Evrenin Gizemleri – Karanlık Enerji

Serimizin ilk bölümünde Karanlık Madde konusunu ele almıştık . Bu bölümde ise evrenin hızlanarak genişlemesine yol açan “ Karanlık Enerji “ konusunu ele alacağız. Keyifli okumalar dileriz.
serinin ilk bölümü: Evrenin Gizemleri – Karanlık Madde 

Karanlık Enerji Nedir ?

Kısaca Karanlık Enerji , boşluğun enerjisidir diyebiliriz. Aynı zamanda Kütle Çekime karşı hareket eden ve Evren’in genişlemesini hızlandırmaktan sorumlu “ esrarengiz “ bir fenomendir.

İgili makale: Karanlık madde nedir?

Karanlık Enerji yaklaşık olarak Evren’in %69’unu oluştursa da ne olduğunu bilmiyoruz. Üstelik fizik formülleriyle hesapladığımızda , Karanlık Enerji bugün uzayda ölçtüğümüz miktardan çok daha güçlü. Bu da elimizdeki fizik bilgilerinin yetersiz olduğunun kanıtı.

Karanlık Enerji
Karanlık Enerji Nedir ?

Karanlık Enerji Kim Tarafından Keşfedildi?

Vesto Slipher ve Edwin Hubble gibi astronomlar uzak galaksileri ve nebulaları gözlemleyene kadar fizik dünyasına evrenin sabit ( genişlemeyen ) olduğu görüşü hakimdi.

Hatta Albert Einstein Genel Görelilik Teorisini Evren’e uyguladığı zaman uzayın sabit olamayacağını fark etmesine rağmen sabit evren görüşünden yana olan bir fizikçi olduğu için, teorisine Evren’in genişlemeden ve büzülmeden ilelebet sabit olmasını sağlayan bir enerji uydurdu.

Buna da “kozmolojik sabit “ dedi. Daha sonrasında 1929 yılında Astronom Edwin Hubble’ın gözlemleriyle evrenin genişlediği ispat edilince : Albert Einstein kozmolojik sabiti için “ Hayatımın en büyük hatası” dedi.

Einstein Haklıydı !

Hubble’ın keşfinden yaklaşık 70 yıl sonra bilim insanları şaşırtıcı bir keşif daha yaptı. Araştırmacılar , uzak yıldızların ışığına bakarak kozmik mesafeleri tam olarak ölçmeye çalışıyorlardı. İki bağımsız ekip 1990’ların sonlarında uzak süpernovaları inceledikten sonra , yıldız patlamalarının ışığının beklenenden daha sönük olduğunu keşfettiler.

Peki bu ne anlama geliyor ?

Karanlık Enerji
Karanlık Enerji

Bu keşif , evrenin genişleme hızının giderek arttığını gösterir. Böylelikle Einstein’ın uydurduğu enerji ( kozmolojik sabit) aslında karanlık enerjiyi tanımladığı anlaşıldı. Bu keşif sonucu içlerinde Lawrence Krauss’un da bulunduğu ekip 2011 Nobel Fizik ödülüne layık görüldü.

Kozmolojik Bir Sabit Nasıl Genişlemeden Sorumlu Olabilir ?

Şimdi ufak bir mantık oyunu oynayarak ‘kozmolojik bir sabitin nasıl genişlemeden sorumlu olabileceğini’ birlikte görelim. Karanlık enerjiyi tanımlarken, Karanlık enerji “ Boşluğun Enerjisidir” demiştim. Bunu biliyoruz.

Aynı zamanda Evren’in genişlediği , dolayısıyla galaksiler arası boşluğun arttığını da biliyoruz. Bu iki cümleden çıkaracağımız sonuç: “ O zaman karanlık enerji de artıyor “ ve “ şuan Evren’in %69’unu Karanlık Enerji , bundan 5-10 milyar yıl sonra %75-%80 civarında “ olacaktır.

Bir Terslik Var ?

Evren genişliyor , karanlık enerji artıyor. Bunu artık biliyoruz. Ancak , sizce de ortada ters bir durum yok mu ?

Karanlık Enerji , “ enerjinin korunumu “ yasamızı çiğniyor gibi gözüküyor.
Bu konu Alan Guth’un Enflasyon Teorisi ( Şişme Teorisi ) ile bağlantılı bir şekilde yeni bir teori ile “ çıkmazdan “ kurtuluyor.

Ancak uzun bir konu olduğu için bunu başka bir yazıda ele alacağız.

Kısaca bahsetmek gerekirse :

Fazla enerji yeni evrenler yaratmakta kullanılıyor. Diyelim ki Karanlık Enerji gizemini çözdük.
Eğer bir gün bunu başarabilirsek, Evren’in sonunun nasıl olacağını milyarlarca yıl önceden öğrenebileceğiz.

Bunun üzerine bazı teorilerimiz var : Büyük Çökme , Büyük Yırtılma… Bir sonraki bölümümüzde bu teorileri birlikte inceleyeceğiz.

Son olarak bizimle kalın , BİLİMLE kalın.

Bunlar da ilginizi çekebilir:

Editör / Yazar: Alper Kirlioğlu

Bir cevap yazın

Avatar photo

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

    Evrenin Gizemleri – Karanlık Madde – Hubble Bilinen En Küçük Karanlık Madde Kümelerini Tespit Etti

    Başarılı Olmak İçin Bu Bir Numaralı Zihinsel Engeli Aşın!