Dünya’ya yakın asteroit 3753 Cruithne artık gezegenimizin ikinci ayı ve uydusu olarak biliniyor.
Bu asteroit hakkında oldukça önemli olan bir şey, Dünya’nın yörüngesini paylaşmasıdır. Ancak hareketi nedeniyle yörüngesi sabit kalmaktadır ve gezegenimizle çarpışma olasılığı yoktur.
Bilmediğimiz şey, ayın dünyanın tek doğal uydusu olmadığıdır.
Cruithne ay gibi ya da dünyanın yörüngesinde dolanmakta olan diğer yapay uydular gibi elips şeklinde değil, güneş sisteminin daha iç kısmında at nalı denen bir yörüngede dolanmaktadır.
Cruithne’un Yörüngesi

Bunun neden at nalı yörüngesi olarak adlandırıldığını anlamanıza yardımcı olmak için güneş sisteminde dünyanın güneşin etrafında döndüğü hızda bir yerden baktığımızda bakış açımızdan Dünya gibi durağan görünür.
Basit bir at nalı yörüngesiyle orbit ona doğru hareket eder, ardından döner ve uzaklaşır. O ana kadar uzaklaştıktan sonra Dünya’ya diğer taraftan yaklaşır, döner ve tekrar uzaklaşır.
At nalı yörüngeleri aslında güneş sistemindeki uydular için oldukça yaygındır.
Bu at nalı yörüngesinde dönen Saturn’ün iki uydusu vardır. Aynı şekilde, Dünya’nın ikinci ayıda aynı yörünge şeklinde döndüğünü gözlemleriz.
Cruithne’nin benzersiz özelliği, at nalı boyunca nasıl döndüğüdür.
Cruithne’un güneş sistemindeki hareketini incelerseniz, güneş sisteminde Dünya’nın yörüngesi etrafında, Venüs ve Mars a yaklaşacak kadar karmakarış büyük bir çember şekli oluşturur. Cruithne yılda yaklaşık bir kez güneşin yörüngesine girmekte, ancak Dünya’nın yörüngesinde bu karmaşık halka şeklinin tamamlanması yaklaşık 800 yıl sürer.

Dünyanın İkinci ay’ı ne kadar büyük?
Cruithne bizim ikinci ayımız ama nasıl bir şey tam olarak bilmiyoruz. Sadece 5 kilometre çapında, şu anda Rosetta uzay aracına ev sahipliği yapan ve üzerinde Philae isimli araç bulunan kuyruklu yıldız 67P/Churyumov-Gerasimenko’nun boyutlarından daha büyük.
67P’nin üzerindeki yer çekimi kuvveti çok düşüktür. Üstünde yürümeye çalışmak muhtemelen sizi kozmoza doğru uçurur. Bu nedenle, Philaenin Rosettadan P67 nin yüzeyine inmesi çok zorlu oldu ve Philae’nin inişi planlanandan daha uzak bir yere yapılabildi.
Bu noktadan sonra Cruithne’nin bir görüntü üzerindeki birkaç bulanık pikselden daha fazlası olabileceği gözönüne alındığında orta ölçekte bir gezegen dışı nesne olduğu ve kaşiflerin P67 üzerinde Rosetta ile yaptıkları gibi insanlı veya insansız uzay araçları ile keşifler yapılabileceğini göstermektedir.
Cruithne dünyamıza çarpabilir mi?
Cruithne Dünya’ya çarpsa bile bu, Kretase döneminin sonunda gerçekleştiğine inanılan olaylara benzer bir yok olma süreci olabileceği öngörülüyor. Neyse ki yakınımızda değil, yörüngesi güneş sisteminden dışarı doğru eğilmiştir.
Astrofizikçiler, oldukça yaklaşsa da bize çarpmasının son derece düşük bir olasılık olduğunu simülasyonlar kullanarak gösterdiler.
Ancak Cruithne’nin yaklaşık 8,000 yıl içinde Venüs ile yakın bir karşılaşmaya başlaması bekleniyor.
Dünyanın başka uyduları var mı?
Hikaye burada bitmiyor. Diğer gezegenler gibi, Dünya da kendi çekim kuvvetinden etkilenen bir çok gökcismine ev sahipliği yapar. Astronomerler aslında Dünya’ya ait birkaç başka kuasi-orbital uydu tespit etti. Bunlar, bir süre daha dünyamızın etrafında dolanmaya devam edecekler.
Yeni keşfedilen bu Dünya’nın ikinci ayından güneş sistemi hakkında çok şey öğrenebiliriz. Diğer pek çok asteroit ve kuyruklu yıldız gibi Cruithne de gezegenlerin nasıl oluştuğunu anlamamıza yardımcı olabilir.
20. Yüzyılın sonuna doğru gökcisimlerinin bu kadar garip at nalı yörüngelerine girip orada bu kadar uzun süre kalacağını fark ettik. Bu gökcisimleri güneş sistemi oluşturulurken bu tür etkileşimlerin gerçekleştiğini gösteriyor.
Kaya gezegenlerin Cruithne büyüklüğündeki ve üstündeki gökcisimlerinin çarpışmasıyla büyüdüğü düşünülmektedir.
Bir gün, Cruithne insanları asteroidlere indirmek ve hatta nadir bulunan topraklı metaller için madencilik yapmak için bir uygulama alanı olabilir. En önemlisi de Cruithne bize güneş sisteminin sonsuz olmadığını gösterebilir.
Çeviren: Ayşegül Eryürekli