Diğer Galaksilerdeki Fotonların Neden Dünya'ya Ulaşmadığı Bulundu.

IKBFU’nun Fiziksel ve Matematiksel Bilimler ve Bilişim Teknolojileri Enstitüsü’nden doçent Andrey Saveliev de dâhil olmak üzere uluslararası bir bilim ekibi, intergalaktik alanda bulunan hidrojenle etkileşime giren fotonların davranışını simüle etmeye yardımcı olan bir bilgisayar programı geliştirdi.

Andrey Saveliev “Evrende, yoğun bir şekilde çok güçlü gama ışını akışı üreten blazarlar gibi ekstra galaktik nesneler var. Bu oluşan akışların fotonlarından bazıları Dünya’ya ulaşıyor.

Söylenene göre bazıları direk olarak bazıları ise yol boyunca önce elektronlara sonra tekrar fotonlara dönüşerek Dünya’ya ulaşıyor. Buradaki sorun şu ki matematik olarak bize ulaşan fotonların sayısının gerçekte olandan çok daha fazla olması gerekiyor.

*Diğer Galaksilerden Gelen Fotonların Neden Dünya’ya Ulaşmadığı Keşfedildi*

Andrey Savelyev’e göre bugün bilim insanları bunu iki sebebe bağlıyor.

Birincisi elektronlarına ayrılan fotonlar (bilindiği üzere elektronlar nötr değil yüklü parçacıklardır.) manyetik bir alana girip yörüngelerinden sapıyor ve tekrar foton haline gelseler bile Dünya’ya ulaşamıyorlar.

İkinci sebep parçacıkların elektromanyetik bir alana girdiklerini değil intergalaktik alanda ‘akan’ hidrojen ile bağlantı kurduklarını söylüyor.

Ekipteki bilim insanları “Birçok insan uzayın tamamen boş olduğuna ve galaksiler arasında hiçbir şeyin olmadığına inanıyor. Aslından orada çok fazla plazma halinde hidrojen –diğer bir değiş ile aşırı sıcak hidrojen –bulunuyor. Ve raporumuz parçacıkların bu plazma ile nasıl etkileşime girdiği hakkındadır.

İntergalaktik uzaydaki parçacık davranış modelleri

İntergalaktik uzaydaki parçacık davranış modellerini hesaplayan özel bir bilgisayar programı var. Plazma ile etkileşim durumunda olayların nasıl geliştiği ile ilgili birkaç olası seçeneği göz önüne alarak bu programı geliştirdiğimizi söyleyebiliriz.”diyor.

Ne yazık ki şuan bu hesaplamaları deneysel olarak doğrulamamız mümkün değil. Çünkü hala Dünya’da uzaydaki sert koşulları oluşturamıyoruz. Ancak Andrey Savelyev bir gün bunun mümkün olacağından emin. Araştırmanın sonuçları “saf bilim” olarak adlandırılıyor olabilir ancak aslında sonuçların teorik olarak gelecekte pratiğe dökülebileceği belirtilmelidir.

Andrey Savelyev “Maddenin dördüncü hali olan plazmayı araştırmak çok zor. (maddenin üç hali; katı, sıvı ve gazdır.) Ancak ucuz ve çok güçlü bir enerji kaynağı olmasından dolayı insanlığın plazma ile ilgili büyük umutları var. Ve bizim çalışmamız plazma bilgi derlemesine küçük bir katkı sağlıyor. Belki de ilerde etkili nükleer füzyon geliştirmede faydalı olacak.”dedi.

Sonuçlar, Royal Astronomical Society dergisinde yayımlandı.