Paris'teki 3.300 Yıllık Mısır Dikilitaşında Gizli Bir Mesaj Keşfedildi

Paris’teki 3.300 Yıllık Mısır Dikilitaşında Gizli Bir Mesaj Keşfedildi

Bade Sungur
Okuma süresi 6 Dakika
Mısırbilimci Jean-Guillaume Olette-Pelletier, Luksor Dikilitaşı’nın tepesindeki şifreli hiyeroglifleri inceliyor. Renovasyon sırasında ortaya çıkan bu yazıtlar, II. Ramses dönemine dair çarpıcı bilgiler sunuyor. (Fotoğraf: Dikilitaşın üst ve alt kısmındaki hiyerogliflerin yakın çekimini gösteriyor)

Paris’in ünlü Concorde Meydanı’nda 189 yıl önce dikilen 3.300 yıllık Luksor Dikilitaşı (antik Mısır’da kullanılan, genellikle tek parça taştan yontulmuş yüksek anıt), antik Mısır’ın gizemlerini çözmeye devam ediyor. Mısır’ın Hıdiv’i (Osmanlı döneminde Mısır’ı yöneten vali) tarafından Fransa’ya hediye edilen bu muhteşem anıt, yıllardır turistlerin ve tarih meraklılarının ilgisini çekiyor. Ancak yeni bir keşif, bu dikilitaşın hala anlatacak çok şeyi olduğunu ortaya koydu. Paris Katolik Üniversitesi’nde hiyeroglif kriptolojisi (şifreli yazılar bilimi) uzmanı olan Mısırbilimci Jean-Guillaume Olette-Pelletier, dikilitaşın tepesinde daha önce fark edilmemiş bir yazıt keşfetti. Bu gizli mesaj, antik Mısır’ın dini ve siyasi dünyasına dair önemli ipuçları veriyor.

Keşfin Öyküsü: Renovasyon Sırasında Ortaya Çıkan Sır

Paris'teki 3.300 Yıllık Mısır Dikilitaşında Gizli Bir Mesaj Keşfedildi
Paris’teki 3.300 yıllık Luksor Dikilitaşı’nda, hiyeroglif uzmanı Jean-Guillaume Olette-Pelletier tarafından gizli bir mesaj bulundu. Antik Mısır’ın sırlarını açığa çıkaran bu keşif, II. Ramses dönemine dair yeni bilgiler sunuyor.

Keşif, Aralık 2021’de Luksor Dikilitaşı’nın bakım ve onarım çalışmaları sırasında gerçekleşti. Dikilitaşın çevresine kurulan iskele, Olette-Pelletier’e, yer seviyesinden bakıldığında görülmesi zor olan üst kısımları inceleme fırsatı sundu. Altın piramit şeklindeki tepenin yakınında bulunan yazıt, hiyerogliflerin (antik Mısır’da kullanılan resim yazısı) yatay olarak okunabildiğini fark etmesiyle gün yüzüne çıktı. Bu, sıradan bir göz için fark edilmesi neredeyse imkansız bir detaydı.

Olette-Pelletier, Science et Avenir dergisine verdiği demeçte, bu yazıtların hiyeroglif kriptografisi (mesajları gizlemek için kullanılan şifreli yazım tekniği) ile saklandığını açıkladı. Bu yöntem, mesajların yalnızca belirli bir açıdan veya uzman bir gözle anlaşılmasını sağlıyor. Dünya genelinde bu karmaşık yazıyı çözebilen sadece altı bilim insanından biri olduğunu belirten Olette-Pelletier, hiyerogliflerin “üç boyutlu olarak okunmak” üzere tasarlandığını ifade etti. Yani, yazıtlar sadece doğru açıdan bakıldığında anlam kazanıyor.

Dikilitaşın Tarihi ve Mesajın Anlamı

Luksor Dikilitaşı’nın hikayesi, MÖ 13. yüzyılda, II. Ramses döneminde başlıyor. O dönemde Yukarı Mısır’daki Luksor Tapınağı’nın girişinde yer alan iki dikilitaştan biri olan bu anıt, Nil Nehri boyunca seyahat edenler tarafından görülen bir yüzeye sahipti. Olette-Pelletier’in hesaplamalarına göre, gizli mesaj, Nil’in ortasından, yaklaşık 45 derecelik bir açıyla bakıldığında görülebilecek şekilde tasarlanmıştı.

- Reklam-
Paris'teki 3.300 Yıllık Mısır Dikilitaşında Gizli Bir Mesaj Keşfedildi
Paris’teki Concorde Meydanı’nda yer alan 3.300 yıllık Luksor Dikilitaşı, altın piramit tepesiyle tarih severleri büyülüyor. Yeni keşfedilen gizli hiyeroglif yazıtlar, antik Mısır’ın sırlarını açığa çıkarıyor. (Fotoğraf: Paris Concorde Meydanı’nda Luksor Dikilitaşı’nın genel görünümü)

Peki, bu mesaj ne anlatıyor?

