Istakozlar plastikleri öğütüyor. Plastik atıkların deniz ortamına nasıl gittiğini gösteren çok şey var. Ancak araştırmacılar, sürekli olarak, plastiklerin nasıl denize gittiğinin yeni yollarını keşfediyorlar.
İtalya’daki bilim insanları tarafından yapılan bir araştırma, ıstakozların plastik parçacıklarını nasıl sindirdiklerini ve midelerinin, plastikleri, besin zincirindeki daha küçük yaratıklar için risk oluşturabilecek küçük parçalara öğüttüğünü buldular.

Her yıl milyonlarca metrik ton plastik atık, suyun aşındırıcı kuvvetlerinin onu izlemesi inanılmaz derecede takip etmesi çok zor olan daha küçük parçalara böldüğü okyanuslara atılıyor. Bununla birlikte, çalışmalar bize balıklarda anevrizmalara neden olabileceklerini söyledi. Ve ekledi deniz kaplumbağalarının ve kuşların yiyecek kokularını karıştırabileceklerini ve sualtı çığlarının, onları deniz tabanında yaşayanlar üzerindeki etkilerinin büyük ölçüde bilinmediği derin okyanusa yönlendirdiğini söyledi.
Bu derin deniz organizmaları arasında Norveç ıstakozu veya deniz dibinde bulunan Nephropsnor vegicus (Norveç ıstakozu) var. İtalya’nın Universitá Politecnicadelle Marche ve Universitá degli Studidi Cagliari’deki bilim insanları tarafından yürütülen yeni çalışma, bu tabanda yaşayan türlerin, plastik atıkları sindirdiğinde ne olacağını bulmaya çalıştılar.
Önceki araştırmalar üzerine yapılan çalışma,
Istakozların, mikroplastikler olarak bilinen küçük plastik parçalarını yuttuğunu ve diğer kabuklular tarafından da sindirildikçe daha küçük parçalara bölebildikleri kanıtlanmıştı. Böylece araştırmacılar, benzer süreçlerin geçerli olup olmadığını görmek için Akdeniz’den ıstakoz topladılar.
Ekibin gözlemleri, daha büyük plastik parçalarının ıstakozun midesine yapışmaya meyilli olduğunu ortaya koydu. Bununla birlikte, daha küçük parçacıklar,küçük kalsifiye plakaların parçaladığı, yiyeceklerin birbirleriyle öğütülen, “mide değirmeni” ne girerler. Burada, bu küçük parçacıklar, ıstakoz tarafından okyanusa dışkılandığı varsayılan daha küçük parçalara ayırılır.
“Bu bulgular, derin deniz gibi tenha ve durağan bir ortamda plastik parçalanmasının önemli bir yolunu kanıtlayabilecek biyolojik aktivitelerle çevreye sunulan yeni bir tür “ikincil” mikro plastik varlığını vurgulamaktadır. ”
Bu araştırma “Environmental Science and Technology” dergisinde yayınlandı.