Bu metin “teori” kelimesinin ne anlama geldiğini kavramanın esaslarını ve teorilerin nasıl geliştiği ele alacaktır. Metinde, teorinin tanımına ek olarak, akademik ya da bilimsel bir içerikte teori oluşumunun basamakları hakkında da kısaca bilgi verilecektir.
Teori bize anlayış kazandırmak için kullandığımız bir yöntemdir. Teorinin başlıca amaçlarından biri “neden?” sorusuna bir cevap sağlamaktır. Bir konudaki bilginizi artırmak, fikir ve düşüncelerinizi tazeleyip düzenlemekiçin “neden?” sorusunu sormak gelişmeye ve öğrenmeye ihtiyaç duyan herkes için önemli bir adımdır.
“Neden?” sorusu çocukların sorduğu ilk sorulardan biridir:
- “Şimdi uyumak için hazırlanır mısın?” … “Aa neden?”
- “Kar neden soğuk?”
- “Neden yarın okula gitmek zorundayım?”
- “Gökyüzü neden mavi?”
Çocuklar tarafından sorulan bu tarz soruların bir sonu olmayabilir. Genellikle uygun bir cevap bulmak ya da cevabı bulabilecekleri bir kaynak sunmak yorucu ve hatta sinir bozucu olabilir, bazense kısaca “Eh, bu böyledir!” diyerek geçiştirmeli cevapları kullanırız.
Öte yandan bu gibi soruların temelinde yatan şey bir çocuğun etrafındaki dünyayı tanıma ve etrafındaki şeylerin ne olduğuna, neden bu şekilde olduklarına dair kendi teorilerini kurma girişimleridir. Bu nedenle, teoriyi tanımlarken “neden?” sorusunu göz önünde bulundurmak önemlidir. Ancak bir teori bundan çok daha derindir.
İlginizi çekebilir: 45 Yıllık Bir Araştırmaya Göre, Akıllı Çocuklar Yetiştirmek İçin Gerekenler
Aşağıda belirtilen cümleler bize teoriyi tanımlamada yardımcı olabilirler.
- Teori anlayış kazandırmak ve bir neden açıklama girişimidir.
- Teori “herhangi bir” açıklama değildir. Teori, bir dizi fikir ortaya atıldığında ve bu daha geniş bir insan topluluğu tarafından kabul görüldüğü zaman var olur.
- Bir teori mutlaka gerçeklere dayalı olmak zorunda değildir, sonuçta dünyayı nasıl gördüğümüz, nasıl anlayıp açıklamalar sağladığımız kültürel kökenlerimizden ileri geliyor.
Teoriyi Anlamak
Katı bir kural olmamasına rağmen, modern bir teori genellikle akademisyenler ve bilim insanları tarafından adım adım geliştirilir. Şunu bilmek önemlidir ki teorinin gelişme sürecindeki adımların, tıpkı bu sayfada da listelendiği gibi ardışık olmaları, yani bir adımın sonuncuyu takip etmesi gerektiği düşünülmüştür.
- Gözlemden Anlamaya
- Gözlem (Genellikle Etki)
- Tanım
- Olası Teoriler (Hipotezler)
- Okuma (Bireysel Anlayışı İçeriğe Katmak)
- Araştırma
- Daha Fazla Okuma
- Bir Hipotezi Reddetme, Kabul Etme ya da Düzenleme
- Teori -nedeni anlamak- Ve Geniş bir Topluluğun Onayı
İlginizi çekebilir: Günümüzde Yaşayan Türk Bilim İnsanları ve Akademik hayatları
Gözlem ve Tanımlama
Gözlem bireysel ya da profesyonel tecrübe ve daha kapsamlı okumalar içerebilir. Bizim genelde gözlemlediğimiz sebep değil, etkidir. Araştırma yapmada gözlem önemli bir araştırma metodudur.
