İnsanlığın Yaşadığı 5 Ortak Genetik Mutasyon

İnsanın şimdiki halinde görünmesinin uzun zaman önceye dayandığı düşünülmekle birlikte, insanlık yakın geçmişte de gelişmeye devam ediyor. İnsanlar birçok farklı özelliğe sahip. Çeşitlilik insanoğlunun özelliklerinden birisi olsa da ortak genetik mutasyon yaşanması durumu da insanlarda söz konusu. Birçok kişi mutasyon sözcüğünü duyduğunda aklına kanser gibi insana zarar veren hastalıklar geliyor. Ancak insanlarda gerçekten yararlı olan ya da herhangi bir zarar içermeyen bazı genetik mutasyonlar da söz konusu. Günümüze yakın zamanlarda insanların yaşadığı 5 genetik mutasyon aşağıdaki gibidir.

1.Mavi Göz

content-1509122912-untitled-design-blue

Dünya nüfusunun yaklaşık olarak yüzde 8’ lik bölümü mavi gözlere sahiptir. Buna rağmen insanlarda mavi gözlülük oldukça yeni bir olgudur. Birçok insan kahverengi gözlere sahiptir. Araştırmacılar tarafından mavi göz mutasyonunun yeri tespit edilebilmiştir. OCA2 olarak isimlendirilen genlerin değişmesiyle birlikte, irisde üretilen pigment miktarlarında bazı değişiklikler yaşanmıştır.

Bu sayede kahverengi tonlar yaratan OCA2 genini kapatan bir anahtar olarak işlev gören HERC2 isimli yakın bir gende mutasyon meydana gelmiştir. Bu konuda şaşırtıcı olan bilgi ise bu gen varyantının muhtemelen ilk defa 6 bin ile 10 bin yıl önce orta çıkmış olmasıdır. İlk mavi göze sahip olan kişi muhtemelen Avrupa’da 7 bin yaşında olan bir İspanyol iskeletidir. Mutasyona uğramış olan mavi gözlü en yaşlı kişi bu iskelettir.

2.Laktoz toleransı

content-1509123028-untitled-design-milk

Laktoz toleransı, birçok kişinin sütü bünyelerinin kabul etmesi durumudur. Bazı memeliler ise sütü özümseme yeteneğine sahip değildir ve yetişkinliğe eriştiklerinde süt içmeyi bırakırlar. Yaklaşık olarak 10 bin yıl önce insanoğlunun inekleri evcilleştirmeye başladığı zaman MCM6 geninde meydana gelen mutasyon, bazı kişilerin laktozu kabul edebilmesini sağladı. Farklı toplumlarda benzer zamanlar bu mutasyon birbirlerinden bağımsız halde gelişti. Laktoz toleransının oluşması için inekleri evcilleştiren toplumlarda birbirinden bağımsız olarak birden fazla evrimin sonucunda olmuştur.

3.Kızıl saç

content-1509123147-untitled-design-ginger

İnsanların görünüşleriyle ilgili geçirdikleri mutasyonlardan birisi de kızıl saçlardır. Kızıl saç rengi oldukça nadir görülmektedir. Dünya üzerinde yaşayan insanların yaklaşık olarak yüzde 4 ile 5’i kızıl saçlıdır. Kuzey Avrupa’da yaşayan insanların kızıl saçlı olma olasılığı daha yüksektir. Bu saç rengi yüksek enlemlerde egemendir. İskoçya ve Galler’de yaşayan insanların kızıl saçlı olması genetik bir karşımın eseri değildir. Bu insanlar geçmişte tamamıyla izole bir halde yaşıyorlardı. Bu bölgelerdeki insanlar tamamıyla genetik sürüklenme sonucunda kızıl saçlı hale gelmiştir.

4.Asya Kızarması

content-1509123415-untitled-design-asian

Kuzeydoğu Asyalıların yaklaşık olarak yüzde 36 ’lık kesiminde bu genetik mutasyon görülmektedir. Bu mutasyon bir Asyalının alkol aldığı vakit cildinin kızarması şeklinde görülmektedir. Bu sarhoş olmayla alakalı bir durum değildir. Bağışıklık sisteminin alkole verdiği tepkinin bir parçasıdır. Bu kızarıklık alkolün kendisinden kaynaklanmaz. Çok uzak olmayan bir geçmişte genin içerisinde alkolün tamamen sindirilmesini önleyen enzim olan ALDH2’ yi kodlayan tek bir nokta mutasyonu bulunmaktadır. Bu durumda bazı toksik ara maddelerin birikmesi neticesinde bir bağışıklık tepkisinin yaşanmasına sebebiyet verir.

5.Eksik 20’lik Dişleri

content-1509123547-untitled-design-teeth

20’lik dişleri insanlarda pek çok soruna sebebiyet vermektedir. Ancak bazı insanlar 20’ lik dişlerinden yoksundur. Asyalıların yaklaşık olarak yüzde 40’ ı, Avrupa kökenli olanların ise yüzde 10 ile 25’inde ve Afrikalı Amerikalıların yüzde 11’ inde 20’ lik dişlerinden en az birisi bulunmaz. Tüm memeliler gibi insanların atalarının ağızlarında da yedikleri zorlu bitki örtülerini öğütmeye yardımcı olacak dört adet azı dişli 3’lü grup bulunmaktadır.

Ancak insanoğlu ateşi keşfedip, yedikleri yiyecekler daha yumuşak hale geldikçe çene yapıları daralmıştır. 20’ lik yaş dişi olarak adlandırılan son set için gerekli olan alan da insan vücudunda yok olmak üzeredir. Eksik üçüncü azı dişleri grubuna sahip bilinen en eski fosil 350 bin yaşında Çin’de keşfedilmiştir. Buranın mutasyonun başladığı yer olduğu düşünülmektedir.

Bir cevap yazın

Avatar photo

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Genetiği Değiştirilmiş Hücrelerle Bir Çocuğun Cildi Yüzde Seksen Yeniden Yapılandırıldı

İlk Amerikan Yerlileri Düşünülenden Daha Önce Kıtaya Geldi