Diğerkamlık veya Altruism: Bir canlının (aktör) diğer canlı veya canlıların (alıcılar) yararı için gösterdiği davranış. Fedakarlık.
Evrimsel teoriye göre, diğerkamlık var olmamalıdır. Doğal seleksiyon mekanizması, hayatta kalma kabiliyetini ve üremeyi arttıracak şekilde çalışmaktadır. diğerkamlık ise tam tersidir. Bencil olmayan davranışlar gerçekleştiren aktörler, ekstra bir üreme şansıyla ödüllendirilmezler, aksine, diğerkamlık aktör için bir dezavantajdır.
Çayır köpekleri, örneğin bir şahin saldırısında diğerlerini uyarmak için havlar, bundan kendisinin gözle görülür bir çıkarı yoktur. İşçi karıncalar yaşamlarını kraliçeyi beslemek için çalışarak geçirirler. Üremenin en iyi yolu bencil olmaktır. O halde evrimsel süreçte altruisme yol açan genler neden elenmedi?
Siyah kuyruklu bir çayır köpeği, yaklaşan avcıların kolonisini uyarmak için havlar. (Creative Commons’ın izniyle).Onlarca yıldır biyologlar diğerkamlığı evrimsel terimlerle açıklamaya çalışmaktadırlar. Bu açıklamalar şu şekildedir:
Karşılıklı altruism: bir vampir yarasa diğerini kusturur, kendisi de bundan beslenir.
Cinsel seleksiyon: erkek şempanze diğerleriyle yiyeceklerini paylaşırsa dişilere daha çekici görünür.
Akraba seleksiyonu: Altruism, eylemi yapana fayda sağlamayabilir, ancak “kapsayıcı uyum başarısı”nı arttırır. Kapsayıcı uyum başarısı, bireyin akrabalarının üreme başarısından kaynaklı evrimsel başarısıdır.
Evrimdeki Bir Paradoks: Fedakarlık (Diğerkamlık)Akraba seleksiyonu formüle c<r*b olarak dökülmüştür. Formüldeki “r” akraba ilişkisini temsil eder (relatedness). Fedakarlık yapan aktör canlının ödeyeceği bedel, aktör ve alıcı arasındaki “akraba ilişkisinin” fayda süresinden daha az olmalıdır.
Anneler ve çocuklar genlerinin yarısını paylaşırlar, bu yüzdenr ½ dir. Bu oran kardeşler arasında aynıdır, kuzenlerde r1/8 olarak çıkar. Bu formül için biyolog J.B.S. Haldane’e bir soru gelmiştir: “Kardeşin için hayatını tehlikeye atar mıydın?” Haldane şöyle cevaplamıştır: “Hayır, ama iki kardeşim ve sekiz kuzenim için atardım.”
Formüle bir daha bakalım: c<r*b. Altruism bizlere zarar vermekten çok akrabalarımıza fayda sağlamaya devam ettiği sürece ailenin genleri aktarılmaya devam edecektir. Yani bencil olmamamız için evrimsel bir teşvik vardır aslında. Bu da altruizmi evrimsel teorinin altın kuralına yerleştirir: bütün hayat formları ve davranışlar üreme ve hayatta kalmayı destekler.
İnsanlar Açısından Altruismin Önemi
Altruism, insanlara diğer tüm canlılarda olduğu gibi “kapsayıcı uyum başarısı”nda yarar sağlar. Bu da insanlığın başarılı bir evrimsel sonuca ulaşmasında önemli rol oynamıştır ve oynamaya devam etmektedir.
Darwin, bir savaş sırasında askerlerin ordu için kendilerini feda edişlerini evrimin bir paradoksu olarak görmüştür. Birçok açıdan altruism evrimsel mantığa oturur, artık bu “paradoks” bizi yanıltmamaktadır. “Kitlesel fedakarlık” ve “bireysel fedakarlık”lar anlık sonuçlarla sınırlandırılamaz. Toplumların gelişimi, yani insanlığın gelişimi, bireysel veya toplumsal olarak yapılan fedakarlıklarla gerçekleşir.
Diyelim ki bir insan eşi ya da herhangi bir tanıdığı için ölümü göze alıp ona yardım ediyor o kişinin yaşaması ya da içinde bulunduğu sıkıntılı durumdan kurtulması adına kendi hayatını ortaya koyuyor ve bunu başarıyor. Kendisi hayatını kaybederken eşi ya da herhangi o diğer kişi sıkıntıdan kurtuluyor ya da hayatta kalıyor. Bunun cevabını merak ediyorum. Uğruna ölümü göze almadaki sevgi ya da merhameti nereye koycaz? Kendinin hiç bir çıkarı yok.
Bir toplumu ileri taşıyan başlıca unsur bireylerin birbirlerinin çıkarlarını gözetmeleri, korumalarıdır. Sorduğunuz soruda tasvir ettiğiniz bunun daha özelleşmiş halidir.
İnsanların, yabani hayvanları beslemesi, sokak hayvanlarına bakması doğal seleksiyonu engelleyecek. Sağlıksız genlerin populasyonda daha sık rastlanmasına sebep olacaktır. Ayrıca sokak hayvanlarının kontrolsüz çoğalmasına sebep olacaktır. Mesela benim ön görüm : Bundan sonra hayvanlardan insanlara geçen bir hastalığın merkezi malesef İstanbul olacaktır. Çünkü dünyanın hiç bir yerinde bu kadar sokak kedisi ve köpeği yoktur. Temas arttıkça hastalık riski artıyor. Bu üreme kontrolsüzlüğü ile seneye 8 milyon olan (Tahmini rakam) sokak hayvanı sayısı 16 milyon olacak malesef.