Gözlemden sonraki adımda neler olduğunun “göründüğü” Tanım evresidir. Tanım, bizlere yüzeysel bir bakış açısı sağlar, tıpkı meşhur elma hikayesinde yeredüşen bir elmanın düşüşünü gözlemleyen Isaac Newton’ın bu olay sayesinde günün birinde evrensel olarak kabul edilecek olan Yerçekimi Teorisi’ni bulması örneğindeki gibi.
Hipotez – Araştırma Sorusu
Gözlem ve Tanımı takiben, “neden” e dair geçici bir anlayış formüle edilebilir, ki bu Hipotez ya da Araştırma Sorusu olarak kabul edilir. Bu genelde sebebi anlamak için yapılmış bir adımdır. Örneğin, ‘neden’ elma zemine düştü?
Okuma ve İçeriğe Yerleştirme
Çeşitli kaynaklardan okuma yapmak önemlidir ve okuma esasen olgular dizisinin herhangi bir evresinde yapılabilir. Okuma araştırmacıya bilgilerini içeriğe katma imkanı sunar. Bir araştırmacı için alışılmış olan araştırmadan önce ciddi okumalar yapmasıdır.
Ayrıca, konu hakkında yapılan okumalar esnasında yeni bir araştırma sorusuna ulaşmak da muhtemeldir. Araştırmacı konu hakkında etraflıca bilgi alma adına okumalar yaparken, var olan bilgi ile ulaşılmak istenen bilgi arasında bir “boşluk” keşfedebilir.
Araştırma
Bu aşamada hipotez “test” edilir ya da araştırma sorusu keşfedilir. Doğa bilimcileri için, kontrollü bilimsel deneyler gerçekleştirilir, bu deneyler de tekrar tekrar aynı ya da benzer sonucu vermelidir. Sosyal bilimci ya da sosyal araştırmacıları içinse bu tarz deneyler daha zor ve hatta bazen düzenlemesi imkansız olabilir. Bununla beraber, sosyal bilimcinin araştırma sorusunu sorgulamada kullanabileceği pek çok araştırma aracı vardır.
Hipotezi Kabul Etme, Reddetme ya da Düzenleme
Bilimsel araştırma içinde araştırma yapıldıktan sonra, bu hipotezi kabul etme, reddetme ya da düzenlemeye neden olabilir. Sosyal bir araştırmacı için bu süreçte yer alabilecek sağlam sonuçlar olmayabilir, bu sebeple araştırmanın daha fazla araştırmaya muhtaç olması ya da daha fazla soruların sorulması olağandır. Kesin cevaplar bulmak zor olabilir çünkü ortada bir dizi neden olabilir, üstelik bu nedenler zaman içinde değişebilir.
Hem bilimsel hem de sosyal araştırma bulgularının kabul edilmeden önce iyice tartışılması bu açıdan oldukça önemlidir. Bu süreç genel olarak araştırma sonuçlarının daha geniş bir toplulukla beraber ‘tartışılmasıyla’ yürütülür, örneğin alanla ilgisi olan başka araştırmacılar ve akademisyenler bu süreçte yer alır. Akademide bu, güncel bulguların ve araştırılma belgelerinin seminer ve konferanslarda sunulmasını içerebilir. Bu aynı zamanda şu anlama gelir; araştırma izole edilmez ve diğer akademisyenler benzer çalışmalar yürütebilirler vb.
Yayımlama
Daha geniş akademik topluluklar kısmen de olsa akademik materyalleri, araştırma dergilerini, kitap bölümlerini ve makaleleri inceleler ve / veya bunlara katkıda bulunurlar.
Önemli olan bu tür bölümlerin yayımlanmasından önce aynı alanda uzman diğer araştırmacılar tarafından denetlenmesi ve sunulan araştırmanın titizlikle tartışılmasıdır. Burada, araştırmacıdan yayımdan önce araştırmasını gözden geçirmesi istenebilir, ya da araştırma reddedilebilir. Ancak araştırma yayımlandıktan sonra bu tür düşünceler fikir sisteminin bir parçası olurlar.
