Tarihin tozlu sayfalarını inceleyen arkeologlar, 125 yıl süren ‘Küçük Buz Çağı’nın Bizans İmparatorluğu’ nu nasıl etkilediğini araştırdılar. Bu araştırmanın iklim değişikliğinin uygarlıkları nasıl etkilediği konusunda bir örnek olduğunu belirttiler.
Roma İmparatorluğu ‘nun M.S. 476 yılında yıkıldığı söyleniyor olsa da, bu sadece batı kısmının yıkılışıydı. Daha zengin, daha güçlü olan doğu kısmı, 1453 yılında Osmanlı’nın bu bölgeyi fethine kadar var olmaya devam etti.
Yeni çıkan bulgular, volkanik patlamaların güneş ışığını azaltmasıyla M.S. 536’da başlayan ‘Genç Antik Küçük Buz Çağı’nın İslam’ın yükselişine yardımcı olup olmadığı ve yeni ortaya çıkan Bizans İmparatorluğu’na bir darbe olup olmadığı konusunda bir tartışma başlattı.
İsrail’deki Hayfa Üniversitesi çalışma lideri Guy Bar-oz ve meslektaşları 2015 yılında, şu an İsrail’de bulunan Negev Çölü’ndeki Bizans kenti Elusa’nın etrafındaki soba külü ve inşaat kalıntılarıyla dolu bir höyüğü incelemeye başladılar ve buranın kentin en büyük çöp höyüğü olduğunu keşfettiler.
Bu tür çöp alanları zaman içerisinde kentlerde yaşanan cinsten bir yenilenmeye maruz kalmadıkları için insanlık ve uygarlıklar tarihi ile ilgili bilgiler içerebilmektedir.
Araştırmacılar her bir katmanın yaşını tahmin ettiler ve çıkardıkları madeni para, çanak çömlek parçaları ve cam eşya parçalarını incelediler. Bu incelemelere göre bilim insanları, erken ve orta Bizans dönemleri ile M.S. 350-355 yılları arasına ait belli miktarda seramik çanak çömlek bulmuş olsalar da, bu rakam, daha sonraki dönemlerde oldukça az. Altıncı yüzyılın ortalarına ait ise çıkartılan hiçbir çöp yok.

Bu bulgular Elusa’nın yıkılışının 500’lerin ortalarında ‘Genç Antik Çağ Küçük Buz Çağı’na denk geldiğini gösteriyor. Elusa, bu Buz Çağı’nın ana etkisinden çok fazla güneyde olmasına rağmen muhtelemen şehir uluslararası ticarete bağımlı olduğu için bu durumdan çok etkilendi.
Elusa’nın ticarete bağımlılığından dolayı çöküşü daha dayanıklı toplumlar inşa etmeye çalışanlar için önemli bir derstir. Bar-oz “İklimin toplum üzerindeki etkisi bugün bizim için çok önemli ve tartışmalı bir konu” diyor. “Benim gibi tarihi toplumlarla ilgilenen araştırmacılara, küresel geleceğimiz hakkında kesinlikle söyleyeceğim çok şey var. Çünkü geçmişin kaybedilmiş derslerini bugün tekrar yaşıyoruz.’’
Bilim insanları bulgularını Proceedings of the National Academy of Sciences dergisinde çevrimiçi olarak detaylandırdılar.
Editör / Yazar: Merve GÖKTAŞ