Yazıt, II. Ramses’in ilahi gücünü övüyor ve tanrıların öfkesini yatıştırmak için kurban sunuları sunulmasını teşvik ediyor. Uzmanlar, bu mesajın bir tür propaganda (toplumu etkilemek için kullanılan mesajlar) olduğunu düşünüyor. Ramses’in hem siyasi hem de dini otoritesini güçlendirmek için yazılan bu yazıt, Luksor Tapınağı’na gelen soylulara hitap ediyordu. Özellikle, her yıl düzenlenen Opet Festivali (tanrı Amon’un yaşam gücünün yenilenmesini kutlayan dini tören) sırasında, tapınağa nehir yoluyla gelen elit kesim tarafından görülmesi hedeflenmişti.

Olette-Pelletier, “Dikilitaşı incelemek için doğru konumu hesapladığımda, kendimi Nil’in tam ortasında buldum. O an anladım: Bu mesaj, sadece festival sırasında tapınağa gelen soylular için yazılmıştı,” diyerek keşfin önemini vurguladı.

Hiyeroglif Kriptolojisi: Antik Mısır’ın Şifreli Dili

Hiyeroglif kriptolojisi, antik Mısır’da mesajları gizlemek için kullanılan oldukça karmaşık bir yöntem. Bu teknik, yazıtların yalnızca belirli bir açıdan veya özel bir bilgiyle okunabilmesini sağlıyor. Olette-Pelletier, bu alanda uzmanlaşmış bir bilim insanı olarak, hiyerogliflerin sadece dekoratif olmadığını, aynı zamanda derin anlamlar taşıyan bir iletişim aracı olduğunu belirtiyor. Keşfettiği yazıtlar, bu şifreli dilin ne kadar zekice tasarlandığını bir kez daha ortaya koyuyor.

Olette-Pelletier, bulgularını Électronique et Numérique pour l’Interprétation des Monuments (ENiM) adlı bilimsel dergide yayımlamayı planlıyor. Bu çalışma, Luksor Dikilitaşı’nın yalnızca bir sanat eseri değil, aynı zamanda antik Mısır’ın siyasi ve dini propagandasına hizmet eden bir araç olduğunu gösteriyor. Ayrıca, dikilitaşın diğer kısımlarında başka gizli mesajlar olup olmadığını araştırmak için yeni çalışmalar yapılması planlanıyor.

Bu keşif, antik Mısır’ın iletişim yöntemleri ve hiyerogliflerin kullanımı hakkında yeni tartışmalara yol açabilir. Olette-Pelletier’in çalışması, modern teknolojinin ve uzmanlığın, binlerce yıl öncesine ait sırları nasıl ortaya çıkarabileceğini bir kez daha kanıtlıyor.

- Reklam-

Luksor Dikilitaşı: Paris’te Bir Mısır Mirası

Paris'teki 3.300 Yıllık Mısır Dikilitaşında Gizli Bir Mesaj Keşfedildi
Mısırbilimci Jean-Guillaume Olette-Pelletier, Luksor Dikilitaşı’nın tepesindeki şifreli hiyeroglifleri inceliyor. Renovasyon sırasında ortaya çıkan bu yazıtlar, II. Ramses dönemine dair çarpıcı bilgiler sunuyor. (Fotoğraf: Dikilitaşın üst ve alt kısmındaki hiyerogliflerin yakın çekimini gösteriyor)

1836 yılında Paris’e getirilen Luksor Dikilitaşı, Concorde Meydanı’nın en önemli simgelerinden biri haline geldi. 23 metre yüksekliğindeki bu anıt, antik Mısır’ın mimari ve sanatsal yetkinliğini gözler önüne seriyor. Ancak yeni keşif, dikilitaşın sadece görsel bir şölen olmadığını, aynı zamanda derin bir kültürel ve tarihi miras taşıdığını kanıtlıyor.

Bilim dünyası, Olette-Pelletier’in bu çığır açan çalışmasını merakla takip ederken, Luksor Dikilitaşı’nın sırları, antik Mısır’ın gizemli dünyasına yeni bir kapı aralıyor. Paris’te her gün binlerce kişinin önünden geçtiği bu anıt, 3.300 yıl sonra bile insanlığı şaşırtmaya devam ediyor.

Bu makaleyi paylaş
Bade Sungur, Türkiye'de aldığı eğitimle arkeoloji alanında derinlemesine uzmanlaşmış bir arkeologdur. Arkeolojik kazılarda edindiği deneyim ve bilgi birikimiyle, geçmiş medeniyetlerin izlerini gün yüzüne çıkarmakta başarılıdır. Aynı zamanda, arkeolojik içeriklerin dijital platformlardaki görünürlüğünü artırma konusunda uzmanlaşarak, arkeoloji bilgisini geniş kitlelerle paylaşmaktadır.
Yorum yapılmamış

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir