Tesla CEO’su Elon Musk, teknoloji dünyasının en vizyoner ve tartışmalı isimlerinden biri. Kendisi, elektrikli araçlar, uzay araştırmaları, otonom sürüş, yeraltı ulaşımı, güneş enerjisi ve yapay zeka gibi pek çok alanda devrim yaratacak projelerin arkasındaki beyin. Ancak Musk’ın bu projeleri zamanında hayata geçirmesi konusunda sıkıntılar yaşadığı da bir gerçek.
Peki, Elon Musk’ın geciken projeleri neler? Bu projelerin durumu nedir?
Bu projeler Tesla’nın ve diğer Musk şirketlerinin geleceğini nasıl etkileyecek?
Bu soruların cevaplarını haberimizde bulabilirsiniz.

Cybertruck: Elektrikli kamyonet
Tesla’nın elektrikli kamyoneti olan Cybertruck, 2019 yılında tanıtıldığında büyük ilgi görmüştü. Cybertruck’ın tasarımı, performansı ve fiyatı, elektrikli araç pazarında yeni bir standart oluşturacağı iddiasındaydı. Ancak Cybertruck’ın üretimi ve teslimatları beklenenden çok daha uzun sürdü. Tesla, 2020 yılında Cybertruck’ın üretimine başlayacağını ve ilk teslimatları 2021 yılında yapacağını duyurmuştu. Ancak bu planlar gerçekleşmedi.
Tesla, Cybertruck’ın üretimi için Texas’ta yeni bir fabrika kurdu. Bu fabrika, Gigafactory adı verilen ve Tesla’nın diğer araçlarının da üretildiği dev bir tesis oldu. Ancak Gigafactory’nin inşaatı ve üretim bandının hazırlanması beklenenden daha uzun sürdü. Tesla, 2021 yılının sonuna kadar Cybertruck’ın üretimine başlayamayacağını açıkladı. Bu da Cybertruck’ın teslimatlarının 2022 yılına ertelendiği anlamına geliyordu.

Cybertruck’ın üretimine başlanması için 2 yıl bekleyen Tesla hayranları, nihayet 2023 yılının Temmuz ayında sevindirici bir haber aldılar. Elon Musk, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, ilk Cybertruck’ın Texas’taki Gigafactory’den çıktığını duyurdu. Bu paylaşıma eklediği fotoğrafta da Cybertruck’ın son halini gösterdi. Musk, Cybertruck’ın ilk teslimatlarının Eylül ayında yapılacağını söyledi. Ancak bu teslimatların ne kadarlık bir kısmının gerçekleştirileceği belli değil.
Cybertruck’ın üretimi ve teslimatları konusunda yaşanan gecikmeler, Tesla’nın rakiplerine karşı avantajını kaybetmesine neden olabilir. Zira elektrikli kamyonet pazarında rekabet giderek artıyor. Ford’un F-150 Lightning, GMC’nin Hummer EV, Rivian’ın R1T gibi modelleri de piyasaya çıkacak veya çıkmış durumda. Bu modellerin fiyatları, performansları ve tasarımları da Cybertruck ile rekabet edebilecek düzeyde. Tesla’nın Cybertruck ile pazar payını koruyabilmesi için hızlı davranması gerekiyor.
Tam otonom sürüş: Robotaksi hayali

Elon Musk’ın en iddialı projelerinden biri de tam otonom sürüşe sahip Tesla araçları. Musk, Tesla araçlarının gelecekte insan müdahalesine ihtiyaç duymadan sürüş yapabileceğini ve robotaksi olarak hizmet verebileceğini vaat etti. Ancak bu vaatlerin gerçekleşmesi için Tesla’nın yapay zeka, yazılım ve donanım alanlarında büyük bir ilerleme kaydetmesi gerekiyor.
Tesla, otonom sürüş konusunda 2016 yılında büyük bir adım attı. Tesla araçlarına Autopilot adı verilen bir sistem ekledi. Bu sistem, araçların şerit takibi, hız ayarı, fren yapma, şerit değiştirme gibi bazı sürüş fonksiyonlarını otomatik olarak yapmasını sağladı. Ancak Autopilot sistemi, tam otonom sürüş anlamına gelmiyordu. Tesla araçları, sürücünün dikkatini ve müdahalesini gerektiriyordu. Ayrıca Autopilot sistemi, bazı kazalara da sebep oldu.
Elon Musk, 2016 yılında yaptığı bir açıklamada, Tesla araçlarının iki yıl içinde tamamen otonom sürüşe geçeceğini öngörmüştü. Ancak bu tahmin gerçekleşmedi. Tesla, otonom sürüş konusunda geliştirmeler yapmaya devam etti. 2019 yılında Tesla araçlarına Full Self-Driving (FSD) adı verilen bir yazılım güncellemesi getirdi. Bu güncelleme ile araçların park etme, trafik ışıklarına uyma, kavşaklardan geçme gibi daha gelişmiş fonksiyonları yapması sağlandı. Ancak FSD sistemi de tam otonom sürüş anlamına gelmiyordu. Tesla araçları hala sürücü dikkatine ve müdahalesine ihtiyaç duyuyordu.

