Evreni anlamamızda bazı temel kusurlar mevcut olabilir. Bilim insanlarının Hubble Sabiti adı verilen bir değeri hesaplamasıyla problem aydınlığa çıktı. Hubble Sabiti, evrenin hangi hızda genişlediğini temsil eden bir değer.
Bu değer ilk olarak 1920 ‘lerde Edwin Hubble tarafından hesaplandı. Ancak o zamandan beri evrenin genişlemesini gözlemleyen ve ölçen astronomlar Hubble Sabitini farklı değerlerde ölçtüler. Hiçbir ölçüm diğeriyle aynı çıkmıyordu.
Bu çelişki, yalnızca evrenin kaç yaşında olduğuna dair değil, aynı zamanda evrenin fiziğini de anlamamız konusunda kafamızda soru işaretleri oluşturmakta.
Chicago Üniversitesinde astronom olan Wendy Freedman, bir NASA basın açıklamasında şunları söylemiştir: “Bu sorular,astronomların yıldızlar hakkında henüz anlamlandıramadığı konulardan ya da evren modelimizin hala tamamlanamamış olmasından dolayı ortaya çıkmaktadır.Belkiikisinden de daha iyisinin yapılması gerekiyordur.”
Freedman, Hubble Sabiti ’nin son ölçümünü yapan kişi. Sabiti hesaplarken, önceki deneylerden farklı olan bir kozmik sınır işareti kullanmıştır.
Takımı, uzak galaksilerde bulunan kırmızı dev yıldızlarının parlaklığını ölçtü. Çünkü bu yıldızlar benzer boyutlara ve parlaklığa ulaşmaktalar. Ayrıca Dünya’dan uzaklıkları diğer yıldızlara oranla çok daha kolay ölçülebilmekte.
Evren her saniye 69.8 kilometre hızla genişliyor
Freedman, The Astrophysical Journal tarafından kabul edilen ancak henüz yayımlanmayan çalışmasında, evrenin her saniye 69.8 kilometre hızla genişlediğini bulmuştur.
Bu, farklı bir yıldız üzerinde yapılan çalışmalara göre daha yavaş; ancak Büyük Patlama ‘dan arta kalan ışınları ölçen bir çalışmadaki değere göre ise daha hızlı bir ölçüm. Feeedman, çalışmasının diğer iki çalışma arasındaki beraberliği bozmasını umuyordu. Ancak bunun yerine Hubble Sabiti için yeni bir olası değer daha eklemiş oldu.
”Hubble Sabiti, evrenin boyutunu, yaşını ve kesin ölçeğini ayarlayan kozmolojik bir parametredir. Ve bu, evrenin nasıl işlediğini ölçebilmemiz için elimizde olan en direkt yollardan biri. Daha önce gördüğümüz çelişki hala mevcut.
Ancak bu yeni kanıt, şu anki evren modelimizde temelde kusurlu bir şey olup olmadığını anlamamız için acil ve zorlayıcı bir neden olup olmadığını ortaya koyuyor.”
Meseleyi daha da karmaşık hale getiren şey, geçen hafta yayınlanan New Scientist makalesine göre statik analizlerin önceki iki çalışmayı doğrular nitelikte olduğunun yazmasıdır.
Bu bulguların şans eseri ortaya çıkması 3.5 milyonda bir ihtimal. Bir sonraki on yılın ortasında NASA, Geniş Açılı Kızılötesi Araştırma Teleskobunu yörüngeye yerleştirmiş olmayı umuyor. Bu sayede bilim insanları, gökcisimlerinin mesafesini daha doğru hesaplayabilecekler.
Bu gerçekleştiğinde astronomların, çeşitli Hubble Sabiti değerlerinin ortasını da bulabilme ihtimalleri olacak.
Duke Üniversitesinde astronom olan Daniel Scolnic, New Scientist’e: ”Şu an Hubble Sabiti, karşılaştığımız en büyük kozmolojik sorun. Ve evreni anlamızdaki bu çatlak bizi, karanlık enerji ve karanlık madde gibi çok daha büyük çatlaklara yönlendirmekte” demiştir.
Çeviren: Handenur ŞAHİN
Bunlar da ilginizi çekebilir:
Evrenin Bir Sonu Var Mı? Yoksa Evren Sonsuz Mu?
Astronomlar Evrenin Bilinenden Daha Hızlı Genişlediğini Keşfetti