Başlangıçta hiçbir şey yoktu. Ne madde ne de enerji. Hatta boşluk bile çünkü uzayın kendisi de yoktu. Zaman geçmiyordu çünkü zaman denen şey de yoktu. Yaklaşık olarak bundan 13.7 milyar yıl önce hiçlikten , bir atomdan da küçük bir noktadan ateş topu çıktı. Big Bang !
Büyük Patlama anında evren inanılmaz derecede sıcak ve yoğun bir haldeydi. İlk başta evren eşit sayıda madde ve anti maddeye ev sahipliği yapıyordu. Standart Modeldeki her parçacık anti parçacık olarak bilinen eşe sahiptir.

Anti madde ve madde tam olarak aynı kütleye sahip olmalarına rağmen elektrik yükleri zıttır. Yani kısaca maddeyi ve anti maddeyi birbirini yok etmek için programlanmış iki robot gibi düşünebiliriz.
Şimdi yukarıda yazanları kısaca özetleyelim : Evrenin başlangıcında eşit sayıda madde ve anti madde vardı ve bu iki madde birbirini yok etmek için programlanmıştı. Peki o zaman evrenin şuanda toz ve radyasyondan ibaret olması gerekmez miydi ? Bir şekilde maddenin anti maddeye üstün gelmiş olması lazım . Peki bu nasıl gerçekleşti?
Kütlenin Gizemi ve Higgs Alanı –
Az önce basit bir mantık kurarak fiziğin en gizemli konularından birini keşfetmiş olduk. Bu gizem uzun yıllarca sırrını korumayı başardı ta ki 1964 yılına kadar. 1964 yılında Fizikçi Peter Higgs bilim dünyasını derinden sarsan bir teori ortaya attı.

Bu teoriye göre evren başlangıçta görünmez bir kuvvet alanıyla çevriliydi ve bu alandan geçen parçacıklar kütle kazanmaktaydı .
Bozon Ailesinin Yeni Üyesi : Higgs Bozonu –
“Bozon” tam sayı spini olan ve Bose-Einstein istatistiklerine uyan temel parçacıklara verilen isimdir. Kısaca bozonlar kuvvet parçacıklarıdır. Bunu kısa bir örnek ile açıklayalım. Örneğin foton bir bozondur. Işık parçacığı olan fotonlar tüm elektromanyetik enerjiyi taşırlar ve elektromanyetik etkileşimleri taşırlar.
Şimdi tahmin edebileceğiniz üzere 13.7 milyar önce parçacıklar görünmez kuvvet alanından geçerken bir tür bozonla ( Higgs bozonu ) etkileşime girerek kütle kazanmış olmalıydılar . (Bose–Einstein yoğunlaşması (BEY), parçacıkları bozonlardan oluşan maddelerin en alt enerji seviyesinde yoğunlaştığı, kuantum etkilerinin gözlenebildiği maddenin bir halidir.)
Sonunda Kayıp Puzzle Parçası Bulundu ! –
Kağıt üzerinde Peter Higgs’in teorisi neredeyse kusursuzdu. Ancak 2012 yılına kadar bu teoriyi deneye dökebilecek güçte bir parçacık hızlandırıcı yoktu. Bilim tarihinde önemli bir boşluğun doldurulacağı gün 4 Temmuz 2012’ydi. O gün insanlık tarihinin en masraflı deneyi yapıldı. CERN’de yapılan bu deneyde higgs bozonu ile tutarlılık gösteren bir parçacığın resmini çekebildik.

Bu başarı sonucu 2013 Nobel Fizik Ödülü Peter W. Higgs ve çalışma arkadaşı François Englert’e verildi. Editörün Tavsiyesi : Konuyu daha kapsamlı bir şekilde öğrenmek isteyen arkadaşlar” Ian Sample – Kütle veya Sean Carroll – Higgs : Evrenin Sonundaki Parçacık” adlı kitapları mutlaka okumalı.
Yazan: Alper Kirlioğlu
Bunlar da ilginizi çekebilir:
- Big Bang ’ten Günümüze : Evrenin Tarihi
- Büyük Patlama ‘dan Önce Ne Vardı?
- Büyük Patlama yanlış olabilir mi? Büyük Patlama Hakkında Detaylı Bilgiler
- Büyük Patlama’yla açığa çıkan maddelerden oluşan yıldız keşfedildi
- Evren 13.8 milyar yaşında ise, bir yıldız nasıl 14 milyar yıldan daha eski olabilir?
- Kuantum Fiziğinde Madde ve Anti-madde’ye İşaret Eden Melek Parçacığı Keşfedildi
Yeni yapılan araştırmalar big bangin kuramsal bir yanlış olduğunu savunuyor, ozaman makale çöp
Yeni yapılan araştırmalar ve geliştirilen şişme kuramı big bangi eksiklerini kapatıp , bu kuramı destekliyor. Güvenilir kaynaklardan bilgi edinmenizi öneririm. ( Bakınız, Alan Guth – Şişme ( enflasyon) kuramı