Tesla’nın otonom sürüş sistemi, uluslararası standartlara göre Seviye 2 olarak sınıflandırılıyor. Bu seviye, aracın bazı sürüş fonksiyonlarını otomatik olarak yapabilmesi ancak sürücünün direksiyon başında olması ve aracı kontrol etmesi gerektiği anlamına geliyor. Tam otonom sürüş ise Seviye 5 olarak tanımlanıyor. Bu seviye, aracın her türlü yol ve trafik koşulunda insan müdahalesine ihtiyaç duymadan sürüş yapabilmesi anlamına geliyor.
Tesla’nın Seviye 5’e ulaşması için daha çok çalışması gerekiyor. Tesla’nın rakipleri de boş durmuyor. Mercedes-Benz, 2022’nin Kasım ayında ABD’de üçüncü seviye otonom sürüş sistemini kullanıma sunacağını duyurdu. Bu sistem, aracın belirli koşullarda tamamen kendiliğinden sürmesine izin verecek. Mercedes’in bu hamlesi, Tesla’ya meydan okuduğu şeklinde yorumlandı.
Elon Musk’ın bir diğer iddiası da robotaksi konusundaydı. Musk, 2019 yılının Nisan ayında Palo Alto’da düzenlenen Tesla Autonomy Day’de 2020 yılına kadar yolda bir milyondan fazla robotaksi olacağını vaat etti. Robotaksi, tam otonom sürüşe sahip Tesla araçlarının Uber gibi bir platformda paylaşımlı olarak kullanılması anlamına geliyordu. Bu sayede Tesla sahipleri araçlarını kullanmadıkları zamanlarda robotaksi olarak kiraya verebilecek ve gelir elde edebileceklerdi.
Musk son olarak 2022 Nisan ayında, direksiyon simidi veya pedalları olmayan bir aracın önümüzdeki iki yıl içinde yani 2024 yılında seri üretime başlayacağını iddia etti, ancak daha önce de, 2019’da robotaxi’nin 2020’de geleceğini iddia etti. Ancak bu proje de henüz hayata geçmedi.
Hyperloop: Yeraltı ulaşımı

Elon Musk’ın en fantastik projelerinden biri de Hyperloop. Hyperloop, yeraltında vakumlu tünellerde saatte 760 mil hıza ulaşabilen kapsüllerle yolcu ve yük taşımayı amaçlayan bir ulaşım sistemi. Musk, bu projeyi 2013 yılında ortaya attı ve ulaşımda devrim yaratacak bir fikir olarak tanımladı. Hyperloop ile San Francisco ve Los Angeles arasındaki seyahat süresinin 30 dakikaya inebileceği iddia edildi.
Musk, Hyperloop projesini kendisi gerçekleştirmek yerine başka şirketlere ve üniversitelere açtı. Bu sayede Hyperloop konsepti üzerinde çalışan pek çok girişim ve kuruluş ortaya çıktı. Bunlardan bazıları Virgin Hyperloop, Hyperloop Transportation Technologies, TransPod gibi şirketlerdi. Bu şirketler, Hyperloop teknolojisini geliştirmek ve test etmek için çeşitli ülkelerde izinler aldılar. Ancak henüz tam anlamıyla işleyen bir Hyperloop sistemi yok.
Elon Musk’ın kendisi de Hyperloop projesinden tamamen vazgeçmedi. Musk’ın kurduğu The Boring Company adlı şirket, yeraltında tüneller kazarak Hyperloop sistemini hayata geçirmeyi hedefliyordu. Musk, bu şirketin tünelleri, mevcut tünel açma sistemlerinin çoğundan daha hızlı ve verimli bir şekilde kazabildiğini iddia etti. The Boring Company, bazı şehirleri Hyperloop tünelleriyle birbirine bağlama planları yaptı. Bu planlar, yatırımcıların ilgisini çekti ve şirket, 2021 yılında 120 milyon dolarlık hisse satışına izin verdi.

Ancak The Boring Company’nin planları da gerçekleşmedi. Şirket, Washington DC ve Los Angeles için olan planlarını iptal etti. Şirketin sadece Las Vegas’ta bir tünel projesi tamamlandı. Ancak bu proje, Hyperloop konseptinden çok uzaktı. Bu projede Tesla araçları, yeraltındaki tünellerde normal hızlarda sürüş yapıyordu. Bu da pek çok eleştiriye neden oldu.
Hyperloop projesi, Elon Musk’ın en vizyoner ve en zor projelerinden biri olarak görülüyor. Bu proje, teknik, mali, yasal ve sosyal pek çok engelle karşı karşıya. Bu engellerin aşılması için daha çok zaman ve kaynak gerekiyor. Ancak Elon Musk’ın bu projeyi hayata geçirme konusundaki kararlılığı da biliniyor.
Diğer geciken projeler

Musk’ın geciken projelerinin başında; Sosyal medya uygulaması X, CO2’yi roket yakıtına dönüştürme programı, güneş panelli çatılar yer alıyor. Ancak Elon Musk’ın geciken projeleri bunlarla sınırlı değil. Musk’ın başka pek çok projesi de var ki bunların da durumu belirsiz.
Bunlardan biri de her şeyi kapsayan bir sosyal medya uygulaması olan X. Elon Musk’ın Twitter’ı satın almasının “her şey uygulaması” olan X’in oluşturulmasını hızlandıracağı söylenmişti. Ancak bu uygulamanın üretim planları belirsizliğini koruyor.
Bir diğeri de Space X’in karbondioksiti (CO2) roket yakıtına dönüştürerek atmosferden çıkarmak için bir program üzerinde çalıştığı proje. Elon Musk, bu projenin 2021’in Aralık ayında duyurmuştu. Bu proje, Mars görevi için önemli olacağını söylemişti. Ancak bu projenin devamlılığına dair bir bilgi alınmadı.
Bir başkası da SolarCity’nin Tesla tarafından satın alınmasının ardından güneş panellerinin daha hızlı bir şekilde kurulacağı proje. Elon Musk, bu projeyi 2016 yılında duyurmuştu. Ancak Tesla’nın güneş panelli çatı üretimi hedeflerine ulaşamadığı biliniyor.
Gecikmeler Tesla’nın geleceğini nasıl etkileyecek?

Sonuç olarak Elon Musk’ın geciken projeleri, iş dünyasında ve teknoloji çevrelerinde büyük bir tartışma konusu haline geldi. Musk, bazı projelerini zamanında tamamlama konusunda pek başarılı olamadı. Elon Musk’ın projelerindeki gecikmeleri eleştirenler olduğu kadar onun inovasyon ve teknoloji alanında yaptığı devrim niteliğindeki çalışmalara odaklanılması gerektiğini savunanlar da var.
Gecikmelerin Tesla’nın ve diğer Musk şirketlerinin rekabet avantajını nasıl etkileyeceği merak konusu olsa da şirketler, finansal açıdan iyi durumda görünüyor. Özellikle Tesla, 2023 yılının ikinci çeyreğinde beklentileri aştı. Şirketin Model 3 ve Model Y araçlardan yaklaşık 480 bin araç ürettiği ve bu araçların 466 binden fazlasını teslim ettiği açıklandı. Bu, Tesla için önemli bir gelişme. Şirket, bu yıl içinde 1,8 milyon aracı teslim etmeyi hedefliyor.
Elon Musk’ın geciken projeleri, onun vizyonunu ve cesaretini gösteriyor. Ancak bu projelerin gerçekleşmesi için daha çok çalışma, sabır ve destek gerekiyor. Elon Musk’ın hayalleri, teknoloji dünyasını değiştirebilecek potansiyele sahip. Ancak hayallerin gerçeğe dönüşmesi için zaman ve kaynak gerekiyor. Elon Musk’ın geciken projelerinin gelecekte nasıl sonuçlanacağını hep birlikte göreceğiz.