Dünyamız, insan kaynaklı ekosistem değişiklikleri nedeniyle benzeri görülmemiş bir tür yok oluşu dönemi yaşıyor. Ancak bu, insanların doğa üzerindeki yıkıcı etkisinin ilk örneği değil. 19. yüzyılda Kuzey Amerika’da bizonların yok edilmesi, bu tür kayıpların en çarpıcı örneklerinden biridir.
Bir görsel araştırmacı olarak, kolonizasyonun insan ve hayvan hayatı üzerindeki etkilerini fotoğraflar üzerinden inceliyorum. Bizon kemiklerinin fotoğrafları, hayvan ve insan yaşamlarını birbirine bağlayan kültürel ve ekolojik ilişkileri gözler önüne seriyor. Bu fotoğraflar sayesinde, bizonların yok oluşunu tarihsel bağlamda değerlendirebiliyoruz.
İkonik Bir Görüntü
Bizonların yok oluşunu en iyi anlatan fotoğraf, 1892 yılında Michigan Carbon Works’ün Rougeville’deki tesisinde çekilen bir bizon kafatası yığınıdır. 18. yüzyılın sonlarında Kuzey Amerika’da 30 ila 60 milyon bizon bulunuyordu. Bu fotoğraf çekildiğinde ise vahşi bizon nüfusu sadece 456’ya düşmüştü.
Batı’nın artan kolonizasyonu, bizonların büyük çapta katledilmesine yol açtı. Beyaz yerleşimci avcıların(kim olduklarını biliyorsunuz😉) silahlara ve deri ile kemiklere olan talep, bu katliamı hızlandırdı. 1850 ile 1870’lerin sonları arasında çoğu bizon sürüsü yok edildi.
Bu fotoğraf, bu yıkımın büyüklüğünü açıkça gösteriyor. Çimenli bir ön plandan yükselen insan yapımı kemik yığını, manzaranın bir parçası gibi görünüyor. Bu görüntü, Kanadalı fotoğrafçı Edward Burtynsky’nin “yapılmış manzaralar” olarak adlandırdığı türden bir örnek olarak değerlendirilebilir.
Kolonizasyon ve Kapitalist İlişkiler
Bizon kafataslarının yanında duran iki adam, başka bir insan-hayvan ilişkisini ortaya koyuyor: ticari ilişkiler. Kafatasları, Michigan’daki tesislere gönderilmeden önce bozkırlardan toplanmıştı. Bu tesislerde bizon kemikleri, gübre, tutkal ve kül gibi ürünlere dönüştürülüyordu.
Kolonyal kapitalizmin çıkarcı endüstrileri, habitat ve biyolojik çeşitliliği tahrip etti ve bizonlar ile diğer bitki ve hayvan türleri arasındaki ilişkileri bozdu. Bu endüstriler, bugün gerçekleşen ve gelecekte de devam etmesi beklenen büyük çaplı yok oluşların nedenidir.
Geleceğe Bakış
Kuzey Amerika’da koruma altındaki sürülerde şu anda 31.000 vahşi bizon yaşıyor. Tür, Uluslararası Doğayı Koruma Birliği Kırmızı Listesi’nde “tehdit altında” olarak sınıflandırılıyor. Bu, koruma çabalarının türlerin hayatta kalma şansını artırdığını ancak hala korumaya ihtiyaç duyulduğunu gösteriyor.
Bu hayvanlar, 19. yüzyılın yok oluşundan kurtulan birkaç yüz bizonun torunlarıdır. Yerli halkların öncülüğünde yürütülen Buffalo Anlaşması ve Kabilelerarası Bizon Konseyi gibi projeler sayesinde, bizonlar hayatta kalmaya devam ediyor.
Rougeville fotoğrafının detaylı incelenmesi, bizon kaybının büyüklüğünü ve bozkırlardaki ilişkilerin bu yok oluşla nasıl değiştiğini gösteriyor.