Kuantum Darwinizm Teorisi aklınızı başınızdan alabilir. Bu teori tüm sorulara yanıt verebiliyor!
Fiziksel dünyamız söz konusu olduğunda, bilimsel araştırmalar boyutun gerçekten önemli olduğunu gösteriyor. Bir kum tanesinden bir galaksiye kadar olan “büyük” nesneler, klasik fizik denen bir dizi kurala göre hareket ederken atomlar ve parçacıklar gibi minik nesneler, tamamen farklı bir dizi kurala, 1900 ’lerde ortaya atılan kuantum fiziğine göre hareket ediyorlar.
Bilim insanları, yıllardır bu iki apayrı fiziği bağdaştırmanın bir yolunu arıyorlar. Şimdilerde ise, 2003 yılında Polonyalı teorik fizikçi Wojciech Zurek tarafından ortaya atılan bir teori, potansiyel bir aydınlanma kaynağı olarak ilgi çekmeye başlıyor: Kuantum Darwinizm.

Kuantum dünyasının garip yönlerinden bir tanesi süperpozisyondur. Süperpozisyon, bir kuantum sisteminin aynı anda birden fazla durumda var olma yeteneğidir.
Görünüşe göre, sistem,biz onu gözlemlediğimiz anda kuantum sisteminden klasiğe geçiyor, yani yalnızca bir durumda ya da diğerinde var olabiliyor.
Bu sürece eş fazlılığın kaybolması denir ve Kuantum Darwinizm de bunu, açıklamak için atılan bir adımdır.
Kuantum Darwinizm ve Çevre
Kuantum Darwinizm, kuantum sistemini bir konuma ya da diğer konuma geçmeye zorlayan şeyin gözlemimiz olduğu görüşünden ziyade; çift fazlılığın bozulmasına, sistemin, çevre ile etkileşimlerinin neden olduğunu öne sürüyor. Buna göre, teoristler, makro nesneleri kuantum durumunda göremememizi, onların her zaman çevresel faktörlere maruz kalmalarıyla açıklıyorlar.
Çevrenin nasıl bu etkiye sahip olduğuna gelince, Zurek’in teorisine göre; kuantum sistemlerinin “gösterge durumları” (pointerstates) var. Bunlar, parçacığın yeri veya hızı gibi ölçülebilir spesifik özelliklerdir.
Bir parçacık çevresiyle etkileşime girdiğinde, alternatif konumlar ya da hızlar gibi o özelliklerin tüm süperpozisyonlarının çift fazlılığı bozulur ve gösterge durumundan ayrılarak çevreye birçok replikasını bıraktığı için insanlar onu gözlemleyebilir.
İşte Darwinizm fikrinin devreye girdiği yer de burası: sadece “en güçlü” durum yani ortamda en iyi yeri edinmiş olan çift fazlılığın bozulma sürecinden kurtulur.

Zurek, 2008 yılında The Foundational Questions Institute ’e “Kuantum Darwinizm ‘in ana fikri şudur: biz neredeyse hiçbir zaman hiçbir şeyin doğrudan ölçümünü yapmıyoruz”diyor.
“Çevre, evrenimizle ilgili tüm bilgilerin bir kopyasını her yere aktaran büyük bir reklam panosu gibi.”
Quanta Magazine ’de yayımlanan yeni bir makaleye göre, üç farklı araştırmacı grubu, kuantum sistemlerinin çevrelerine kendi replikalarını bırakıp bırakmadıklarına bakarak Kuantum Darwinizm’i test etmek amacıyla deneyler yapmaktalar ve şimdiye kadar görünen o ki teorinin doğru olup olmadığı öğrenilmek üzere.
Zurek, “Tüm bu çalışmalar beklenen sonuçları veriyor, en azından yaklaşık olarak veriyor” diyor. Quanta ’ya. Yani büyüklerin fiziğiyle çok küçüklerin fiziğini bağdaştırma yolunda olduğumuzu belirtiyor.
Bunlar da ilginizi çekebilir:
Bukalemun Teorisi yerçekimi ile ilgili anlayışımızı değiştirebilir
Kuantum Teorisi: Işınlanmanın garip doğası, tardigradlar ve dolanıklık
Karanlık Madde Hakkında 10 İlgi Çekici Teori
Editör / Yazar: Meltem ARSLANER