İnsanlığın İlk Yazılı Metni: 5.500 Yıllık Kiş Tableti ve Yazının Evrimi

İnsanlığın İlk Yazılı Metni: 5.500 Yıllık Kiş Tableti ve Yazının Evrimi

Bade Sungur
Okuma süresi 5 Dakika
İnsanlık tarihinin en eski yazılı metni, Sümerlere ait Kiş Tableti’nde bulundu. Resim-yazılardan çivi yazısına uzanan yazının serüveni, bu haberde ele alınıyor.

İnsanlık, binlerce yıl boyunca deneyimlerini, düşüncelerini ve hikâyelerini aktarmanın yollarını aradı. Mağara duvarlarındaki çizimlerden modern alfabelere uzanan bu yolculukta, yazının icadı medeniyetlerin temel taşlarından biri oldu. Peki, insanlık tarihinin bilinen en eski yazılı metni hangisidir? Cevap, günümüz Irak’ında bulunan antik Sümer kenti Kiş’te, yaklaşık 5.500 yıl öncesine tarihlenen bir kireçtaşı tablette yatıyor. Kiş Tableti, insanlığın bilinen en eski yazılı belgesi olarak kabul ediliyor ve yazının evrimine dair büyüleyici bir hikâye sunuyor.

Yazının Kökeni: Mağara Resimlerinden İlk Sembollere

İnsanlığın İlk Yazılı Metni: 5.500 Yıllık Kiş Tableti ve Yazının Evrimi
İnsanlık tarihinin en eski yazı sistemi olan çivi yazısı, Sümerler tarafından geliştirildi ve antik Yakın Doğu’daki çeşitli halklar tarafından kullanıldı. Görsel: Will Rodrigues/Shutterstock.

Yazının hikâyesi, insanların mağara duvarlarına çizdiği resimlerle başlar. Bu resimler, av sahneleri, hayvan figürleri veya doğa olayları gibi belirli olayları tasvir ediyordu. Ancak bu çizimler, bir dilin parçası olmaktan çok görsel bir ifade biçimiydi. Zamanla, bazı resimler belirli anlamları temsil etmeye başladı ve böylece resim-yazılar (piktogramlar) ortaya çıktı. Örneğin, bir daire ve çevresinden yayılan çizgiler güneşi; iki bacak ve kolları olan bir çubuk figür insanı; zigzag bir çizgi ise şimşeği ifade edebilirdi. Bu semboller, tanındığı ve aynı amaçla kullanıldığı sürece bir iletişim aracı olarak işlev görüyordu. Günümüzde de bir bıçak ve çatal resmi restoranları, bir uçak resmi havalimanlarını temsil eder.

Resim-yazılar, somut nesneleri ifade ederken, zamanla daha soyut kavramları temsil eden kavram-yazılar (ideogramlar) gelişti. Örneğin, güneş sembolü, sadece gökyüzündeki yıldızı değil, aynı zamanda sıcaklık, ışık veya gündüz gibi kavramları da kapsar hale geldi. Resim-yazılar ve kavram-yazılar, dil bariyerlerinden bağımsız olarak anlaşılırlık sağlıyordu; çünkü güneş sembolü, hangi dili konuşursanız konuşun aynı anlama geliyordu.

Kelime-Yazılar ve Yazı Sistemlerinin Doğuşu

Zamanla, semboller daha karmaşık hale geldi ve belirli bir dildeki kelimeleri temsil etmeye başladı. Bu semboller, kelime-yazılar (logogramlar) olarak adlandırıldı ve gerçek anlamda yazı sistemlerinin temelini oluşturdu. Kelime-yazılar, Yakın Doğu, Çin ve Orta Amerika’daki erken medeniyetlerin yazı sistemlerinde kullanıldı. Örneğin, Mısır hiyeroglifleri ve Çin yazısı, resim-yazılardan evrilerek daha soyut anlamlar kazanan semboller içeriyordu.

