Her yıl yeni diyet çeşitleri trend oluyor. Geçmişte kan grubu ve Pioppi diyeti, ketojenik ve glütensiz diyetler bunların içinde en popülerler arasındaydı. Bunlar; insanların mono diyet, kömür detoksu, Noom, aralıklı oruç diyeti ve Fast 800 diyetine yönelmesine yol açtı.
Peki bu yeni diyetler nelerdir ve bunları destekleyecek herhangi bir bilimsel kanıt var mı?
1. Mono diyet

Monotrofik ya da mono diyet, yiyecek alımını et veya meyve gibi tek bir yiyecek grubuyla yahut patates veya tavuk gibi tek çeşit yiyecekle sınırlandırır. Bu diyet türünün bilimsel bir temeli yok ve henüz bununla alâkalı bir çalışma gerçekleştirilmedi. Mono diyete kesinlikle itibar edilmemesi gerekiyor; nitekim bu diyet, bir trendden ibaret.
Beslenmeniz günde tek tip yiyecek ile oldukça kısıtlı hale geldiği için, bu yiyecekten çabucak sıkılırsınız ve otomatikman kilo kaybına uğrarsınız.
Her bir ana yemekte 3’er ve yemek arası atıştırmalık olarak da toplam 3 elma yerseniz, bu 12 elmadan aldığınız besinsel kilojul değeri 4.000 civarında olacaktır, ki bu yaklaşık 950 kaloriye tekabül eder.
Mono diyet beslenme açısından yetersizdir. Tüketilen tek besin çeşidine göre eksikliği söz konusu olan besin çeşitleri değişiklik gösterecektir; fakat uzun süreler boyunca mono diyet uygularsanız, en nihayetinde vitamin ve mineral eksikliği ile karşı karşıya kalırsınız.
2. Kömür Detoksu

Kömür detoksu diyeti, insanların kilolarından “detoks” aracılığıyla kurtulabileceği iddiasındadır. Bu uygulama, kömür içeren çay yahut meyve sularının tüketilmesini ve belirli süreler boyunca aç kalmayı kapsar.
Kesinlikle tavsiye edilmemektedir.
Tıp uzmanları, zehirlenen veya belirli ilaçlara aşırı dozda maruz kalan hastaları tedavi ederken aktif kömür kullanıyorlar. Kömür, vücutta bazı bileşiklere bağlanıp bunları vücuttan uzaklaştırabiliyor. Bununla birlikte, kömürün bir kilo verme yaklaşımı olarak kullanılmasını destekleyecek herhangi bir bilimsel delil bulunmuyor.
Kömür detoksu planları aynı zamanda beslenme kısıtlamaları ve belirli süreler boyunca aç kalmayı da kapsıyor, böylece insanlar kilo verebiliyor çünkü daha az besinsel kilojul kaynağı tüketmiş oluyorlar. Kömür, seçici değildir.
Kimi toksik besinlere bağlandığı gibi bazı ilaçlara ve besinlere de bağlanabilir; bu nedenle, kömürün besin eksikliklerini tetikleme ve/veya bazı ilaçların etkisini azaltma potansiyeli mevcuttur.
Mide bulantısı ve kabızlık kömür kullanımının yan etkileri arasında yer almaktadır.
3. Noom Diyeti

Noom diyeti esasında bir diyet değildir. Kilo kaybına katkıda bulunmak amacıyla davranış değiştirme yöntemlerine odaklanan “Noom Koçu” isimli bir akıllı telefon uygulamasıdır. Kullanıcıların yeme ve fiziksel etkinliklerini izlemelerine olanak verir, destek ve geri bildirim sağlar.
Noom diyeti, bir diyet planı sağlamaz; buna karşın, kullanıcıların tükettikleri yiyecek ve içecekleri uygulama içinde kaydetmelerini sağlar. Daha sonra tüketilen besinlerin ne kadar sağlıklı olduğunu belirtmek için trafik ışığı sistemini kullanır (kırmızı, sarı, yeşil şeklinde).
Noom’un bir avantajı, herhangi bir yiyecek veya yiyecek grubunun tüketilmesine kısıtlama getirmemesi ve kilo vermeye yardımcı olmak hedefiyle sağlıklı yöndeki bir yaşam tarzı davranış değişikliğini teşvik etmesidir.
Noom’un bir dezavantajı ise ücretsiz kısa süreli bir deneme periyodu için uygulama indirilebilirken, 4 aylık üyelik ücretinin yaklaşık 50 dolar olmasıdır. Bunun yanında ek hizmetler de ekstra ücrete tâbidir. Bu nedenle bu yaklaşımın bütçenize uygun olup olmadığını gözden geçirin.
Bir bilimsel çalışma, Noom uygulamasının verimliliğini araştırdı. 35.921 Noom uygulaması kullanıcısı arasından %78’lik bir kısım, vücut ağırlıklarında azalma meydana geldiğini bildirdiler. Bu insanların %23’ü vücut ağırlıklarının %10’dan fazlasını verdiklerini belirttiler.
Her ne kadar çalışmada incelenen veriler gözlemsel olsa ve çalışma, Noom uygulaması kullanıcılarının bu verilerini bir kontrol grubuyla mukayese etmese de sonuçlar umut vadeder nitelikte. Tip-2 diyabete yakalanma riski bulunan yetişkinlerdeki kilo verme girişimlerinde araştırmacılar, %5-10 ’luk bir kilo kaybının ve günde yaklaşık 30 dakikalık aktivitenin bu yetişkinlerde tip-2 diyabete yakalanma riskini yüzde 50 ’den fazla azalttığına ulaştı.
4. Aralıklı Oruç Diyetleri

Zaman kısıtlı beslenme, günün yemenize “müsaade edilen” kısmını sınırlamanızı gerektiren aralıklı aç kalma periyotlarından ibarettir. Bu genellikle, 4 ila 10 saat süren aralıklarla yemek yeme anlamını taşır.
İlgili: Bu Aralıklı Oruç Diyetlerinden Herhangi Birini Denemeden Önce Bunu Okuyun
Bu süreçte enerji kısıtlaması spesifik olarak tavsiye edilmese de normalden daha uzun süreliğine yemek yememenin bir sonucu olarak ortaya çıkar.
Yakın zamanda yayınlanan bir araştırmada öne sürüldüğü üzere, zaman kısıtlı beslenme ile diğer aralıklı aç kalma stratejileri kıyaslandığında gece boyu 10-12 saat aç kalmanın aksine, 16 saat süren bir açlık süresinin kilo vermek anlamında metabolizmaya katkı sağlamanın önünü açtığı belirlenmiştir.
Önceki bazı çalışmalarda zaman kısıtlı beslenmenin vücut yağ miktarının azalmasına, kan kolesterol seviyesinin kontrol altında tutulmasına ve tip-2 diyabet riski işaretçilerinin ortadan kaldırılmasına değil fakat vücut ağırlığının azalmasına katkı sağladığının raporlanmasına karşın; yakın zamanda yayınlanan bu çalışmada araştırmacılar, zaman kısıtlı beslenmenin hem vücut yağ miktarı hem insülin hassasiyeti hem de kan kolesterol seviyesi yönünden umut vadettiğini raporladılar.
Zaman kısıtlı beslenmenin sağlığa etkilerinin düzenli olarak takip edilen 16 saatlik açlık periyotlarına mı yoksa daha kısa bir süreliğine yemek yemenin enerji alımını azalttığından mı kaynaklandığını belirlemek için daha kapsamlı bir araştırma gerekli.
Bu yaklaşımın, sağlıklı bir yaşam tarzına başlamanıza yardımcı olacağı kanaatindeyseniz ve doktorunuz bunu uygulamanıza yeşil ışık yakıyorsa, zaman kısıtlı beslenmeyi bir deneyin. Beslenme ve fiziksel aktivite düzeninizin uzun vadede daha iyi hale gelmesi için yaşam tarzınızda bazı kalıcı değişiklikler yapmanız gerekecektir.
5. Fast 800 Diyet

