Bilim adamları bu sıralarda insanların en azılı rüyalarından, en sıradan rüyalarının içeriğine kadar kafa yoruyor. Bir gece yeniden soğuk terler dökerek mi uyandınız? Pandemi sırasında veya öncesinde kafanızda oluşan rüyalar gerçeküstü ve garip görülebilir.
Fakat bu rüyalar günlük hayatınızın ve o dönemde kafanızdan neler geçiyorsa onların birer yansımasıdır.
Kanada’daki Trent Üniversitesi’nden Teressa DeCicco diyor ki: “Rüyalar sizin tarafından diğer araştırmacılar derin uyku çalışmalarının neye benzediğine bağlı olarak insanların hayat kalitesini iyileştirmenin yollarının yanı sıra hayal kurmanın da nedenlerini arıyorlar.
DeCicco’ya göre kısaca bu gece ne yaptığımız hakkında süregelen bir araştırma yürütülüyor.
Rüyalar Bilimle Buluşursa
Büyük ihtimalle rüya yorumlama hakkında kullandığınız yöntemler (Rüyalar tabirine bakmak gibi) bilime dayalı sonuçlar içermez. Rüya Tabirleri bilimsel olarak hiçbir değeri yoktur ve mantıksızdır.
DeCicco’ya göre bu kitaplardaki her imgenin onu tam kapsayan bir anlamı yoktur. Mesela kendini kuş gibi havada süzülürken gören bir adamın (hiç uçağa binmemiş) pilot olacağı anlamına gelmez.
Her insanın tecrübeleri rüyalarına yansır. Ve sizin de anlayacağınız üzere her insan aynı olayları tecrübe etmez. Bu yüzden rüyalarımızda gördüğümüz her olay ve her imge eşsiz ve bize özeldir. Bu tespit psikanalizin en başlardaki gününe dayanır.
Geçen on yıllarca süre içerisinde farklı tecrübeler yaşamış, farklı kitlelerde psikolojik tedavi alan hastaların rüyaları incelenerek oluşturulmuştur.
Örnek vermek gerekirse bu hastaların yaklaşık olarak yarısı TSSB’yle mücadele eden savaş gazilerinden oluşmuştur. Gördükleri çoğu kabus savaşta karşılaştıkları zor durumları içermiştir.
Diğer bir denek grubu ise depresyonla mücadele eden hastalardı. Ve çoğunlukla negatif rüyalar ile boğuşuyorlardı. Buna rağmen hastaların antidepresan kullandıkları zaman gördükleri rüyalar değişmiş ve olumlu rüyalar görmeye başlamışlardı.
De Cicco ve çalışma arkadaşlarına göre bireylerin gördükleri rüyalar o bireyin sağlık durumunu ve gelecekte göstereceği davranışlara ışık tutabilir. Bağımlılık tedavisi almış olan bireylerin rüya günlüklerinin değerlendirilmesine göre bazı bireyler hala şişeler, iğneler veya prospektüs içeren rüyalar görüyordu.
Ve bu onların tekrardan psikolojik tedaviye başvurmalarına yol açtı. De Cicco ve takımına göre bunun nedeni bu bireylerin tedavi sonrasında yaşananların nüksetmiş olmasıdır. Aslında bu nüksetme değil kesinleşmiş dışa vurumla alakalıdır.
Yıllarca ayık kaldıktan sonra hala bu tür rüya görmelerinin çeşitli sebepleri olmuştur. Fakat hala bu tür rüya görenler diğer insanlardan biraz daha fazla ilgiye ihtiyaç duyarlar.
Gece Yarısı Pandemi Düşünceleri
Rüyalar bir bireyin günlük hayatını aynalıyorsa, hayatımıza yeni giren salgın sonrası evde geçen süre arttığı için insanların rüyalarında elbette bir değişim söz konusu olmuştur.
De Cicco ve iş arkadaşları tesadüfen Covid-19 Kanada’yı vurduğunda deneklerden rüyaları hakkında bilgi alıyorlardı. Aynı yaş ve cinsiyetten olan deneklerin rüya günlükleri, pandemi öncesinde ve sonrasında radikal bir değişiklik gösterdi.
De Cicco’nun açıklamalarına göre sıklıkla değişiklik gösteren rüya sahneleri: anksiyetenin, gündüz felaketlerini ve daha kötüsünü getirdi. İnsanlar endişeliyken düşünce gelişimi ve konsantrasyonda sıkıntı çekmeye başlamışlardı.
Bu durum geceleri de devam etti. Eve kapanmadan önce bile dünyadaki durum ve salgın hastalık konusunda endişeliydi. Ve rüyalarında da bunu açıkça belli ettiler. Hastalığın ikinci dalgası geldiğinde De Cicco ekibiyle belli kısıtlamalar yaşamış olan insanların, ikinci dalga sırasındaki rüya hallerinin nasıl etkileneceğini gözlemleye başladı.
De Cicco’nun dediklerine göre elbette her insan profesyonel olarak çalışan bir üniversiteden yardım alamayacak olduğunu fakat insanların gördükleri rüyaları en azından bir terapiste anlatmalarının önemini vurguluyor.
Sonuçta rüyalar, insanların geleceği hakkında kesin bilgileri ve kaçınılmaz sonuçları barındırmaz. Ama aklınızı kurcalayan bir şeye dikkat etmekte fayda var.