Avusturalya’da bir çölde kurulu olan yeni bir gözlem evi adeta tarih yazıyor. Bir yıl gibi bir süre içerisinde uzaydan hızlı radyo patlamaları olarak isimlendirilen 20 gizemli sinyal yakalamayı başardı. Bulunan radyo sinyalleri daha önce tespit edilmiş sinyallerden farklı.
Böylece, şimdiye kadar kaydedilen radyo patlamalarının sayısı neredeyse ikiye katlandı. Aynı zamanda gözlemevi şimdiye kadar tespit edilmiş olan en parlak ve en yakın hızlı radyo patlamalarını tespit etti.
Swinburne Teknoloji Üniversitesi ve OzGrav ARC Mükemmeliyet Merkezi’nden astrofizikçi RyanShannon , “Hızlı radyo patlamalarının kendi galaksimizden değil, evrenin öbür ucundan geldiklerini kanıtladık ” dedi.
Hızlı radyo patlamaları (FRB’ler) uzayın en ilginç gizemlerinden biridir.
Yüzlerce milyon güneş kadar enerji üreten bu sinyaller son derece güçlüdür. Aynı zamanda son derece kısa olan sinyaller sadece milisaniye sürmektedir. Çoğu da herhangi bir uyarı olmadan bir kez gerçekleşmektedir. Bu da sinyallerin tahmin edilemeyeceği anlamını taşıyor. Bu nedenle astronomlar gözlemleri planlayamıyor.
Göreceli olarak dar görüş alanı olan bir radyo teleskobu, bu patlamalardan biri ortaya çıktığında gökyüzünün tam olarak doğru kısmına bakmıyorsa, patlamayı göremeyecektir. Yeni kurulan ASKAP’ın (Australian Square Kilometre Array Pathfinder) elde ettiği bu yeni verilerden önce sadece 34 FBR kaynağı kaydedilebildi.
Teleskop dizisi yaklaşmakta olan Kare Kilometre Dizisi için teknoloji yol gösterici projesidir ve sadece Ocak 2017’de gözlemlerine başlamıştır. Çok yeni olmasına rağmen oldukça ilginç bir teknolojiyle donatılmıştır. Ekip kurulan bu yeni sistem sayesinde her bir patlamanın yaydığı ışığı yakından analiz ederek gizemli uzay sinyalleri hakkında daha fazla bilgi edindi.
Bu sinyaller sadece birkaç milisaniye sürmekle birlikte yaydıkları radyasyon birkaç yüz milisaniyenin ötesinde. Bu da patlamanın evrende bulunan birçok maddeden geçtiğini göstermektedir.
Araştırma ekibine göre, bu dalga boyu okumaları takımın yakaladığı FRB’lerin en az 7 milyar ışıkyılı uzaklıkta olduğunu gösteriyor. Radyasyonun gelişinin zamanlaması, bilim adamlarının galaksiler arasındaki gaz hakkında daha fazla bilgi edinmesini sağladı.
Bunlar aynı zamanda çalışılması oldukça zor galaksiler arası ortamlardır. Tüm çalışmalara rağmen hala FBR’leri yaratan şey ve nereden geldiği bilinmiyor. Eğer tespit edildiği gibi FBR’ler çok uzaktan geliyorsa ve dünyadan görüntülenebiliyorsa, bu onları inanılmaz ölçüde parlak bir nesne yapacaktır.
Bu bilmeceyi çözebilmek için bir sonraki adım, sinyallerin hangi galaksiden geldiğinin tespit edilmesi olacaktır. Ekip patlamaların yerini en az binde bir dereceye kadar bulmayı hedefliyor.
