Uzayla ilgili filmlerin birçoğunda insanın uzay boşluğuna doğru savrulduğu görülmüştür. Bir insan uzay boşluğunda olduğu sırada en büyük sorunun soğuk ve düşük basınç olduğu bilinmektedir.
Ancak en büyük sorun aslında bunlar değil uzay boşluğunda havanın olmamasıdır. Birçok filmde astronotların uzay boşluğunda elbiselerinin yırtıldığı ve buna istinaden vücutlarının patladığı görüntülenmiştir.
Başka bir filmde kaskını çıkan astronot anında donar. Fakat filmlerde gösterilen bu karelerin gerçekte olanla uzaktan yakından bir alakası yoktur. Uzay boşluğuna düşen bir insanın başına bunlar gelmemektedir.
Korumasız bir biçimde uzay boşluğunda kalan bir insanın yaşadığı en büyük sorun oksijenin olmamasıdır. Yani uzayın soğuk olması ve buradaki basınç düşüklüğü ikinci planda değerlendirilebilecek bir mevzudur.
Uzayda hayvanlar üzerinde gerçekleştirilen testlerde ve fiziksel hesaplamalarda basıncın düşmesinin vücudu patlatmayacağı gözlenmiştir. Kan basıncıyla birlikte deri, vücudun zarar görmesini engellemektedir.
Eğer hava akciğerlerde tutunursa bu akciğerin hasar görmesine sebep olabilir. Ancak asla bir patlama olayı yaşanmayacaktır.
Kulak içinin hassas olması halinde kulak zarının yırtılma ihtimali söz konusudur. Ancak bu dahi oldukça düşük bir ihtimaldir.
Uzayda korunmasız bir şekilde kalan bir kişinin kanında yeterli oksijen olduğu sürece bilinci kaybolmayacaktır. Öncelikle akciğerlerde ve bağırsaklarda bulunan tüm hava vücudu ter edecek, sonra ağızdan bütün tükürükler ve gözdeki sıvılar buharlaşacaktır.
Buna sebep olan şey sıvıların sıfır basınçta gaza dönüşerek buharlaşmasıdır. Bundan başka güneşten uzakta olan bir mekanda vücudun hemen donacağı düşünülür. Ancak böyle bir durum yaşanmaz.
Hatta uzayda soğuğu hissetmek bile belli bir zamanın sonunda olacaktır. Çünkü vücut ısısının uzaya yayılması saatler almaktadır. Bunun nedeni ise boşluğun çok başarısız bir sıcaklık iletkeni olmasından kaynaklanır.
Sonuç itibariyle uzay boşluğunda korunmasız bir şekilde kalan insanın en büyük düşmanı havasızlıktır. Eğer akciğerlerde bulunan hava kısa bir süre içerisinde boşalırsa (yaklaşık 15 saniye) kandaki oksijen ciddi mana da düşecektir. Beyin oksijensiz kaldığı için bilinç kaybı yaşanacaktır. Birkaç dakika sonunda ise tamamen oksijensiz kalan beyin ölecektir.