Yapılan bir araştırmaya göre, önceki nesiller ile karşılaştırıldığında, gençlerin en azından mükemmel olmasını istediği bir saplantısı olma durumu 30 yılda üçte bir oranında artış gösterdi.
Mükemmel olma takıntısı zihinsel ve fiziksel sağlık üzerinde etkili olabilir. Araştırmacılar, kendisi ya da başkaları için mükemmel olma takıntısını aşırı derecede kritik olmakla beraber başarmak için irrasyonel bir arzu olarak tanımlıyor.

Bu takıntı aşırı kişisel standartlar ve aşırı derecede kritik kişisel değerlendirmeler ortaya çıkarmaktadır. İstatistikler gençlerde depresyon, kaygı ve ¡ntihar düşüncelerinin on yıl öncesine göre daha yüksek seviyede olduğunu ortaya koyuyor.
Mükemmel olma takıntısı, klinik depresyon, kronik ağrı ve iştahsızlıkla doğrudan ilişkilidir. 1991’de geliştirilen Çok Boyutlu Mükemmeliyetçilik Ölçeği, mükemmeliyetçiliğin nesillerdeki değişimlerini test ediyor.
Araştırmacılar, üniversite çağındaki yetişkinleri mükemmeliyetçiliğin üç katmanında sınıflandırmak için, 1980’lerden 2016’ya kadar 41.641 Amerikan, Kanada ve İngiliz kolej öğrencisine baktılar. Dışarıdan gelen toplumsal faktörlerin baskısı altındaki genç yetişkinlerde yüzde yüzde 33’lük bir mükemmel olma takıntısı artışı gözlendi.

Araştırma ayrıca, gerçekçi olmayan standartlar koyan genç erişkinlerin yüzde 16 oranında arttığını ve bu nedenle gerçekleşmemiş ilişkilere yol açtığını ve kişisel irrasyonel arzunun mükemmel olmasını istediklerini ortaya koydu.
Bu eğilimler, c¡nsiyet ve ülke farklılıkları kontrol edildiğinde de aynı kaldı. Bu durumu yaratan faktörlerin ise sosyal medya ve eğitim standartları olduğu düşünülüyor. Erken yaşta rekabet etmeye zorlayan bir eğitim sistemi içerisinde yetişen çocuklar mükemmeliyetçiliğe itiliyor.
Bu makale American Psychological Association tarafından yayınlandı.
Bunlar da ilginizi çekebilir:
Sosyal Medya, Kullanıcılarını Ayrımcılığa Teşvik Ediyor!
Zihinsel Sağlığınızı Sosyal Medya Zararlarından Korumanın 6 Yolu!