Yabani arılar, hem tarımsal üretim hem de çiçekli bitkilerin dünya çapında yayılmasına destek olan vazgeçilmez tozlayıcılardır. Fakat yabani arılar, birbirini etkileyen birçok faktör nedeniyle geniş çapta bir azalmayla karşı karşıyadırlar. Michigan’da yeni bir üniversite, bu faktörlerden birisi olan şehirleşmenin etkilerinin hafife alındığını gösteren bir çalışma yürütmüştür.
Çalışma, Michigan Üniversitesi’nde mevcut ve eski öğrencilerden oluşan bir grup tarafından Güneydoğu Michigan’daki yerleşkelerde yürütülmüştür.
Çalışmaya kendi açısından bakıldığında, yabani arıların cinsiyet oranları ve bunun kırsal alandan kentsel alana doğru arazi kullanım farklılığına göre nasıl değiştiği konusu, arı araştırıcıları tarafından çok az oranda dikkate alınmaktadır.
Ekip, şehirleşmenin artmasıyla yabani cinsiyet oranının daha erkek egemen olduğunu ve bunun sebebinin orta ve büyük gövdeli, yerde yuvalayan dişi arıların sayısının azalması olduğunu bulmuşlardır.
Çalışma 6 Mart’ta ScientificReports dergisinde yayınlanmıştır ve tüm yabani arı topluluklarının cinsiyet oranlarını kırsal ve kentsel değişime göre inceleyen ilk çalışma olmuştur.
Çalışmanın baş yazarlarından olan ve Michigan Üniversitesi Ekoloji ve Evrimsel Biyoloji Bölümü’nden doktora unvanlı araştırmacı Paul Glaum; erkek ve dişi arılar genellikle farklı tozlama davranışına sahip oldukları için bu bulguların arı populasyonlarının sağlığı ve tozlama oranları bakımından potansiyel bilgiler içerdiğini söylemektedir. Aynı türün dişi ve erkek arıları genellikle farklı bitki türlerini tozlamaktadır.
Sonuç olarak dişi arıların sayısındaki bir azalmanın, bitki topluluğunun bir kısmının tozlanmasını sınırlayacak potansiyeli olduğunu söylemiştir. “Ek olarak dişi popülasyonundaki bir azalma, erkek arılar için daha az eş anlamına gelmektedir.
Bu durum, yerde yuvalayan arıların çoğalma oranları ve tozlayıcı arıların gelecek nesillerinin devamlılığını tehlikeye sokmaktadır.
Hatta bu, türlerin genetik çeşitliliğini bile tehdit edebilir” Glaum. “Bulgularımıza göre araştırma, şehirleşmenin yerde yuvalayan arılar üzerine olumsuz etkilerinin dikkate alınmadığı ve çevresel değişimin arı populasyonları üzerine etkileri incelendiğinde cinsiyete özgü arı davranışlarının dikkate alınması gerektiğini vurgulamaktadır” Glaum.
Şehirleşmenin yabani arı populasyonlarını nasıl etkilediğini daha iyi anlamak için araştırma ekibi, Güneydoğu Michigan’daki hobi bahçeleri, doğal alanlar ve tarlalarda yabani arı örneklemesi yapmışlardır. Örnekleme yaklaşık 70 mil (112km) alanı kapsayan 26 bölgede yapılmıştır.
Arazi kullanımına göre kalabalık şehirlerden şehir çevrelerindeki kırsal tarım bölgelerine kadar değişen farklı yerlerden örnekler alınmıştır. Örnekleme, Güneydoğu Michigan’daki Dexter, AnnArbor, Ypsilanti, Dearborn ve Detroit’i de kapsayan birçok şehirde yapılmıştır.
Ekip üyeleri, 143 türden 3300’den fazla arı yakalamışlardır. Çünkü şehirleşmenin yabani arılar üzerine etkilerini açık şekilde belirlemeyi hedeflemişlerdir. Yaygın olan Avrupalı bal arıları incelemeye dahil edilmemiştir.
Yakalanan arıların yüzde 74’ü yerde yuvalayan türlere aitti ve geri kalanlar yer üstündeki oyuklarda ya da içi boş ağaç gövdelerinde yuvalayan türlere aitti. Araştırıcılar, şehirleşmenin artmasıyla birlikte yabani arıların cinsiyet oranlarının daha erkek eğilimli olduğunu ve bunun orta ve büyük gövdeli yerde yuvalayan dişi arıların sayısının azalması nedeniyle olduğunu bulmuşlardır.
ScientificReports’taki metinlerinde araştırıcılar, bu bulgularının birçok mümkün açıklamasını yapmışlardır. Çiçek kaynaklarının seyrek ve düzensiz olduğu şehir arazilerinde, dişilerden daha büyük gövdeli olan erkek arılar, yuvalarından daha uzağa dağılarak besin kaynaklarına ulaşabilmekte ve bu sayede hayatta kalabilmektedirler.
Gözlenen cinsiyet değişimine alternatif bir açıklama olarak da şehirleşme kaynaklı değişimler gösterilmektedir.
Çoğu arı türlerinde üretken dişilerin üretimleri için erkeklerin üretiminde gerekli olandan daha fazla besin kaynağı gereklidir. Sonuç olarak polen ve nektar kıtlığı, erkek arıların artışına doğrudan sebep olabilmektedir.
Yazarlar, birçok çalışmanın kendi kentsel alanlarda yerde yuvalayan arı popülasyonlarının azaldığını belirttiğini ve bu azalışın miktarının ölçülenden daha fazla olabileceğini belirmişlerdir. Tıpkı bu çalışmada belirttikleri gibi şehirdeki yerde yuvalayan arı popülasyonlarının kentsel alanda yayılan erkek bireyler tarafından daha az sübvanse edildiğini yazmışlardır.
Birçok yabani arı türü popülasyonu, birbiriyle etkileşimde olan birden çok faktör nedeniyle küresel çapta yaygın bir azalıştadırlar. Habitat azalışı, parazitler, hastalıklar, pestisit kullanımı ve iklim değişikliği gibi konular öncelikle suçlanmaktadır. Şehirleşme ile habitat azalışı da artmaktadır ve bu eğilimin gelecek on yıllarda daha da hızlanacağı tahmin edilmektedir.
Önceki çalışmalar tutarlı şekilde yerde yuvalayan arıların bolluk ve çeşitliliğinin kentsel alanlarda azaldığını tespit etmişlerdir. Bunun sebebi de şehirlerde uygun yuvalama yerlerinin çok az olması olarak ifade edilmektedir. Materyaller Michigan Üniversitesi’nden sağlanmıştır.
Kaynak ve ileri okuma:
Gordon Fitch, Paul Glaum, Maria-Carolina Simao, Chatura Vaidya, Jill Matthijs, Benjamin Iuliano, Ivette Perfecto. Changes in adult sex ratio in wild bee communities are linked to urbanization. Scientific Reports, 2019; 9 (1) DOI: 10.1038/s41598-019-39601-8
Editör / Yazar: Onur İLERİ