da koronavirüsü başkalarına bulaştırma riskimiz var mı?
- Muhtemelen evet. Şimdiye dek test edilen aşıların hiçbiri yüzde yüz etkili değil. Bu yüzden aşılanan kişiler yine de koronavirüse yakalanabilirler.
- Üstelik ne Pfizer ne de Moderna aşı denemeleri, aşıların bireylerin virüse yakalanmalarını önleyip önleyemeyeğini test etti.
- Bu denemeler daha çok kişilerin hastalığın semptomlarından korunup korunamayacaklarına odaklı.
- Diğer bir deyişle aşılanmış kişilerin yine de asemptomatik enfeksiyon geliştirip geliştirmeyecekleri ve dolayısıyla virüsü diğer kişilere bulaştırıp bulaştırmayacakları belirgin değil.
- Her iki aşı denemesinde de aşılanmış kişilerden bazıları Covid-19’a yakalandı, ancak bu kişiler plasebo alan kişiler kadar hastalanmadılar.
- Pfizer çalışmasında aşılanan kişilerden biri plasebo grubundaki dokuz kişiye kıyasla ciddi şekilde hastalandı.
- Plasebo alan 30 kişi hastalık semptomlarını ciddi şekilde yaşarken Pfizer aşısı olan hiç kimse ağır şekilde hastalanmadı.
- Gerçekleştirilen ayrı bir aşı denemesinde, AstraZeneca ve Oxford Üniversitesi aşılanmış kişilerden bazılarında karşılaştırma grubuna göre daha az asemptomatik vaka tespit ettiklerini bildirdi.
- Belki de bu hastalığa olduğu kadar enfeksiyona karşı da sağlayabilir.
- Genel olarak, bazı aşılar hastalığın bulaşmasını önlemekten çok hastalığın ağır seyrini azaltmada daha etkili olabilir.
- İlk dönem Covid-19 aşılarının hastalığın bulaşmasına karşı etkili olması muhtemelken, bir aşının virüsün yayılmasını azaltmada diğerinden daha iyi olup olmadığını ya da aşının virüsün yayılmasını ne kadar azaltacağını zamanla göreceğiz.
- Aşılardan hiçbiri virüsü tam olarak içermediğinden bugün değerlendirilmekte olan aşılardan Covid-19’u doğrudan alamayacağımızı hatırlamak faydalı olacaktır.
Öyleyse bu aşılar ne kadar etkili? - Bu aşılar, kişilerin hastalığı ağır şekilde geçirme ihtimalinin yanı sıra hastalık semptomlarının gelişmesi olasılığını da azaltabilecek gibi görünüyor.
- Bu durum insanları hastanelerden uzak tutmada, hastalığa bağlı ölümleri engellemede belki de insanların hastalık sürecini atlattıktan sonra geliştirdikleri kalp ve akciğer problemleri gibi Covid-19’un yarattığı uzun dönemli yan etkileri önlemede büyük ölçüde yardımcı olacak.
- İdeal aşının, hastalığın bulaşma riskini oldukça azaltacağı doğru, ancak her aşı aynı şekilde etkili olmayacaktır.
- Örneğin influenza (grip) aşıları, özellikle de her sene etrafta dolaşan virüs tipine mükemmel şekilde eşleşmediğinde tüm enfeksiyon tiplerine karşı koruma sağlamayabilir.
- Grip dönemi dışındaki zamanlarda aşılar enfeksiyon ihtimalini azaltabilir, ancak influenza virüsleri hızla mutasyona uğradıklarından ve virüse en iyi şekilde eşleşen aşılar sayesinde oluşan bağışıklık savunma sistemlerini aşabildikleri için bu aşılar enfeksiyon ihtimalini tam anlamıyla ortadan kaldırmaz.
Bireyler aşı olduktan sonra da maske kullanmaya ve sosyal mesafelerini korumaya devem edecekler mi?
- Evet. Aşının oluşturduğu antikorlar ve diğer bağışıklık savunma mekanizmalarına sahip olmak için birkaç hafta geçmesi gerek.
- Hem Pfizer hem Moderna aşıları ilk dozun uygulanmasından 21 ile 28 gün sonra ikinci bir doz aşının uygulanmasını gerektiriyor.
- Bundan dolayı, aşıların sunduğu tam koruma sürecinin gelişmesi bir ayı bulacaktır.
- Aşılar kusursuz şekilde etkili olmadıklarından, aynı zamanda aşıların ne dereceye kadar enfeksiyonu önleyeceği henüz bilinmediğinden aşı olan bir kişinin virüsü kapması ve başkalarına bulaştırması ihtimali var.