- Reklam-

Yazının gerçek anlamda doğuşu, Sümerler tarafından geliştirilen bir sistemle gerçekleşti. Yaklaşık MÖ 3500 yıllarına tarihlenen Kiş Tableti, insanlık tarihinin bilinen en eski yazılı metnini barındırıyor. Günümüz Irak’ında, antik Kiş kentinde bulunan bu kireçtaşı tablet, resim-yazı sembolleri içeriyor. Bu semboller, proto-yazı ile daha karmaşık hece yazısı olan çivi yazısı arasında bir geçiş noktası temsil ediyor. Kiş Tableti, Mısır hiyerogliflerinden birkaç yüzyıl daha eski olmasıyla, insanlığın bilinen en eski ve deşifre edilebilir yazılı metni olarak öne çıkıyor.

Çivi Yazısı: Antik Dünyanın Ortak İletişim Aracı

Kish(kiş) tableti
Dünyanın çeşitli yerlerindeki eski tabletlerin en eski yazıyı temsil ettiğine dair birçok iddia olsa da, Kish(kiş) tableti dünyada doğrulanmış en eski yazı olarak kabul edilir. Bu tabletin konumu: Tell al-Uhaymir, Babil Valiliği, Irak

Kiş Tableti’nin temsil ettiği erken yazı sistemi, kısa sürede çivi yazısı olarak bilinen daha gelişmiş bir sisteme evrildi. Çivi yazısı, antik Yakın Doğu’nun en yaygın ve tarihsel açıdan en önemli yazı sistemi oldu. Sümerler tarafından geliştirilen bu sistem, Asurlular, Akkadlar ve Babilliler gibi farklı kültürler ve diller tarafından benimsendi.

Çivi yazısı, ıslak kil tabletler üzerine kamış kalemlerle kama şeklinde çentikler oluşturularak yazılıyordu. Bu çentikler, farklı kombinasyonlarla bir araya geldiğinde, konuşulan heceleri ve kelimeleri temsil ediyordu. Zamanla, kil tabletlerin yanı sıra taş objeler üzerine de çivi yazısıyla yazılar kazındı. Yaklaşık 3.000 yıl boyunca kullanılan bu sistem, yüz binlerce kil tablet ve yazıtlı obje üretti. Ticaret kayıtlarından edebi metinlere, yasal belgelerden mitolojik hikâyelere kadar pek çok alanda kullanılan çivi yazısı, antik dünyanın ortak iletişim aracı haline geldi.

Yeniden Keşif ve Deşifre Süreci

Çivi yazısının sırları, 19. yüzyılın başlarına kadar gizemini korudu. Arkeologlar, antik Mezopotamya’dan kalma kil tabletleri ve yazıtlı objeleri yeniden keşfettiğinde, bu yazıların anlamını çözmek için yoğun bir çaba başladı. Yıllar süren çalışmalar sonucunda, çivi yazısı deşifre edildi ve antik dünyanın hikâyeleri gün yüzüne çıktı. Bu tabletler, sadece günlük yaşamı değil, aynı zamanda dönemin bilimsel, dini ve kültürel birikimini de gözler önüne serdi.

Yazının Mirası: İnsanlığın Hafızası

Kiş Tableti ve çivi yazısı, insanlığın iletişimdeki en büyük adımlarından birini temsil ediyor. Yazının icadı, bilgiyi kaydetme, paylaşma ve nesiller boyu aktarma yeteneğini kazandırdı. Bu, medeniyetlerin gelişiminde devrim niteliğinde bir dönüm noktası oldu. Bugün, dijital ekranlarda yazdığımız her kelime, binlerce yıl önce kil tabletlere kazınan o ilk sembollerin mirasını taşıyor.

- Reklam-
Bu makaleyi paylaş
Bade Sungur, Türkiye'de aldığı eğitimle arkeoloji alanında derinlemesine uzmanlaşmış bir arkeologdur. Arkeolojik kazılarda edindiği deneyim ve bilgi birikimiyle, geçmiş medeniyetlerin izlerini gün yüzüne çıkarmakta başarılıdır. Aynı zamanda, arkeolojik içeriklerin dijital platformlardaki görünürlüğünü artırma konusunda uzmanlaşarak, arkeoloji bilgisini geniş kitlelerle paylaşmaktadır.
Yorum yapılmamış

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir