Bilim Dünyasında Heyecan Verici ve Maceralarla Dolu 6 Meslek

1)Fırtına Avcısı

Plymouth Üniversitesi Jeomorfoloji bölümü profesörü Gerd Masselink mesleğiyle ilgili “Bazı insanlar bizi Twister filmindeki tornado avcılarına benzetiyorlar. Sürekli deniz kıyılarındaki hava tahminlerini takip ediyoruz ve büyük fırtınaları tespit ettiğimizde o bölgeye gidiyoruz ve fırtınanın o kıyılardaki etkisini bölgeden ölçüp hesap ediyoruz.

GPS ile donatılmış ATV’lerle sahili turluyoruz ve hızlıca bölgenin haritasını çıkarıyoruz. Ek olarak dronlar ile tepecikleri tespit ederken botlarla da denizden ve denizin içinden haritayı tamamlıyoruz. Tüm bu işlemleri hem fırtınadan önce hem de fırtınanın ardından gerçekleştiriyoruz. Böylece hesaplamalarımızı daha isabetli verilerle yapıyoruz” diyor.

“5 – 6 kişilik bir ekiple birkaç gün süren çalışmaların ardından en keyifli kısımsa verileri derleme ve toplama kısmı. Ardından analiz kısmına geçtiğimizde ise işin en zor kısmı geliyor. Bilgisayarlarla çok detaylı hesaplamalar ve modeller geliştirmemiz gerekiyor ve işin zaten en önemli kısmı yine burası. Fırtınaların etkisi iklim değişimleriyle direkt bağlantılı, bu yüzden kıyılarımızdaki fırtınaların etkilerini incelememiz ve anlamamız çok önemli”.

Gerd Masselink

2)Mercan Araştırmacısı

Dr. Leanne Hepburn ise Essex Üniversitesi’nde bir deniz bilimci.

“Algler ve mercanlar gibi çok sayıda organizma, denizde kayalık ve resifler meydana getirirken resif kemiren papağan balığı ve mercan yiyen süngerler organizmalar ise bu resifleri ve kayalıkları yok etmek için yaşıyorlar. Endonezya’da, Seyşeller’de ve Basra Körfezi’nde araştırmalar yapıyoruz ve bölgelerdeki resif oluşumunu ve erozyonu inceliyoruz.”

“Deniz seviyesindeki yükselmeler bizi endişelendiren konulardan, çünkü deniz seviyesi çok yükseldiğinde resifler gereğinden fazla batıyor ve erozyonlar sebebiyle çalışılamaz hale gelebiliyorlar. Her yıl düzenli olarak arazi çalışması yapıyoruz ve bölgelerdeki dalgıçların da yardımlarıyla suyun kalitesi ve sıcaklığını, resif yapılarını ve papağan balığı miktarını hesaplıyoruz. “

“Genel olarak, suyun altında olmayı seviyorum. Sadece veri toplamıyoruz; aynı zamanda bu veriyi bilimsel olarak yorumlanabilir hale dönüştürüyoruz. Okyanuslara iyi bakmamız çok önemli, mercan resiflerimizin sayısındaki düşüşü azaltmamız ve muhafaza edebilmemiz için tek yol bu”.

3)Robot Bilimci

Bristol Robotik Laboratuvarı’nda Sağlık Robotları grubuna liderlik eden Prof. Sanja Dogramadzi ise mesleğini şöyle anlatıyor:

“Çok-alanlı bir takıma önderlik ediyorum ve klinik sorunları çözebilen akıllı robotlar geliştiriyoruz. Örneğin kanser hastaları radyoterapi tedavisi görürken son derece sabit durmalılar ki tedavi tam gereken noktaya uygulanabilsin.

Kaçınılmaz olarak hareket ediyorlar, üzerinde uzanmaları gereken yüzey zaten rahatsızlık ediyor. Biz bu konuda rahat ve yumuşak biz yüzey tasarladık, hastaların hareketlerini takip ediyor ve aşırı hareketlerde klinikteki teknisyenleri/doktorları uyarıyor ve hastayı tekrar doğru şekilde yerleştirmelerine yardımcı oluyor.

Üzerinde çalıştığımız diğer bir sistem ise hareket eden hastaları otomatik olarak tekrar doğru pozisyona getiren bir robot. Farklı kulvarlardan insanlarla çalışmak oldukça ilham verici. Klinik uzmanlar, radyoloji uzmanları, fizikçiler, mühendisler, teknisyenler ve hastalarla bir araya gelip yaşamı değiştiren cihazlar ve fikirler ortaya koyuyoruz. Yeni konseptler yaratırken mevcut problemleri çözüyoruz ve her gün yeni şeyler öğreniyoruz”.

Prof. Sanja Dogramadzi

4)Zehir Sağmalı

Liverpool Tropikal Tıp Okulu’nda herpetolojist olan Paul Rowley listedeki en tehlikeli mesleğin sahibi.

“Bir yılandan zehrini nasıl topluyorsunuz? Çok dikkatli! Britanya’da rutin olarak yılan zehri sağan tek kişi benim. İşim, 50 farklı türün günlük beslenmesini, temizliğini, bakımını yapmak ve zehirlerinin sağmak. Bu türler arasında kara mamba, kobra, çıngıraklı yılan ve testere pullu engerek yılanları var. Zehri sağmak için yılanın gövdesini sabitledikten sonra kafasını usulca yakalıyoruz.

Petri kabını ısıran yılanların zehirlerini akıtacak kadar dişlerine (zehir bezelerine doğru) baskı uyguluyoruz ve böylece sağma işlemini gerçekleştiriyoruz. Bu yılanlar tek ısırıkla uzun süreli felç ve hatta ölüme bile sebep olabilen zehirlere sahipler, bu sebeple sağdığımız zehirleri her yılan için özel panzehir geliştirmek için kullanıyoruz”.

“Sağdığım zehirlerden birisi Sahra Çölü etrafında yaşayan 20 bin insanın hayatını kurtaran panzehrin üretimine öncülük etti. İnsan hayatına dair bu denli büyük bir olaya imza atmış olmak muhteşem bir duygu”.

5)Antarktik Bilimci

Britanya Antarktik Keşfi (British Antarctic Survey) jeoloğu Dr. Alex Burton-Johnson.

“İki üç yıl arayla gerçekleştirdiğimiz devasa arazi gezileri ile Dünya’nın dibinde birkaç ay geçiriyorum. Çift motorlu ufak bir uçakla Antarktik üssümüze varıyorum. Güvenlik ve lojistikten sorumlu uzman tur rehberimle buluştuktan sonra kar motorlarını ve kızaklarımızı yiyecek ve malzemelerle doldurup keşif alanına gidiyoruz. Keşif alanları bazen üssümüzden yüzlerce kilometre uzakta olabiliyor. Amacımız bölgenin jeolojik haritasını çıkarmak”.

“Her gün dışarı çıkıyoruz, tırmanıyoruz, kayalardan parçalar alıp bu numuneleri getiriyoruz. Antarktika’nın nasıl oluştuğunu anlamaya çalışıyoruz. Keşiflerin en güzel yanı ise daha önce kimsenin buralara gelmemiş olması”.

6)Yanardağ Uzmanı

Londra Üniversitesi Akademisi yanardağ uzmanı Dr. Emma Liu.

“Volkanlar tarafından salınan gazların kimyası üzerinde çalışıyorum çünkü bu veriler volkanların çok ötesinde neler olduğunu anlamamıza ve patlamaları önceden tahmin etmemize yardımcı oluyorlar. Volkanlardan direkt olarak numune almak çoğu zaman mümkün olmuyor, mantıklı da değil zaten, bu yüzden yüksek menzilli ve yüksek irtifalı dronlar kullanıyoruz.

Dronları gaz bulutlarının içine uçuruyoruz, ölçümler yapıyoruz, numuneler topluyoruz ve sonra mesafeli ve güvenli bir şekilde dronları geri çağırıyoruz”.

“Mesleğim sayesinde muhteşem yerler görüyorum. Geçen yıl dört kere Papua Yeni Gine’ye gittim mesela. Orada Manam volkanlarının büyük miktarlarda karbondioksit salınımı yaptığını tespit ettik. Yerel topluluklarla çalışmak bir ayrıcalıktı. Onların bizden ve ekipmanlarımızdan etkilendiği ölçüde biz de onlardan ve güzel kültürlerinden etkilenmiştik.

Orada kalıcı bir etki bıraktığımızı düşünüyorum, çünkü bizden sonra ileride yaşanabilecek volkanik felaketlere karşı Toplumsal Felaketlere Hazırlık Komitesi’ni kurdular. Buna önayak olmak harika bir duyguydu”.

Ceyhun Tokmak

40 Milyon Yıl Öncesine Ait Unutulmuş Bir Kıta Yeniden Keşfedilmiş Olabilir !

40 Milyon Yıl Öncesine Ait Unutulmuş Bir Kıta Yeniden Keşfedilmiş Olabilir !

Laboratuar Yapımı Sonic Kara Delik Hawking’in Tahminlerini Onayladı