Diş Ağrısından Hayat Tehdit Eden Göz Krizi: 6 Yaşındaki Kızın Mucizevi Kurtuluşu

Diş Ağrısından Hayat Tehdit Eden Göz Krizi: 6 Yaşındaki Kızın Mucizevi Kurtuluşu

Suna Kırgız
Okuma süresi 3 Dakika

Batı Şeria’da yaşayan 6 yaşındaki bir kız çocuğunun sıradan bir diş ağrısı, hayatı riske atan korkutucu bir göz enfeksiyonuna dönüştü. İlk olarak dişçiye başvuran küçük kızın şikayetleri, antibiyotiklere rağmen kötüleşti ve sağ gözünde tehlikeli bir şişlik ortaya çıktı. Doktorlar, enfeksiyonun dişten sinüslere, ardından göze yayıldığını fark ederek acil cerrahi müdahalelerle hayat kurtaran bir tedavi uyguladı. Bu nadir vaka, diş sağlığının ihmalinin ne kadar ciddi sonuçlar doğurabileceğini bir kez daha gözler önüne serdi.

İlk Belirtiler ve Endişe Verici Gelişme

Kız, sağ arka azı dişlerinde ağrı, baş ağrısı, sağ göz çevresinde şişlik ve 40 derece ateşle dişçiye götürüldü. Ateşi düşürmek için asetaminofen, enfeksiyonu kontrol altına almak için oral antibiyotikler verildi. Ancak şişlik artmaya devam etti ve iki kusma atağından sonra hastane pediatri servisine yatırıldı. Durumun ciddiyeti, doktorları alarma geçirdi. Hastanede, sağ gözü yuvadan fırlayacak kadar şişti, çift görme ve ışığa hassasiyet başladı. Göz hareketleri neredeyse durma noktasına geldi; çevresi parlak kırmızı, şiş ve sıcaktı. Sol gözde hafif şişlik olsa da hareket edebiliyordu. Bu belirtiler, hızlı bir teşhis gerektirdi.

 Diş Ağrısından Hayat Tehdit Eden Göz Krizi: 6 Yaşındaki Kızın Mucizevi Kurtuluşu
Bir kızın gözünün etrafında görme yetisini tehdit edebilecek bir şişlik oluştu. Ve bu şişlik muhtemelen dişlerinden kaynaklanıyordu.

Teşhis ve Tehlikenin Boyutu

Doktorlar, damar yoluyla vancomycin gibi güçlü antibiyotikler kullandı; bu, MRSA gibi zor bakterilere karşı etkili bir seçenek. Ancak durum iyileşmeyince, başın BT taraması yapıldı. Tarama, sağ sinüslerin aşırı iltihaplı olduğunu ve göz yuvasında irin birikimi (subperiosteal apse) olduğunu gösterdi. Oftalmologlar, teşhisi orbital selülit olarak koydu – bu enfeksiyon, gözün çevresindeki dokuları etkileyerek kalıcı görme kaybına veya kana/beyne yayılıp ölümcül sonuçlara yol açabiliyordu. Enfeksiyonun kaynağı, dişten sinüslere, oradan da göze sıçrayan bakterilerdi.

1985 öncesi bu tür enfeksiyonlar genellikle Haemophilus influenza’dan kaynaklanıyordu. Ancak H. influenza tip b aşısından sonra, Staphylococcus aureus (staph) ve Streptococcus türleri ön plana çıktı.

- Reklam-

Acil Müdahale ve İyileşme

Körlük riski nedeniyle doktorlar hemen cerrahi müdahaleye geçti. Göz yuvasındaki apseyi boşaltarak basıncı azalttılar. Birkaç gün sonra ikinci ameliyatta, enfekte iki diş (sağ birinci ve ikinci azı) çekildi, sinüslerde drenaj yolu açıldı ve polipler temizlendi. Damar yolu antibiyotiklerle desteklenen tedavi, kızın durumunu hızla düzeltti. Sekiz ay sonraki kontrolde, gözü tamamen normale dönmüştü; ne görme ne de hareket kaybı vardı.

Nadir Bir Vaka

Orbital selülit, göz çevresindeki deriyi etkileyen periorbital selülitten çok daha az görülüyor ve vakaların sadece yüzde 17’sini oluşturuyor. Çocuklarda bu durumun yüzde 90’ı sinüs enfeksiyonlarından kaynaklanırken, diş kaynaklı vakalar son derece nadir. Tıbbi literatürde sadece dört benzer örnek bulunuyor.

Bu olay, diş sağlığının göz ardı edilmesinin ne denli tehlikeli olabileceğini gösterdi. Uzmanlar, çocuklarda diş ağrısı ve ateş gibi belirtilerin ciddiye alınması gerektiğini, erken müdahalenin hayati önem taşıdığını vurguluyor. Aileler, düzenli diş kontrollerini ihmal etmemeli ve şüpheli durumlarda vakit kaybetmeden doktora başvurmalı.

Bu makaleyi paylaş
Suna Kırgız, beslenme ve diyetetik alanında uzman bir diyetisyendir. Sağlıklı yaşam ve dengeli beslenme konularında kişiye özel çözümler sunarak, danışanlarının yaşam kalitelerini artırmayı hedefler. Diyabet, kalp hastalıkları ve obezite gibi sağlık koşullarına yönelik beslenme programları oluşturma konusundaki derin bilgisi ile, sağlıklı yaşam tarzı değişikliklerini teşvik etmektedir.
Yorum yapılmamış

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir