Kara delikler etraflarında bulunan maddeleri yutarken ince hesaplamalar ile bu işi yaptıkları söylenmez. Maddeler kara deliğe doğru emilirken yoğun sıcaklıklarla ısınan malzemeler tarafından üretilen X-ışınlarının büyük parlamalarını Dünya’dan algılayabiliriz.
Bu, normal bir kara delik davranışıdır. Normal olmayan şey ise bu X-ışını parlamalarının 250 milyon ışık yılı uzaklıkta bir galaksinin merkezindeki süper kütleli bir kara delikten şaşırtıcı bir şekilde aynı zaman aralığında süreklilik göstererek ortaya çıkmasıdır. “Her dokuz saatte birX-ışını parlaması.”
Dikkatli bir çalışmadan sonra, İngiltere’deki Leicester Üniversitesi’nden gökbilimci Andrew King ortaya çıkan bu ışının sebebini belirlediğine inanıyor. – “9 saatlik, eliptik bir yörüngeye sıkışmış kara delikle kaplanan ölü bir yıldız.”- Her yakın geçişte veya enberide[1] kara delik, yıldızın malzemesinden daha fazla kaymaktadır.

King, “Bu beyaz cüce yıldız, kara deliğe yakın eliptik bir yörüngeye kilitlendi ve dokuz saatte bir dönüşü gözlemleniyor.”
“En yakın yaklaşımında, kara deliğin olay ufkunun yarıçapının yaklaşık 15 katı kadar gaz, yıldızdan karadeliğe çekilerek iki uzay aracının tespit ettiği X-ışınlarını serbest bıraktı.” Kara delik, GSN 069 adı verilen bir galaksinin çekirdeğidir. Ve süper kütleli kara deliklere göre oldukça hafiftir. Süper kütleli kara delikler ise Güneş kütlesinin 400.000 katı ağırlığındadır.
Beyaz cüceler ve yıldız evrimi
King’in modeline göre, bu yıldız kara deliğe takıldı ve bir süreliğine bu yörüngede dönmeye başladı. Bu sırada ise kara delik yıldızın dış katmanlarını her yakınlaştıklarında içine çekerek yemeye başladı. Yıldız nükleer yakıtını tükettiğinde ise sonuç olarak ortada ölü çekirdekli cüce yıldız kaldı. (Beyaz cüce yıldızlar canlı yıldızların füzyon süreçleri ile değil, artık ısı ile parlarlar.)
X-ışını işaret fişeklerinin büyüklüğüne ve karadelik kütle transferi ve yıldızın yörüngesiyle üretilen işaret fişekleri hesaplamalarımıza dayanarak yıldızın kütlesi tahmini olarak tespit edilebildi. Beyaz cücenin Güneş kütlesinin yaklaşık 0.21 katı olduğunu hesaplandı.
Bu beyaz bir cüce için oldukça standart bir kütledir. Eğer yıldız gerçekten de beyaz bir cüce yıldız olduğunu varsayarsak diğer beyaz cüceler ve yıldız evrimine dair anlayışımıza dayanarak yıldızın helyum açısından zengin olduğunu ve uzun zaman önce hidrojen tükettiğini de çıkarabiliriz.
King, “250 milyon ışıkyılı uzaklıktaki küçük bir yıldızın yörüngesinin, kütlesinin ve kompozisyonunun çıkarılabileceğini düşünmek gerçekten inanılmaz.” dedi.
Bu, kara delikler zamanla büyüyen bir mekanizma olabilir.

Bu parametrelere dayanarak, yıldızın yörüngesinin bir topaç gibi hız kaybederek hafifçe sallandığını da tahmin etti. Bu yalpalama her iki günde bir tekrarlanmalı ve sistemi yeterince gözlemleyebilirsek net bir sonuca ulaşabiliriz.
Bu, kara delikler zamanla büyüyen bir mekanizma olabilir. Ancak, bunu doğrulamak için bu tür sistemleri daha fazla incelememiz gerekecek. Tabi böyle bir şeyi tespit etmek hiç de kolay olmayacaktır.
Birincisi, GSN 069’un kara deliği daha düşük kütlelidir. Bu da yıldızın daha yakın bir yörüngede seyahat edebileceği anlamına gelir. Daha büyük bir kara delikte hayatta kalmak için bir yıldızın çok daha büyük bir yörüngeye sahip olması gerekir, bu da beslemedeki herhangi bir periyodikliğin gözden kaçırılmasının daha kolay olacağı anlamına gelir. Ve eğer yıldız çok yaklaşmış olsaydı kara delik onu yok ederdi.
Yıldızın ilerde ne olacağını söylemek gerekirse; eğer başka bir şey değişiklik olmazsa yıldız olduğu yerde kalacaktır. Kara deliğin yörüngesinde kalacak ve milyarlarca yıl boyunca yavaş yavaş soyulmaya devam edecektir. Bu, gezegensel bir kütleye kadar belki de sonunda bir gaz devine dönüşene kadar boyutunun büyümesine ve yoğunluğunun azalmasına neden olacaktır.
Andrew King: “Kaçmak zor olacak, ama kaçış yok. Kara delik onu giderek daha yavaş yiyecek, ama asla durmayacak.”
[1]Enberi; çiftyıldızlarda, çiftyıldızı oluşturanların kütle merkezine göre çizdikleri elips yörüngede, kütle merkezinin bulunduğu odağa en yakın nokta.