Hypatia, bilge bir danışman ve büyük bir öğretmen olarak tanınmıştır. Kendisi dünyanın ilk kadın matematikçisidir. Hayatı oldukça iyi bir şekilde kayda alınmıştır. Kariyerinin zirvesindeyken o kadar ünlü olmuştur ki ona gönderilen mektuplar “Filozofa” şeklinde yazılmıştır. Peki İskenderiyeli bu zeki kadın kimdi? Paralabani üyeleri onu neden öldürdü?
İskenderiyeli matematikçi; Theon kızı Hypatia, m.s. 370-415 yılları arasında yaşamıştır. Babasının çalışmaları(günümüz gelişmeleri göz önüne alındığında); her ne kadar “küçük”, “değersiz” ve “özgün olmayan” şeklinde tanımlanmıştır. Ama Hypatia’nın yaptığı çalışmalar; onu, döneminde çok tanınan bilim insanlarından biri haline getirmiştir.
Hypatia’nın biyografisini yazan Damascius’a (458-538) göre; Hypatia, Platon ve Aristoteles’in yazıları üzerine dersler vermiştir. Hypatia’nın çağdaşı olan Konstantinapolisli hristiyan tarihçi Sokrates, Hypatia’yı “edebiyat ve bilimde büyük başarı elde eden ve döneminin bütün filozoflarından çok daha ileride olan biri” şeklinde tanımlamıştır.
‘Filozof’ Hypatia’nın, bir pelerin giyip bazen doğaçlama dersler verdiği söyleniyor. Hypatia, Ptolemais’in dönemindeki Piskoposlardan biri olan Synesius da dahil olmak üzere Akdeniz’in dört bir yanından pek çok öğrenciye ders vermiştir.
Neoplatonist düşünme tarzı
Hypatia, felsefesi ve matematiksel bulgularıyla akranları arasında ön plana çıkmıştır. İskenderiye’deki Platonist okulunun başına geçmiştir. Ve farklı dinlere mensup zengin erkeklere ders vermiştir (bütün öğrencileri erkektir). Hypatia çevresindeki güç mücadelesine karşı taraf olma konusunda dikkatli davranmıştır.
Ve her iki tarafta da dostları olduğundan emin olmuştur. Bu gibi durumlardan ötürü Hypatia, maneviyata daha faik bir biçimde yaklaşmayı tercih etmiştir. Dini eğitim yerine örgün eğitimi tercih etmiş. Ve pagan statüsünü pekiştirmiştir. Hypatia’nın derslerinin popülerliği, bilim insanı olarak şöhreti ve çalışmaları ise hem övünç hem de kıskançlık getirmiştir (Özellikle de İskenderiye piskoposu Cyril’in kıskançlığını getirmiştir).
Paganizmin sonu
Mart 415 yılında ,paralabani çete üyeleri seyahat eden Hypatia’yı vagonundan alıkoyarak kiliseye götürdü. Vahşice katledip uzuvlarını bile ateşe attılar. Soktares Scholasticus’a göre bu cinayet, Hypatia’nın siyasi kıskançlığından ötürü vuku bulmuştur. Fakat kendisi Hypatia’nın paganistliğini hesaba katmamıştır.
Piskopos Cyril’in, Hypatia’nın öldürülmesine yönelik doğrudan bir talimat verdiğine dair bir kanıt bulunamamıştır. Fakat genel kanı Cyril’in, Hypatia’nın öldürülmesi için kendi piyadelerine emir verdiği şeklindedir.
Hypatia’nın ölümünden sonra İskenderiye okulu kapatılmıştır. Ve entelektüel hayat kavramı sona ermiştir. İskenderiyr, helenistik felsefenin son yuvası yok olmuştur. Ve Cyril terör rejimini güçlendirmiştir. Ayrıca,Hypatia’nın cinayetine dahil olduğundan ötürü hiçbir ceza almamıştır.
Parabalani adlı çete ise Roma İmparatorluğu kararnamesi ile 800 kişiden 500 kişiye düşürülmüştür. Cyril Hristiyanlığın mücadelesinde bir kahraman olarak selamlanırken Hypatia’nın getirdikleri, dört yüzyıldan fazla bir süre boyunca unutulmaya mahkûm kalmıştır.
Burak Hüseyin Ekseli