Belirli konular hakkındaki teorilerin süresi bitmiş ya da bunlar demode olabilirler. Toplum değiştikçe, ek bilgiler keşfedilebilir ya da teoriler ve ‘neden’ e dair olan tutumlar da değişir. Durum böyleyken, şunu hatırlamakta fayda var ki zaman içinde teoriler gözden düşebilir, çünkü bir konudaki düşünceler değişime uğrayabilir. Buna iyi bir örnek olarak Sigmund Freud’un çalışmalarını söyleyebiliriz.
Sosyal Anlayış
Toplum ve insan davranışları üzerine bir anlayış kazanmak, doğal olayların genelde daha tutarlı davrandıkları doğa bilimlerini anlamaktan çok daha problematiktir (sonuç olarak insanlar tutarsız varlıklardır ve toplum sürekli değişir).
Bu alana dair akılda tutulması gereken bir diğer şey, oluşturulmuş teori ve anlayışlar insanlara ya da bu teorileri o dönemde, zaman ve mekana bağlı olarak yazan insanlara özgüdür.
Diğer bir deyişle, bu insanların mensubu olduğu toplum, kültürel ve ekonomik etkiler bu teorilerin üretilmesinde etkin faktörlerdendir. Tıpkı bizlerinki gibi, bu insanların da gözlemleri taraflı, yani bizzat onların gözünden, varsayımlara ve geçmiş deneyimlere dayalıdır. İşte bu sebeple, fikir ve teoriler üzerine inşa edilerek genişletilebilir, ya da tam tersi gözden düşürülerek kuşkuyla yaklaşılabilir ürünlerdir.
Ancak öyle olsa bile, bazı teorik bakış açıları, mesela Sigmund Freud ve çalışmaları, toplum içinde düşünme yapımızda, anlayışımızda güçlü etkiler bırakabilir. Kendimiz hakkındaki bakışımız, toplum değiştikçe değişir ve zamanla evrilir.
Eğitim insan, toplum, doğal dünya işlerinin neden ve nasıl işlediğine dair bir anlayış kazanmaktır. Eğitilmiş olmak bize etrafımızdaki dünya üzerine düşünme ve kendi bakış açımızı yansıtarak olan değişikliklerin farkında olmayı ve asla ‘neden?’ sorusunu sormayı bırakmamızı sağlar.
Teorik ve pratik ne demek?
Pratik bilgi, günlük uygulamalı deneyimlerle elde edilen bilgidir. Başka bir deyişle, pratik bilgi bir şeyler yaparak kazanılır; büyük ölçüde gerçek hayattaki çabalara ve görevlere dayanmaktadır. Öte yandan teorik bilgi, akıl yürütmeyi, teknikleri ve bilgi teorisini öğretir.
Pratik bilgi bir şeyler yaparak kazanılırken, teorik bilgi örneğin bir el kitabı okuyarak kazanılır.
Gerçek hayattan örnekler:
Pratik bilgi ve teorik bilgi, bilgiye tamamen farklı iki yaklaşımdır.Teorik bilgi, temel kavramları anladığınızı ve bir şeyin nasıl çalıştığı ve mekanizması hakkında bilgi birikimine sahip olduğunuzu garanti edebilirken, sizi ancak pratik yapmadan, aktiviteyi yapabileceği kadar iyi yapamayacak kadar ileri götürür.
Pratik bilgi, bir şeyi nasıl yapacağınızı bilmek yerine gerçekten yapabileceğinizi garanti eder.
Teorik bilgi: (Bunu bilin)
- Bir pasta pişirebileceğimi biliyorum
- Bisiklete binmek için pedal çevirmem ve iyi bir dengeye sahip olmam gerektiğini biliyorum.
- Ata binmek için güçlü bacaklarım olmalı ve sımsıkı tutmam gerektiğini biliyorum.
Pratik bilgi: (NASIL’ı bilir)
- Bisiklete NASIL binileceğini biliyorum
- NASIL futbol oynanacağını biliyorum
- Ata NASIL binileceğini biliyorum
İlginizi çekebilir: Yaratıcı Fikirler Üretmek için Bu 5 Adım 1940’tan beri kullanılmaktadır
Hatice Kübra NAKİR