İnsanlar 2045'e kadar Ölümsüz Olabilir mi?

İnsanlar Dünya var olduğundan beri bir konuya kafayı takmış durumda: Ölüm ve sonrasında neler olacağı. Bu konu, sayısız edebiyatın konusu, pek çok dinin temeli haline gelmekle birlikte aynı zamanda on yıllardır bilim tarafından da inceleniyor.

Peki, ya hepimiz ölümsüz olabilirsek? Sonsuza dek yaşamak gerçekten de aradığımız veya istediğimiz bir şey mi?

Rus milyarder Dmitry Itskov’un bu soruya cevabı:-parasını ağzında tutarak- sevinç ve coşkuyla

EVET!

2045 Girişimi tam olarak nedir? Ancient Origins bunu şu şekilde tarif ediyor:

“2045 ekibi, antropomorfik[1] (insan biçimcilik) robotik, transhümanizm [2], sibernetik [3] ve canlı sistemler modellemesine odaklanacak uluslararası bir araştırma merkezi oluşturmak için çalışıyor.

2045 Girişimi, insanın bilincinin bir gün beynin altyapısı haritalanıp dijital bir ortamda yeniden oluşturulduktan sonra makinelerle birleşebileceği üzerine çalışan bir projedir.

Itskov ve destekçileri bu gelişimin kaçınılmazlığına inanıyorlar. Itskov’un 2016 yılında BBC’ye verdiği demeçte aynen şunları söyledi.

“’Gelecek 30 yıl içinde sonsuza dek yaşayacağımızdan emin olacağım, bunun olacağına yüzde 100 güveniyorum ”.

2045 Girişim planı, ölümsüzlüğün dört adımla başlayacağını öne sürüyor:

– İnsan beyninin bir robot avatarıyla etkileşime girmesini sağlayan yazılım geliştirilecek

– Nakledilen insan beyni tarafından doğrudan kontrol edilebilen bir robot avatarının icadı.

– Bir robotu, insandan modellenmiş hatta bir insan kişiliğine sahip yapay bir beyni kullanarak kontrol etmek.

– Kodlanmış ve kopyalanmış insan kişilikleri bir bilgisayara programlanacaktır. Daha sonra o kişinin hizmet etmesi için bir hologram oluşturulacak. Hologram herhangi bir şekil, boyut veya görünüm alabilecek.

Belirtilen son üç aşama aslında beyin ve kişilik olarak bir insanın ölmek üzere olduğu zaman diliminde gerçekleşecek. Bu şekilde bir robot ve hologram şeklini alarak kişi ölümsüzlüğü kazanmış olacak. Elbette, Itskov ’un ekibi çabalarında başarılı olsa bile tüm bunlar çok daha büyük bir etik soruyu gündeme getiriyor:

Böyle bir hamle gerçekten iyi bir fikir mi yoksa insanlığın sonu mu olur?

“Öncelikle şunu belirtmek gerek ki kurgu aşamasında çözüm bulunamayan sorunlar için bilime güveniliyor. Günümüzde etkin olarak devam eden beyin-bilgisayar arayüzleri[1] geliştirilirken, Itskov’un grubu tarafından öngörülen ölümsüzlüğe giden yoldaki diğer adımlar pek de gerçekleşeceğe benzemiyor.

İnsanlar Ölümsüz Olabilir mi? — *İnsanlar 2045’e kadar Ölümsüz Olabilir mi?*

Itskov ‘un para konusunda en ufak bir sıkıntısı yok ancak dünyadaki tüm parayı toplasak bile hâlihazırdaki bilim, dünyadaki nesli 2 veya 3 kuşak öteye götüremez.

“2045 Girişimi ile ilgili diğer sorun, zihin, beyin ve bilincin ne olduğu ve nasıl işlediğiyle ilgili bilinmezliklerin çözümlenmesi olacaktır”

Ayrıca ölümsüzlüğü başarabilsek bile ne olacağı sorusu var. Sonsuza kadar yaşamak gerçekten bir nimet midir yoksa bir lanet olabilir mi? Belki de aslında bir öbür dünya vardır ve ölümden kaçınarak kendimizi öteki tarafta potansiyel olarak bekleyen ödüllerden de mahrum bırakırız.

Dinlenmek ve uyumak yerine, kaçmayacağımız robot vücutlarına zincirlenebiliriz. Ve bu cehennemin en iyi şekli olabilir.

Sözlük:

[1]Antropomorfizm ya da insan biçimcilik, insanî vasıfların başka bir varlığa atfedilmesidir.

[1]Transhümanizm, insanın fiziksel ve bilişsel yeteneklerinin artırılması ve yaşlanma ve hastalanma gibi arzu edilmeyen veya gereksiz görülen yönlerinin ortadan kaldırılması amacıyla teknoloji ve bilimden faydalanılması gerektiğini öne süren uluslararası bir entelektüel ve kültürel harekettir.

[1]Sibernetik veya güdüm bilimi; canlı ve cansız tüm karmaşık sistemlerin denetlenmesi ve yönetilmesini inceleyen bilim dalıdır.

[1]Beyin-bilgisayar arayüzü veya zihin-makine arayüzü veya beyin-makine arayüzü, beyin ile dış bir cihaz arasındaki doğrudan iletişim yoludur.