Michael Mosley tarafından geliştirilen Fast 800 diyeti, “Kan Şekeri Diyeti ”nin yoğun başlangıç aşamasında günlük olarak yalnızca 800 kalori (3,350 kilojul civarında) tüketimini teşvik eder.
Bu işlem sekiz hafta kadar sürer ve sürecin hızlı bir şekilde kilo vermenize ve kan şekeri seviyenizi iyileştirmenize yardımcı olması beklenir.
Diyetin rehber kitabını, 20 Avustralya doları karşılığında elde edebilirsiniz; ya da kişisel değerlendirme, yemek tarifleri, fiziksel egzersizler ve farkındalık egzersizleri, çeşitli araçlar, uzmanlara erişim, çevrimiçi topluluğa katılma ve doktorunuza bilgi sunma olanağı ile uzun vadeli sağlıklı yaşam tavsiyelerini içeren 12 haftalık çevrimiçi programa 175 Avustralya doları karşılığında erişebilirsiniz.
Son iki çalışma, bu iddiaları destekleyen bazı deliller sunuyor:
DiRECT (diyabet geriletici klinik deneme) ve DROPLET (Aşırı kilolu insanlarda düşük enerji tüketimli, beslenme şeklinitümüyle değiştirme uygulaması tedavisi) denemeleri. Bu çalışmalarda, pratisyen hekimler obez olan ve/veya tip-2 diyabete sahip hastalara, formüle edilmiş öğün değişimi aracılığıyla 800 kalorilik bir başlangıç diyeti vermişlerdir.
Hekimler bu uygulamayı, gıda tüketimini aşamalı olarak artırma hamlesiyle sürdürmüşlerdir. Bunun yanında katılımcılar, kilo verme hallerini devam ettirmek üzere yapılandırılmış destek almışlaradır.
Her iki çalışmada da hekimlerin katılımcılara tâbi tuttukları müdahaleler, normal bakım dahilindeki ya daen iyi pratik uygulamalar eşliğinde tedavi altına alınan katılımcıların verilerinin oluşturduğu bir kontrol grubuyla kıyaslandı.
Sonuç olarak bulgular, 800 kalori grubundaki katılımcıların daha fazla kilo verdiğini ve tip-2 diyabetli yetişkinlerin diyabet işaretçilerinin çoğunun kontrol grubundan daha fazla gerilediğini gösterdi.
Bu, uygulamanın yoğunluğu ve günlük diyetin enerji içeriğinin çok sınırlı olması itibarıyla halihazırda beklenendir.
Ancak, sınırlı enerji tüketimi Fast 800 diyetinde sebat edilmesini zorlaştırabilir. Aynı zamanda bu enerji alımı kısıtlaması göz önünde bulundurulduğunda, diyeti takip ederken besin değerince yeterli bir biçimde beslenmek zor olabilir; bu yüzden ilgili protokollerin dikkatle izlenmesi ve tavsiye olunan besin takviyelerinin alınması gerekir.
Fast800, yeme bozukluğu öyküsü olan ve karaciğer hastalığı gibi sağlık problemlerinden muzdarip kişiler için uygun değildir. Bu yüzden eğer bu diyeti uygulamayı kararlaştırdıysanız, hekiminize danışınız.
Kilo verme hususuna gelince, başarıyı garantileyen sihirli numaralar maalesef yoktur. Hekiminize bir sağlık kontrolü yaptırın. Sağlıklı bir yaşam tarzına geçmek için ilgili değişiklikleri gerçekleştirmeye odaklanın ve daha fazla desteğe ihtiyaç duyuyorsanız, güvenilir bir diyetisyene yönlendirilmeyi talep edin.
Clare Collins, Professor in Nutrition and Dietetics, University of Newcastle; Lee Ashton, Postdoctoral research fellow, University of Newcastle, and Rebecca Williams, Postdoctoral Researcher, University of Newcastle.
Bunlar da ilginizi çekebilir:
- Bu Aralıklı Oruç Diyetlerinden Herhangi Birini Denemeden Önce Bunu Okuyun
- Protein Nedir? Protein Tozu Protein Diyeti Hakkında Bilgiler
- İşte Bilime Göre, Kilo Vermenin Ve Geri Almamanın Basit Yol
Editör / Yazar: Özgür ÜLKER