OpenAI’nin eski CEO’su Sam Altman’ın geçen Kasım ayında görevden alınmasının ardındaki sebepler, eski yönetim kurulu üyesi Helen Toner tarafından yapılan açıklamalarla gün yüzüne çıktı. The TED AI Show podcastinde konuşan Toner, Altman’ı yönetim kuruluna yalan söylemek, bilgi saklamak ve kendisini eleştirenlere karşı misilleme yapmakla suçladı. Bu açıklamalar, Altman’ın görevden alınmasının ardındaki süreci ve nedenlerini detaylı bir şekilde ortaya koyuyor.
Yönetim Kurulunun Rolü ve Altman’ın Tutumu
Toner, OpenAI’nin yönetim kurulunun bir kâr amacı gütmeyen yapı olarak kurulduğunu ve kamu yararını önceliklendirme görevine sahip olduğunu belirtti. Ancak, yıllardır Altman’ın bu görevi zorlaştırdığını, bilgi sakladığını ve yönetim kuruluna yanlış bilgiler verdiğini iddia etti. “Sam, şirketin gerçeklerini çarpıtarak yönetim kurulunun görevini yapmasını neredeyse imkansız hale getirdi” dedi.
Gizli Plan ve Görevden Alma Kararı
OpenAI yönetim kurulu, Altman’ı 17 Kasım’da ani bir kararla görevden aldı. Bu karar, hem şirket içinde hem de dışında büyük bir şaşkınlık yarattı. Toner, bu kararın haftalar süren yoğun tartışmalar sonucunda alındığını ve gizliliğin kasıtlı olarak korunduğunu belirtti. “Sam’in herhangi bir şeyden haberdar olduğu anda, bize karşı her türlü engellemeyi yapacağını biliyorduk” dedi. Bu yüzden sadece hukuk ekibine bilgi verilmiş.
Altman’ın Yeniden Göreve Getirilmesi ve Yeni Yönetim Kurulu
Ne yazık ki, bu dikkatli planlama beklenen sonucu vermedi. Altman kısa sürede yeniden CEO olarak göreve getirildi ve OpenAI neredeyse tamamen yeni bir yönetim kurulu oluşturdu. Bu yeni yönetim kurulu, Altman’ı görevden almaya çalışan eski üyeleri içeriyordu.
Altman’ın Görevden Alınmasının Nedenleri
Toner, Altman’ın görevden alınmasının ardındaki sebepleri detaylandırdı. Geçen hafta, Toner ve eski yönetim kurulu üyesi Tasha McCauley, The Economist’te yayımlanan bir makalede, Altman’ın “uzun süredir devam eden davranış kalıpları” nedeniyle görevden alındığını belirttiler. Toner, Altman’ın yönetim kurulunu ChatGPT’nin Kasım 2022’deki lansmanından bile haberdar etmediğini, yalnızca sosyal medyadan öğrendiklerini söyledi.
Güven Sorunları ve Güvenlik Protokollerindeki Eksiklikler
Altman’ın yönetim kurulu üyelerini kendi finansal çıkarları hakkında yanlış bilgilendirdiği ve güvenlik süreçlerine dair eksik veya yanlış bilgiler verdiği iddia edildi. Bu durum, yönetim kurulunun şirketin güvenlik protokollerinin etkinliğini değerlendirmesini neredeyse imkansız hale getirdi.
Akademik Eleştiriler ve Misilleme İddiaları
Toner, Altman’ın, kendisinin ortak yazar olduğu “Decoding Intentions: Artificial Intelligence and Costly Signals” başlıklı akademik makaleyi eleştirdiği ve ardından yönetim kurulu üyelerine kendisi hakkında yalanlar yaymaya başladığını belirtti. Bu olay, yönetim kurulunun Altman’a olan güvenini daha da sarstı.
Çalışanlar Arasında Yaratılan Toksik Atmosfer
Altman’ın yönetiminde çalışanlar arasında “psikolojik istismar” iddiaları da gündeme geldi. Çalışanlar, Altman’ın yönetim tarzının toksik bir atmosfer yarattığını belirtti ve yönetim kuruluna bu durumu belgeleyen ekran görüntüleri ve diğer dokümanlarla bildirdiler.
Çalışanların Tepkisi ve Şirket İçinde Yaşanan Çalkantılar
Altman’ın görevden alınmasının ardından, OpenAI çalışanlarının büyük bir kısmı sosyal medyada desteklerini ifade etti ve 700 çalışanın 500’den fazlası, Altman geri dönmezse istifa edeceklerini açıkladı. Toner, çalışanların, Altman geri dönmezse şirketin yok olacağına inandırıldığını söyledi.
Bu olaylar, OpenAI’nin iç dinamiklerinde yaşanan büyük çatışmaları ve yönetim krizini gözler önüne seriyor. Toner’in açıklamaları, şirketin geleceği hakkında önemli soruları gündeme getiriyor ve Altman’ın yönetim tarzının uzun vadeli etkilerini sorgulatıyor.