- Amerikan Bilimde İlerleme Derneği’nde çalışan gazetecilere ücretsiz ve bağımsız hizmet sağlayan SciLine’ın ev sahipliğinde 3 Aralık tarihinde gerçekleştirilen basın toplantısında konuşan FDA(Amerikan Gıda ve İlaç İdaresi) komisyonu eski üyesi Peggy Hamburg : “Aşılar pandeminin kontrol altına alınmasına yardımcı olabilir, ancak insanlar bunun sihirli bir değnek olmadığını anlamak zorundalar” dedi.
- Aşı, enfeksiyon oranlarını düşürmede şimdiye dek önemli olan diğer tüm çalışmaları aniden bırakmamız anlamına gelmiyor.
- Başka bir şekilde belirtmek gerekirse, insanlar yine de maske takmaya, sosyal mesafelerini korumaya, ellerini yıkamaya ve özellikle de kapalı alanlarda kalabalıklar halinde bulunmaktan kaçınmaya ihtiyaç duyacaklar.
- Bununla birlikte herkesi aşılamak zaman alacak.
- Hamburg, herkes aşılanıncaya ve aşıların virüsün bulaşmasını ne dereceye kadar önlediği açıkça anlaşılıncaya kadar diğer güvenlik önlemlerinin uygulanmaya devam etmesi gerektiğini vurguladı.
Bu aşılar güvenilir mi?
- Şu ana kadar aşıların güvenilir olduğu görülüyor.
- Birçok aşının yan etkisi, aşının vurulmasından itibaren ilk birkaç hafta ile birkaç ay arasında ortaya çıkıyor.
- Bundan dolayı, FDA şirketlerin acil kullanım yetkisi almadan önce iki aylık güvenlik bilgisi vermelerini istiyor.
- Klinik denemelerde elde edilen veriler aşıların yan etkileri arasında ateş, baş ağrısı, kollarda ağrı, enjeksiyonun uygulandığı bölgede kızarıklık ve yorgunluk hissi olduğunu gösteriyor.
- Böylesi yan etkiler diğer hastalıklar için onaylanan aşılarda da mevcuttur.
- Nashville Vanderbilt Üniversitesi Aşı Araştırma Programı müdürü C.Buddy Creech: “Bunlar beklentimiz dahilinde olan şeyler. Beklemediğimiz herhangi bir vaka ile karşılaşmadığımız konusunda emin olabilirsiniz” dedi.
- Johnson & Johnson aşısının yanı sıra Moderna aşısının güvenlik ve etkililik düzeyini test etmeyi amaçlayan Faz 3 klinik araştırmalarında yer alan Creech, 3 Aralık’ta Amerika Enfeksiyon Hastalıkları Topluluğu sponsorluğunda düzenlenen bir basın toplantısında konuştu.
- Aşılar halka ulaştırıldıktan sonra bile, hükümetteki kural koyucular, sağlık kuruluşları ve üreticiler güvenlik verilerini toplamaya devam edecekler.
- Birleşik Krallık’ta aşılamalar başladığından bu yana Pfizer’in aşısını kullanan iki sağlık çalışanında alerjik reaksiyonlar başgösterdi.
- Birleşik Krallık’taki sağlık memurları şimdilerde ciddi alerjik reaksiyon geçmişine sahip kişilerin aşı olmamaları konusunda onlara tavsiyede bulunuyor.
- Washington D.C.’de bulunan Amerikan Tıp Kolejleri Birliği’nin bilimden sorumlu şef yöneticisi Ross Mckinney JR, bu kararı aşırı buluyor.
- Reaksiyonlar aşının kendisinden çok aşı vurulduktan sonra bireylerin kollarına yapıştırılan plaster banttaki lateksten kaynaklanıyor olabilir.
- Washington Post her iki sağlık çalışanının da iyileştiğini, Birleşik Krallık’taki sağlık görevlilerinin “aşıyı vuran hemşirelerin ve eczacıların” alerjik reaksiyonlarla başa çıkmaya hazır olduklarını ve bu tür reaksiyonların nadir olduğunu aktardıklarını belirtti.
Çocuklar ve hamile kadınların olduğu gruplar ne zaman aşı olabilir?
- Aşıların hiçbiri henüz 12 yaş altı çocuklarda ve hamile kadınlarda test edilmedi, bu yüzden de her iki grup muhtemelen aşılama hattının arka sıralarında bir yerlerde olacaklar.
- 3 Aralık’ta düzenlenen Enfeksiyon Hastalıkları Topluluğu basın toplantısında Baltimore’daki Maryland Tıp Fakültesi’nden Kathleen Neuzil: “Özellikle çocuk doğurma çağındaki kadınlar sağlık hizmetleri çalışanlarının ve ön saflardaki çalışanların büyük bir kısmını oluşturuyor, o yüzden de hamile kadınlar için bir aşı geliştirilinceye kadar herkes için bir aşıya sahip olamayacağız”, dedi.
- Araştırmacılar hamile kadınlar üzerinde test edilmeden önce aşıların üremeyi ve gelişimi nasıl etkileyeceğine ilişkin hayvanlar üzerinde gerçekleştirilen çalışmalardan gelecek verileri bekliyorlar.
- Tıp fakültesinde Küresel Sağlık ve Aşı Geliştirme Merkezi müdürü olan Neuzil, bazı şirketlerin bu tip çalışmaların sonuna yaklaştıklarını ve aşıları hamile kadınlarda test etmeye başlayabileceklerini belirtti.
- Çocuklar içinse, araştırmacılar daha çok aşıların ne kadar etkili olduğunu öğrenmeyi bekliyorlardı.
- Artık en azından ilk aşıların semptomları önlemede yüksek etkinliğe sahip olduğu ifade ediliyor.
- Aşı yaptımanın faydaları muhtemelen aşı yaptırmamanın oluşturacağı risklerden daha ağır basıyor, bu olgu da şirketleri çocuklar üzerinde test yapma konusunda daha rahat hissettiriyor.
- Pfizer, aşılarını 12 yaş ve üzeri ergen çocuklarda test ediyordu. Moderna da yakın bir zamanda benzeri denemeleri yapmayı planlıyor.
- 3 Aralıktaki John Hopkins basın toplantısında Baltimore’daki John Hopkins Kamu Sağlığı Bloomberg Okulu’ndan William Moos yaptığı açıklamada “Bu, sağlıklı yetişkinlerle başlayan, önce ergenler ardından daha küçük çocuklara uzanan aşı test sürecinin tipik bir örneğidir”, dedi.
- John Hopkins’de Uluslararası Aşı Erişim Merkezi icra direktörü olan Moss, 2021 yılı sonbahar dönemine kadar 12 yaş ve üzeri çocuklar için aşılamanın gerçekleştireceğinden umutlu olduğunu belirtti.
- William Moss: “O zamana kadar, daha küçük yaştaki çocuklar için bile uygulanabilecek bir aşıya sahip olma ihtimalimiz var” diyerek sözlerine devam etti.
Covid-19 hastalığını geçirdim. Aşı yaptırmalı mıyım?
- Sonuç olarak, bu soruya verilecek kısa cevap, “evet yaptırmalısın” olacak.
- Virüsü doğal yollardan kaparak hastalığı geçiren kişilerin bağışıklık sistemlerinin verdiği tepkiler kısmen değişebileceği için, ABD Hastalık Önleme ve Kontrol Merkezleri şu anda insanlara daha önce virüse yakalanmış olsalar bile bir Covid-19 aşısı yaptırmalarının tavsiye edilebileceğini söylüyor.
- Bilim insanları, bir kişinin koronavirüsle enfekte olduktan ne kadar süre sonra daha virüse karşı bağışıklığını koruyabildiğini hâlâ tam olarak öğrenebilmiş değil.
- Bazı araştırmalar bağışıklığın 6 aydan fazla olduğunu öne sürüyor.
- Diğer araştırmalar, antikorların özellikle hastalığı daha hafif geçirenlerde birkaç ay sonra azalabileceğini gösteriyor.
- Bu değişkenlik göz önüne alındığında bir aşı doğal enfeksiyondan daha kesin bir bağışıklık tepkisi elde edilmesini sağlayabilir.
- Ön veriler, klinik bir çalışmada Moderna aşısı vurulan bireylerin genellikle doğal bir enfeksiyonun ürettiğinden daha fazla antikora sahip olduklarını gösteriyor.
- Yine de birçok araştırma, koronavirüse yakalanan kişilerin büyük çoğunluğunun en az birkaç ay boyunca virüse karşı bir miktar koruma düzeyine sahip olduklarını gösteriyor.
- Buna göre, yakın gelecekte bu insanlar kısıtlı sayıda mevcut olan Covid-19 aşısı alabilmek için oluşturulan kuyrukta ön sıralarda olmayacaklar.
İlk kim aşı olacak?
- Şu anda Amerika Birleşik Devletleri’nde sınırlı miktarda aşı bulunuyor.
- Federal yetkililer, Aralık ayı sonuna kadar 20 milyon kişiyi aşılamaya yetecek kadar aşı olacağını söylediler.
- Her eyalet, sınırları içinde aşıları ilk kimin olacağını belirtmekten sorumlu.
- Talep arzı aşacağı için, Hastalık Kontrol Merkezi hangi gruplara öncelik verilmesi gerektiğine dair yönergeler yayınladı.
- İlk sırada, ülkede ön saflarda yer alan yaklaşık 21 milyon sağlık çalışanıyla birlikte uzun süreli bakım tesislerinde yaşayan ve çalışan kabaca 3 milyon yetişkin var.
- İkinci sırada, 75 yaşın üzerindeki yetişkinler ile öğretmenler, bakkallar, ilk müdahale ekipleri de dahil olmak üzere ön saflarda çalışanlar yer alıyor.
- Üçüncü sırada ise 65 – 74 yaş arasındaki kişiler, yüksek riskli tıbbi sorunları olan 16 yaş üzeri kişiler ile gerekli görülen diğer kişiler bulunuyor.
- Bununla birlikte, son iki kategoriye kimlerin dahil edilebileceğine karar verme yetkisi eyaletlerin kendisindedir.
- Ulusal Alerji ve Bulaşıcı Hastalıklar Enstitüsü Müdürü Anthony Fauci, üretim ve dağıtım sorunsuz bir şekilde giderse aşı olmak isteyen herkes için Nisan 2021’e kadar yeterli aşının mevcut olabileceğini söyledi.
- Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi, 2021’in sonunda ABD’li tüm yetişkinleri aşılamaya yetecek kadar aşı olmasını bekliyor.
Aşılar yeni virüs türleri üzerinde işe yarayacak mı?
- Kısaca, “evet işe yarayacaklar”.
- Araştırmacılar, mevcut aşıların muhtemelen en az birkaç yıl etkili olacağını söylüyor.
- Tüm virüsler doğal olarak zamanla gelişir.
- Genetik dizilimleri gelişigüzel bir tesadüfle veya doğal seçilimle değişebilir.
- Seçilimin güçlü bir kaynağı bizim bağışıklık sistemimizdir.
- Sonunda virüslerin onları tespit etme ve yok etme kabiliyetimizden kaçmasına izin veren yeni genetik değişiklikler, viral bir populasyon aracılığıyla hızla yayılabilir. Virüsün aşıları daha az etkili hale getirecek şekillerde gelişmesi ihtimalini artırabilir.
- Birleşik Krallık’ta yeni, potansiyel olarak daha hızlı yayılan bir koronavirüs türünün ortaya çıkışı bu korkuyu yeniden artırdı.
- Ancak uzmanlar, Pfizer BioNTech ve Moderna aşılarının birkaç yıl boyunca koronavirüsteki küçük değişikliklere karşı etkili olabileceğini söylüyor.
- Salt Lake City’deki Utah Üniversitesinden evrimsel virolog Stephen Goldstein: “Aşıları aniden etkisiz hale getirecek tek bir sihirli mutasyon yok”.
- “Bağışıklık sistemimizin verdiği tepkiler çok çeşitlidir.”
- “Bu çeşitlilik, bir virüsün bağışıklık sistemimiz tarafından görünmez hale gelmeden önce pek çok değişikliği biriktirmesi anlamına gelir.”
- Yine de bu değişiklikler muhtemelen birikecek.
- Araştırmacılar, 18 Aralık tarihinde bioRxiv.org internet sitesinde yayınlanan bir makalede, soğuk algınlığına yol açan başka bir koronavirüsün en az 8 yıl boyunca değişiklik geçirerek en sonunda bağışıklık sistemimiz tarafından tespit edilemez hale gelmiş olduğunu belirtti.
- Ancak, bilim insanları bu tür değişiklikleri belirleyebilmekle birlikte viral evrime uyum sağlaması için aşılarda değişiklikler de yapabiliyorlar.
Yazarlar: Tina Hesman Saey and Jonathan Lambert
Çeviren: Hande Yurt
Bunlar da ilginizi çekebilir
- Aşılar Sayesinde Artık Daha Fazla Yakalanmayacağınız 6 Bulaşıcı Hastalık
- Grip Aşısı Hakkında Bilmediğiniz Gerçekler ve Yan Etkileri
- Bill Gates, COVID-19 Aşı Komplo Teorilerine Karşı Kendini Savundu
- Koronavirüs Aşıları Yarışı: Grafik Bir Rehber