Pitonlar, avlarını kemikleriyle birlikte yutarak doğanın en etkileyici yırtıcılarından biri olmayı sürdürüyor. Diğer etoburlar etle yetinirken, pitonlar kemiklerden kalsiyum ve fosfor gibi mineralleri nasıl alıyor? Montpellier Üniversitesi’nden bilim insanları, bu şaşırtıcı yeteneğin ardındaki sırrı çözdü: Bağırsaklarda bulunan özel hücreler. 2025’te yayımlanan bu çalışma, pitonların sindirim sistemini ve mineral emilimini anlamada çığır açabilir, hatta diğer hayvanların beslenme mekanizmalarına dair yeni araştırmalara ilham verebilir.
Pitonlarda Yeni Hücre Türü Bulundu
Araştırmacılar, Burma pitonlarının (Python molurus bivittatus) bağırsaklarında daha önce bilinmeyen bir hücre tipi keşfetti. Bu hücreler, dar yapılı ve kısa mikrofilamentlere sahip; normal besin emici hücrelerden (enterositlerden) farklı olarak kalsiyum, fosfor ve demirden “sferoid” partiküller üretiyor. Işık ve elektron mikroskobu ile alizarin red S boyama teknikleri kullanılarak incelenen bu hücreler, Journal of Experimental Biology dergisinde yayımlandı.
Baş araştırmacı Jehan-Hervé Lignot, bu hücrelerin bağırsak “kriptleri”nde bulunduğunu ve yalnızca beslenme sonrası aktif hale geldiğini belirtti. Lignot, sferoidleri ilk incelediğinde bunların kemik parçaları olabileceğini düşündüğünü, ancak bunun yanlış çıktığını ifade etti: “Sferoidleri analiz etmeye başladığımda başlangıçta kemik parçaları olabileceğini sanmıştım. Ama bu hızla yanlış olduğunu kanıtladı.” Bu bulgu, pitonların kemikleri nasıl parçaladığını ve mineralleri nasıl yönettiğini açıklıyor. Araştırma, aç bırakılan pitonlara farklı diyetler uygulanarak gerçekleştirildi ve hücrelerin mineral zengini besinlerle tetiklendiği gözlemlendi.

Kalsiyumun Sindirimdeki Kritik Rolü
Kalsiyum, pitonlar için hayati bir mineral olsa da, fazla miktarı hiperkalsemi gibi ciddi sorunlara yol açabilir: Kalp problemleri, yüksek tansiyon ve böbrek hasarı. Lignot ve ekibi, pitonların bu dengeyi nasıl sağladığını araştırdı. “Bu hayvanların bağırsak duvarından geçen muazzam kalsiyum miktarını nasıl işleyip sınırladıklarını belirlemek istedik,” diyen Lignot, çalışmanın odak noktasını vurguladı.
Pitonlara tam kemirgen, kemiksiz kemirgen ve kalsiyum takviyeli diyetler verildi. Sonuçlar, yalnızca mineral zengini diyetlerde sferoidlerin oluştuğunu gösterdi. Bu, hücrelerin fazla kalsiyumu partiküller halinde dışkılayarak kanı koruduğunu kanıtlıyor. Ayrıca, düşük mineral diyetlerde kan kalsiyum seviyelerinin düşmesiyle paratiroid hormonu (PTH) ve kalsitonin seviyelerinin arttığı gözlendi, bu da vücudun mineral dengesini nasıl düzenlediğini ortaya koyuyor.
Diğer Yırtıcılara Ulaşan Bir Keşif
Bu mekanizma yalnızca Burma pitonlarına özgü değil. Benzer hücreler, boa yılanları ve Gila canavarında da bulundu. Lignot, köpekbalıkları, deniz memelileri ve sakallı akbaba gibi kemik yiyen diğer türlerde de bu sistemin var olabileceğini düşünüyor. Bu keşif, doğadaki mineral regülasyonunu anlamak için yeni kapılar açabilir ve kemik sindiriminin evrimsel avantajlarını aydınlatabilir. Araştırmacılar, bu hücrelerin diğer etobur hayvanlarda da aranmasını önererek, beslenme biyolojisine dair daha geniş çalışmaların önünü açıyor.